AKP dönemi boyunca yaşanan olumsuz olayları kapsamlı bir şekilde ele almadan önce bu dönemin uluslararası siyasi atmosferini anlamak büyük bir önem arz eder. Bu bağlamda dünya siyasetinde etkin rol oynayan Amerika Birleşik Devletleri, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve Orta Doğu’nun genel hatlarıyla incelenmesi gerekir. Elbette bu unsurları 20 yıllık bir süreç içerisinde kapsamlı bir biçimde değerlendirmek mevcut koşullar altında mümkün değildir. Ancak tarafsız ve kesin bilgilere dayalı bir özet sunmak, incelemenin sağlıklı yapılabilmesi açısından kritik bir gereklilik olarak karşımıza çıkar.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Ağustos 2001 tarihinde kurulmuş olup kuruluşundan bu yana Türkiye’nin siyasi gündeminde daimi bir yer edinmiştir. Partinin 22 yıllık siyasi geçmişinde kesintisiz olarak iktidarda kalma başarısı dikkat çeker. Ancak bu başarıların yanı sıra AKP, her gün farklı spekülasyonlarla da kamuoyunu meşgul etmiştir.
Partinin kurucu lideri Recep Tayyip Erdoğan, 2003-2014 yılları arasında 11 yıl süreyle başbakanlık yapmıştır. 2014 yılından itibaren de cumhurbaşkanı olarak görevini sürdürmektedir. Erdoğan’ın uzun yıllara yayılan siyasi kariyeri ise hem şahsını hem de liderliğini yürüttüğü siyasi partiyi, ülkenin birçok önemli gelişmesinde ve sorununda merkezi bir konuma yerleştirmiştir.
AKP’nin 19 yıllık iktidarında tüm dünyada birçok şey yeni bir çağ atladı. Küreselleşmenin artması ile yaşanan değişimler, dünyanın her yerini büyük bir hızla etkilemiştir. 19 yıllık süreçte ise Amerika Birleşik Devletleri’nde 4 başkan değişti. Değişen başkanlar arasında ise şu isimler bulunur:
- George W. Bush, (Cumhuriyetçi Parti),
- Barrack Obama (Demokrat Parti),
- Donald Trump (Cumhuriyetçi Parti),
- Joe Biden (Demokrat Parti).
Yukarıda yer alan isimlerin hepsi, ülkemizin bulunduğu coğrafya gereği siyasi ve ekonomik çıkarlarını korumayı hedeflediler. Ancak bu hedefe çoğu durumda yaptırımlar ya da keskin söylemlerle zaman zaman da ılımlı politikalarla ulaşmaya çalıştılar. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girme süreci her ne kadar AKP’nin ilk yıllarında hızlanmış hatta kutlamalar yapılmış olsa da ilerleyen süreçteki çabalar bu dönemde de sonuçsuz kalmıştır. AKP hükümeti, Avrupa Birliği’ne girme hususunda önceki hükümetlere göre her ne kadar ilk yıllarda azimli olsalar da sonraki dönemlerde diğer iktidarlar kadar istekli davranmadılar. Hatta çoğu zaman Avrupa ülkelerine karşı toplumu provoke edebilecek söylemlerde de bulundular.
Orta Doğu ise birçok açıdan kan gölüne döndü. 2000’li yılların sonuna doğru Arap ülkelerinde ortaya çıkan siyasi problemler, Arap Baharı denilen bir kavramı hayatımızın merkezine getirdi. Arap Baharı, tüm dünyayı etkisi altına alan siyasi çalkantılar olmakla birlikte birçok Arap ülkesinin komşusu olan Türkiye’yi de derinden etkilemiştir. Özellikle Suriye’de çıkan iç savaş sonucunda tüm dünyada adına “mülteci krizi” denilen bir sorun ortaya çıktı. Türkiye ise bu hususta radikal bir kararla Avrupa Birliği’nden ve Birleşmiş Milletler ’den maddi destek alarak yaklaşık 10 milyon Suriyeli göçmene ev sahipliği yaptı. Mülteci krizinin AKP hükümeti döneminde patlak vermesi ise söz konusu siyasi partinin politikalarının eleştirilmesine sebep oldu. Birçok insan, mülteci politikasının doğru yürütülmediğini belirterek krizin Türkiye toplumunda daha ağır sorunlara yol açabileceğini öngördü.
Aradan geçen 22 yıl, AKP hükümetinin birçok açıdan eleştirilmesine de zemin hazırladı. Küreselleşmenin artması ile dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan toplumsal problemlerin Türkiye’yi etkilemesi uzun sürmedi. AKP ise siyasi atmosferde aldıkları yanlış kararlarla daima eleştirildi. Bununla birlikte Türkiye’de AKP döneminde 3 referandum yapıldı ve tamamında hükümet partisinin talep ettiği yönde sonuç çıktı. Referandumların tamamı demokratik topluma engel teşkil edecekleri gerekçeleriyle büyük bir karşı kitle yarattı. Ancak yine de sonuçlar her zaman söz konusu hükümetin istediği yönde sonuçlandı.
Tüm siyasi ve ekonomik atmosferin yanı sıra günbegün Türkiye’de birçok olay yaşandı. Yaşanan olaylar karşısında AKP’nin uyguladığı politika çoğu durumda eleştirildi. Ancak iktidar partisi yine de bildiğini okumaktan geri kalmadı.
22 yıllık süreçte Türk toplumu, demokrasi ve adalet kavramlarını çoğu kez yeniden tanımlamak zorunda kaldı. Kimi zaman “hayır” kimi zaman ise “tamam” kelimeleri, muhaliflerin görüşlerini belirtmek için çatısı altında toplandıkları ortak sloganlar oldu. Peki Türkiye’yi bu sürece götüren neydi? Bunun cevabını vermek güç. Ancak kronolojik bir sırayla 19 yıllık AKP hükümetinde neler yaşadığımıza kapsamlı bir göz atış ile kendi yorumumuzu geliştirmemiz mümkündür.
Siz okuyuculara kendi yorumlarımızı sunmaktansa 22 yılda Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşanan önemli politik olayları sunmayı tercih ediyoruz. Şimdi AKP döneminde eleştirilen, demokratik toplum yapısına uygun olmayan icraatları ve politik davranışlardan bahsedeceğiz.
Politik olayların tamamı kronolojik olarak sıralandı ve kaynaklara da açıklamaların sonunda yer verildi. Okumadan önce 22 yılın oldukça geniş bir zaman olduğu ve yalnızca “çok tepki çeken” yahut oldukça keskin olan olayları sıraladığımızı hatırlatmakta fayda var.
2002
22 Kasım 2002 – Türkiye Genel Seçimleri
Erken yapılan 22 Kasım seçimleri, 2002 yılında 22. Milletvekillerini seçme amacıyla gerçekleştirildi. 1 yıldan biraz fazla süredir siyasi arenada varlığını sürdüren Adalet ve Kalkınma Partisi, oyların %34.3’ünü alarak 363 milletvekili ile tek başına iktidar olmayı başardı. 2002 yılı, dönemin AKP genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi yasaklı olması sebebiyle Abdullah Gül’ün başbakanlığında tamamlandı.
2003
Irak Savaşı ve 1 Mart Tezkeresi
2003 yılına damga vuran en önemli uluslararası olaylardan biri, Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak’a müdahale kararıydı. Türkiye’nin komşusu olan Irak’ta yaşanan kriz, AKP hükümetini zor bir kararın eşiğine getirdi. ABD, Türkiye’den Irak’a yapılacak operasyonlarda askeri üslerini kullanma ve Türk topraklarından geçiş izni talep ediyordu. Bu çerçevede Meclis’e getirilen 1 Mart Tezkeresi, Türkiye’nin ABD’nin yanında savaşa katılmasını öngörüyordu. Ancak tezkere, AKP içinde ve toplum genelinde büyük bir tartışma yarattı.
AKP hükümeti, tezkereyi Meclis’e sunmuş olsa da parti içinde yaşanan görüş ayrılıkları ve kamuoyundaki büyük tepkiler nedeniyle tezkere reddedildi. Bununla birlikte olay, Türkiye-ABD ilişkilerinde ciddi bir gerilim yarattı. Tezkerenin reddi, Türkiye’nin Irak savaşına doğrudan müdahil olmasını engelledi. Ancak bu kararın ardından Türk-Amerikan ilişkileri yıllarca tam olarak onarılamadı. Ayrıca süreç, hükümetin dış politika vizyonunun ilk büyük sınavı olarak kayıtlara geçti.
2003 Yılındaki Özelleştirmeler
Takvimler 2003 yılını gösterdiğinde AKP, iktidar olarak bazı icraatlerde (!) bulundu. Türkiye adına hatırı sayılır önemi olan bazı yerleri özelleştirerek özellikle Araplara birtakım tavizler verildi. AKP döneminde yaşanan olumsuz olaylar arasında yer alan özelleştirmeler arasında 2003 yılında şunlar yer aldı:
- Seka Balıkesir işletmesi satıldı.
- Taksan Takım Tezgâhları Sanayi satıldı.
- TDZK Sakarya Traktör İşletmesi satıldı.
- Petkim Standart Kimya Şirketi satıldı.
- Tekel Çankırı Kaya Tuzlası satıldı.
- Seka Aksu işletmesi satıldı.
- Sümerbank Nazilli basma fabrikası satıldı.
- Ormanların satışını öneren yasa kabul edildi.
- Kuşadası Limanı satıldı.
- Seka Kastamonu işletmesi satıldı.
- Gerkonsan Gerede çelik konstrüksiyon ve teçhizat fabrikalarının satışı gerçekleşti.
- Trabzon, Dikili limanı satıldı.
- Seka Taşucu tersane alanı satıldı.
- Seka Çaycuma işletmesi satıldı.
- TCDD İzmir limanı satıldı.
Temmuz 2003 – Çuval Olayı
Çuval olayı 4 Temmuz 2003’te Kuzey Irak’ın Süleymaniye kentine gerçekleşmiş olaydır. Hadise, bölgede karargâh kurmuş 11 Türk askerinin başına çuval geçirilmesi suretiyle Amerikan askerleri ve peşmerge kuvvetleri tarafından 60 saat alıkonulması durumudur.
15-23 Kasım 2003 – İstanbul Saldırıları
İstanbul’da bu tarihlerde 4 farklı bölgede ikişer kamyonetin infilak etmesi sonucu gerçekleşen birtakım intihar saldırıları gerçekleşti. 15 Kasım günü saat 9.30 İstanbul’da Şişli’de Bet İsrael Sinagogu önünde 9.34’te Beyoğlu’nda Neve Şalom Sinagogu önünde birer araç infilak etti. Patlamalarda 28 kişi öldü ve 300’den fazla kişi yaralandı.
Olaydan yaklaşık 1 hafta sonra 22 Kasım günü 10.55’te Beyoğlu’nda Birleşik Krallık Başkonsolosluğu’nda, 11.00’de ise Beşiktaş’taki HSBC Genel Merkezi binasına iki farklı saldırı düzenlendi. AKP dönemi bünyesinde gerçekleşen saldırılarda ise 31 kişi hayatını kaybederken 450’nin üzerinde kişi yaralandı.
2004
Deniz Feneri Davası
AKP hükümeti döneminde ortaya çıkan en büyük yolsuzluk davalarından biri olan Deniz Feneri davası, 2004 yılı itibarıyla gündemde yer almaya başlamıştı. Almanya merkezli bir yardım kuruluşu olan Deniz Feneri’nin Türkiye’deki faaliyetleri, usulsüzlük iddialarıyla tartışılmaya açıldı. Yardım amacıyla toplanan bağışların kuruluşla ilişkili bazı kişiler tarafından şahsi çıkarlar için kullanıldığı iddiası, toplumda büyük yankı uyandırdı. AKP dönemi yolsuzlukları arasında yer alan olay, iktidar üzerindeki yolsuzluk iddialarını alevlendirdi ve hükümete duyulan güveni sarstı.
2004 Yılındaki Özelleştirmeler
2004 yılına geldiğimizde AKP dönemi ekonomi devrimleri de (!) hız kesmeden devam ediyordu. Aşağıda dönem içinde yabancılara satılan bazı kurumlara yer verilmiştir:
- Seka Karacasu işletmesi satıldı
- EBK Manisa et ve tavuk kombinası satıldı.
- ETİ bakır işletmeleri satıldı.
- Tekel Sekili tuzlası satıldı.
- Bursa Gaz satıldı.
- ETİ elektrometalurji satıldı.
- Sümer Holding Bakırköy işletmesi satıldı.
- Kütahya şeker fabrikası satıldı.
- THY’deki kamu hisselerinin %23’ü satıldı.
- ETİ gümüş satıldı.
- Seka Ardanuç işletmesi satıldı.
- Sümerbank Diyarbakır işletmesi satıldı.
- Çayeli bakır işletmeleri satıldı.
- TÜGSAŞ’a ait Gemlik gübre sanayi satıldı.
- Tekel Alkollü İçkiler Sanayi satıldı. (İki yılı ödemesiz 292 milyon dolara alan şirket, 2 yılın sonunda 920 milyon dolara Amerikalı bir başka şirkete sattı. Devlet yaklaşık 600 milyon dolar zarar ettirildi.)
- Tekel içki bölümünün satışının ardından 9 fabrika kapatıldı.
- ESGAZ satıldı.
- Etikrom satıldı.
- Tümosan Türk Motor Sanayi satıldı.
- İGSAŞ (İstanbul Gübre Sanayi) satıldı.
2005
Şemdinli Olayları
Kasım 2005’te Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde meydana gelen olaylar, Türkiye’nin güvenlik politikaları açısından büyük bir krize zemin hazırladı. PKK’lılara ait olduğu iddia edilen bir kitabevi, bombalı bir saldırıya hedef oldu. Ancak saldırıyı gerçekleştiren kişilerin güvenlik güçleriyle ilişkili olduğuna dair güçlü iddialar ortaya atıldı.
Olay, güvenlik birimlerine yönelik ciddi eleştiriler doğurdu ve hükümetin terörle mücadeledeki politikaları konusunda kamuoyunda büyük bir güven bunalımına yol açtı. Olayın ardından hükümet, soruşturma sürecini yönetme biçimi nedeniyle eleştirildi. Böyle bir durum da hükümete karşı güven kaybını derinleştirdi.
2005 Yılındaki Özelleştirmeler
2005, 1 Dolar’ın 1.63 TL’ye kadar çıktığı bir seneydi. Bu dönemde ekonomiyi canlandırmak (!) adına yapılan bazı özelleştirmeler şöyledir:
- Sümerbank Manisa Pamuklu Mensucat satıldı.
- Seka’ya ait üretim yapan 120 tesisin yıkımı tamamlandı.
- Şeker kurumu ve idari birimleri Bakanlar Kurulu kararıyla kaldırıldı.
- Sümerbank Beykoz Deri ve Kundura satıldı.
- Seka İzmit işletmeleri satıldı.
- ETİ Seydişehir Alüminyum satıldı.
- TÜGSAŞ’a ait Tekirdağ depoları satıldı.
- Türk Telekom (iki yıllık kârına) yabancılara satıldı.
- Adapazarı şeker fabrikası satıldı.
2006
2006 Yılındaki Özelleştirmeler
2006 yılı ekonomik, siyasal ve sosyal huzursuzlukların çıkmadığı ancak yüksek işsizliğin daha fazla seyrettiği bir dönemdi. Ekonomik anlamda çok büyük sorunlar olmamasına rağmen AKP döneminde yaşanan olumsuz olaylar arasında aşağıdaki özelleştirmeler de yer aldı:
- Tüpraş satıldı.
- THY’deki kamu hisselerinin %28’i daha satıldı.
- Erdemir satıldı.
- Büyük Ankara Oteli satıldı.
- Tekel kaldırım, Yavşan ve Kayacık Tuzlaları satıldı.
5 Şubat 2006 – Rahip Andrea Santoro’nun Öldürülmesi
Trabzon’daki Katolik Santa Maria Kilisesi rahibi olan Andrea Santoro, 5 Şubat günü görevini icra ederken öldürüldü. Katil zanlısı olarak 16 yaşındaki Oğuzhan Akdin tutuklandı. Zanlı, yalnızca 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
11 Şubat 2006 – Ananı Da Al Git
Bir toplantıya katılmak için Mersin’e giden dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, kendisine “Anamızı ağlattınız.” diyen çiftçiye “Ananı da al git.” diyerek yıllarca konuşulacak çirkin bir söyleme imza attı. Bu söylemden sonra Çiftçi Mustafa Kemal Öncel’e 15 yıllık süreçte yaklaşık 10 dava açıldı.
Mersin’deki limon bahçesinin giderlerini tek başına karşılayamadığı için ortağına verdiğini ve zor şartlar altında mesleğini idame ettirmeye çalıştığını ifade eden Öncel, “Benim hayatım mahvoldu. O tartışmanın sonrasında ve Tayyip Erdoğan’ın bana hakaret ettiğim gerekçesiyle özür dilettirildim. Özür dilediğim halde başıma gelmeyen kalmadı. O günden sonra bir televizyon kanalının canlı yayınına bağlandığı sırada “Ben onun anasının ellerinden öpüyorum.” dememe rağmen başıma gelmeyen şey kalmadı. Hatta ekmek paramla bile oynadıkları oldu. İşçiyi ve tüccarı bahçeme göndermediler.” şeklinde açıklamalar yaptı.
17 Mayıs 2006 – Danıştay Saldırısı
Olay, Alparslan Arslan adlı bir saldırganın Danıştay 2. Dairesi’ne gerçekleştirdiği silahlı saldırı eylemidir. Saldırıda Danıştay ikinci daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin yaşamını kaybetti. 4 farklı üye ise yaralandı. Olay sonrası saldırgan kaçmaya çalışırken emniyet güçleri tarafından yakalanıp tutuklandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde 1. Ergenekon Davası olarak bilinen ancak daha sonra FETÖ kumpası olduğu anlaşılan ve sanıkların hepsinin beraat ettiği davada saldırının “Ergenekon Terör Örgütü’nün planladığı kaos ve kargaşa ortamını yaratmak” amaçlı yapıldığı iddia edilmiştir.””
Sosyal Gerginlikler ve Protestolar
AKP’nin iktidarda olduğu 2006 yılında çeşitli protestolar ve işçi eylemleri dikkat çekti. TEKEL işçilerinin özelleştirmeye karşı başlattığı direniş, o dönemde işçi hakları ve özelleştirme politikalarına dair ciddi bir tepkinin sembolü haline geldi. Özlük haklarında gerileme yaşandığını savunan işçiler, Ankara’da uzun süreli protesto eylemleri gerçekleştirdi. AKP hükümeti, ilgili süreçte işçilerin taleplerini karşılamakta yetersiz kaldığı yönünde eleştirildi.
Dış Politikada Gerginlikler
2006, dış politikada da çeşitli sorunların yaşandığı bir yıldı. AB ile müzakerelerde yaşanan tıkanıklıklar ve Kıbrıs meselesi, Türkiye’nin dış ilişkilerinde olumsuz gelişmeler olarak öne çıktı. AKP hükümeti, AB reform sürecini sürdürmekte zorlanırken Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki duruşu Avrupa Birliği ile ilişkilerde gerilime neden oldu. Ayrıca Irak ve Orta Doğu’daki gelişmeler Türkiye’nin bölgedeki stratejik konumunu zorlaştırdı ve hükümetin dış politika hamleleri eleştirildi.
2007
2007 Yılındaki Özelleştirmeler
- TCDD Derince limanı satıldı.
- Deveci maden sahası işletme hakkı satıldı.
- Araç muayene istasyonu i ve ii. bölgeleri satıldı.
- TCDD Mersin Limanı satıldı.
19 Ocak 2007 – Hrant Dink Suikastı
Agos gazetesi genel yayın yönetmeni Ermeni gazeteci Hrant Dink İstanbul’daki gazetenin önünde Ogün Samast adlı bir suikastçı tarafından başının arkasından vurulmak suretiyle öldürüldü.
Hrant Dink, 19 Ocak 2007’de, Şişli’deki Agos gazetesinin ofisinden çıkarken uğradığı silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybetti. Başına ve boynuna isabet eden üç kurşun nedeniyle olay yerinde hayatını kaybettiği belirlenen Dink’in cesedinin yakınında ise 4 tane boş mermi kovanı bulundu. Otopsi raporuna göre Dink’in kafasına arkadan iki kurşun girmişti. Görgü tanıklarının ifadesine göre cinayeti işleyen kişi; 18-19 yaşlarında, kot pantolonlu ve beyaz bereliydi.
Polis, saldırganın yakalanabilmesi için bölgede yer alan metro, otobüs ve vapur iskelelerinde gereken tüm güvenlik önlemleri aldı. Katil zanlısı Ogün Samast, televizyonlarda yer bulan güvenlik kameraları görüntülerinden sonra babası tarafından ihbar edildi. Güvenlik güçlerinin takibi sonrasında Trabzon’a gitmek için geldiği Samsun’da, otogardayken sivil giyimli güvenlik ekipleri tarafından yakalandı. Bunun üzerine Samast, cinayeti işlediğini itiraf etti. Samast’ın üzerinde ise suç aleti olduğu açıklanan bir tabanca da ele geçirildi.
27 Nisan 2007 – E- Muhtıra
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından laikliğe ve Atatürk ilke ve inkılaplarına dair dikkat çeken ve internet üzerinden yayınlanan açıklamadır. Açıklamanın 1980 öncesi TSK tarafından hükümetlere verilen muhtıralara benzemesi nedeniyle dönemin hükümetine bir tür uyarı görevi gördüğü için muhtıra olarak adlandırılmıştır. Bu bağlamda elektronik olarak yayınlandığı için e-muhtıra denilmektedir.
27 Nisan’da yayınlanan e-muhtıra sonrası dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt Dolmabahçe Sarayı’nda yüz yüze bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme hakkında kamuoyuna hiçbir detaylı bilgi verilmedi. Birçok farklı kaynak görüşmenin içeriği konusunda bir teoride bulundu ancak bunların hiçbiri Başbakanlık tarafından doğrulanmadı. Muhtırayı veren Yaşar Büyükanıt emekli olana kadar hükümetle iyi ilişkiye devam edip emekli olduğunda hükümet tarafından kendisine zırhlı araç verilmesi görüşme ve e-muhtıra üzerindeki şüpheleri arttırdı.
5 Mayıs 2007 – Erdoğan-Büyükanıt Buluşması
27 Nisan’da yayınlanan e-muhtıra sonrası dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt Dolmabahçe Sarayı’nda yüz yüze bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme hakkında kamuoyuna hiçbir detaylı bilgi verilmedi. Birçok farklı kaynak görüşmenin içeriği konusunda bir teoride bulundu ancak bunların hiçbiri Başbakanlık tarafından doğrulanmadı.
12 Haziran 2007 – Ergenekon Soruşturulması Başlatıldı
Ergenekon soruşturmalarının başlaması, İstanbul Ümraniye’de bir gecekonduda 27 adet el bombası sonucunda oldu.
Bombaların sahibi olan emekli Astsubay Oktay Yıldırım, Türk Ortodoks Kilisesi sözcüsü Sevgi Erenerol, Gazeteci Güler Kömürcü, Avukat Kemal Kerinçsiz, Taner Ünal, Fuat Turgut, Sedat Peker, Sami Hoştan başta olmak üzere ve birçok kişi gözaltına alındı.
İlk iddianame 25 Temmuz 2008 tarihinde kabul edildi. Eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Başyazarı İlhan Selçuk, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Sedat Peker, Sami Hoştan ile pek emekli asker ve İşçi Partisi yöneticilerinin de aralarında yer aldığı pek çok kişi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. 46’sı tutuklu olmak üzere 86 sanık hakkındaki iddianame ise 2 bin 455 sayfaya ulaştı.
17 Temmuz 2007 – “Gemi Var Gemicik Var”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan katıldığı televizyon programında oğlunun gemi aldığı eleştirilerine “Gemi var gemicik var.” yanıtını verdi ve bu hususun abartıldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğullarından biri olan Ahmet Burak Erdoğan’ın ortağı olduğu MB Denizcilik adındaki firma, 2007 yılı içinde 2 milyon 650 bin lira değerinde sermaye artırımına gitti. Böylece sermayesini 5 milyon 300 bin liraya çıkarmayı başardı. Bunun sonucunda Burak Erdoğan ise sermayenin 4 milyon 420 bin lirasına sahip oldu.
Ayrıca şirketin gemi sayısı da 10’a yükseldi. Şirket 2007’de kurulduğunda toplam sermayesi 50 bin liraydı. Armatörlük yapan Ahmet Burak Erdoğan, 6 Şubat 2007 tarihinde 2 milyon 350 bin dolara almış olduğu Safran 1 gemisiyle de uzun süre gündemde kalmıştı. Oğlunun gemi almasıyla ilgili o dönemde gelen eleştirilere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cevabı ise “Gemi var gemicik var.” şeklinde olmuştu.
Erdoğan’ın bu yanıtının ardından oğlu Burak Erdoğan’ın aldığı gemiler, dikkatleri uzun süre daha üzerine çekmeyi sürdürdü. 1991 yılında Gemyat Tersanesi’nde inşası tamamlanan M/V SAFRAN-1 adında genel kargo gemisi de FG Denizcilik Şirketi’ne 1 milyon 100 bin dolara satılmıştı.
2008
2008 Yılındaki Özelleştirmeler
- Petkim satıldı.
- TCDD Bandırma ve Samsun limanları satıldı.
- Ankara Doğalgaz Üretim’e ait 9 santral satıldı.
- Tekel Sigara Sanayi İşletmeleri satıldı.
- Tekel’in Adana, Malatya, Tokat, Bitlis ve Samsun sigara fabrikaları geniş arsalarıyla birlikte yabancılara satıldı.
- Tekel’in sigara bölümünün satışının ardından İstanbul, Adana, Bitlis, Malatya ve Tokat sigara fabrikaları kapatıldı.
- Türkiye genelinde 60 yaprak tütün işleme tesisi kapatıldı.
31 Ocak 2008 – Davutpaşa Patlaması
İstanbul Davutpaşa’da bir binanın 4. ve 5. katında büyük bir patlama yaşandı. Araştırmalar sonucu patlama alanında kaçak olarak havai fişek imalatı yapıldığı keşfedildi. Patlama sonucunda 20 kişi hayatını kaybetti ve 100’ü aşkın kişi ise yaralandı.
Dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik: “Atölyenin üst katında ne yapıldığını komşular dahi bilmezse biz nereden bilebiliriz? Bu iş yerinin kaçak şekilde iş yürüttüğünün bize ihbar edilmesi gerekirdi.”
Dönemin İstanbul Valisi olan Muammer Güler yaptığı açıklamada; “Maytap atölyesinin herhangi bir ruhsatı yok. Ne yazık ki böyle kaçak iş durumları olabiliyor.” diye belirtti.
Yine dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise “Vatandaş ihbar etmediği sürece, kaçak olduğunu bizim bilmemiz mümkün değil.” diye açıklama yaptı.
Meydana gelen patlama sonrasında hem hükümet hem de belediye görevlileri, olayın ortaya çıkış nedenleri konusunda tamamen aynı fikre sahipti. Bu fikir sonucunda patlamanın sorumlusu olarak yasalara uymayan kişiler görüldü. Böyle vakaların olması “normal” karşılandı. Bununla birlikte normal olmayanın denetimsizlik değil, denetime davet etmeyenler olduğu belirtildi.
27 Temmuz 2008 – Güngören Saldırısı
İstanbul Güngören’de saat yaklaşık 21.45 civarında trafiğe kapalı Menderes Caddesi’nde on dakika arayla iki patlama yaşandı. Saldırı sonrası 5’i çocuk 18 kişi öldü, 154 kişi yaralandı.
Türkiye’deki tüm siyasi partilerin liderleri saldırıyı lanetleyen açıklamalarda bulundular. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt ve TBMM Başkanı Köksal Toptan da saldırıyı kınayan açıklamalar yaptı.
Dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın açıklamaları ile basına yansıyan bilgiler birbiri ile örtüşmedi. Atalay bombacının yakalandığı bilgisini paylaşırken tutuklanan kişilerin resmen suçlanma nedenleri arasındaki çelişkiler olduğu ortaya çıktı. “Görgü tanıklarının beyanına göre mahkeme, Güngören’deki patlama öncesinde olay yerinde olduğu öne sürülen bazı isimler tutuklandı. Mahkeme emrine göre Hüseyin Türeli, Ziya Kıraç, Şerafettin Kara, Aydın Ağlar, Abdurrahman Oral, Cevat Aydın, Mehmet Salih Yanak ve Nusret Tebiş’in ‘terör örgütü PKK üyesi olmak’ suçundan tutuklanmasına karar verildi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, adliyeye sevk edilenler arasında bombayı bizzat kullananların da olduğunu belirtmişti ancak 8 kişinin sadece “terör örgütüne üye olmak”tan tutuklanması dikkatleri çekmişti.
17 Eylül 2008 – Deniz Feneri Derneği Davası
Almanya’da faaliyet gösteren ve Türkiye’de Pakistan’da ve diğer ülkelerde yardıma muhtaç insanlara insani yardım sağladığını iddia eden Deniz Feneri Derneği’nin aldığı yardımları amaçları doğrultusunda kullanmadığı tespit edilmiş ve dava görülmüştür. Görülen dava sonucu yargılananlar hapis cezasına çarptırılmış ve derneğin mal varlığı kamuoyuna devredilmiştir.
2009
2009 Yılındaki Özelleştirmeler
- Başkent Elektrik Dağıtım Satıldı.
- Meram Elektrik Dağıtım satıldı.
- Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba şeker fabrikaları satıldı.
- İller Bankası’nın tasfiyesi için yasa hazırlandı.
25 Mart 2009 – Muhsin Yazıcıoğlu’nun Ölümü
Muhsin Yazıcıoğlu’nun da içinde olduğu helikopter 25 Mart günü Kahramanmaraş’taki Keş Dağı’nda düştü. Helikopterdeki 6 kişinin tamamı yaşamını yitirdi. Kazanın sebebi ve sorumluları halen araştırılmakta.
18 Şubat 2010 tarihinde, CHP Grubu Adına Grup Başkanvekili Ankara Milletvekili Hakkı Suha Okay; AKP Grubu Adına Grup Başkanvekilleri Kocaeli Milletvekili Nihat Ergün, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, Hatay Milletvekili Sadullah Ergin ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ; MHP Grubu Adına Grup Başkanvekilleri Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve İzmir Milletvekili Oktay Vural’ın önergesi ile 10 / 333,334,335-3/1090 esas nolu Meclis Araştırması Komisyonu kuruldu ve komisyon raporunu 04 Nisan 2011 tarihinde kamuoyu ile paylaştı. İddialar ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün gazeteciler ile sohbet ederken söylediği ”Helikopterin beynini keçiler sökmedi ya” sözü üzerine, dönemin BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu’nun girişimleri sonucunda araştırmaların fitili ateşlendi. Sonrasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün talimatı ile Devlet Denetleme Kurulu kazayı ve kazaya yönelik iddiaları araştırmak üzere çalışmalar başlattı.
Kaza süreci ve sonrasında ortaya atılan iddialar ise bugün hala Kahramanmaraş Özel Yetkili savcılığınca soruşturulmaya devam ediyor.
26 Kasım 2009 – Bayramiç’teki Kız Kavgası
Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde kız kavgası çıktı. Kavgayı ayırmayı için bölgeye gelen emniyet güçleri bazı Kürt gençlerini gözaltına aldığına ilçe sakinleri toplanarak emniyet merkezinin önünde “Kürtler dışarı!” “Şehitler ölmez vatan bölünmez!” sloganları attılar.
2010
2010 Yılındaki Özelleştirmeler
- Samsun ve Bandırma Limanı satıldı.
- Ayvalık ve Çamaltı Tuzlası satıldı.
- Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş hissesi satıldı.
- Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. hissesi satıldı.
KPSS Skandalı
2010 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı’ndan sonra ÖSYM internet sitesine sızan bir hacker, önceki sene 40 neti bile geçemeyen bir grup insanın 110 üzeri net yaptığını açıkladı. Bu kişiler aynı evde yaşayan aile bireylerinden ve arkadaşlardan oluşuyorlardı.
Olaydan 4 gün sonra sınav sorularının belirli kişilere elektronik posta ile sınavdan önce gönderildiği ortaya çıktı. Birçok insan bu durumdan Gülen cemaatini sorumlu tuttu.
6 Mayıs 2010 – Kaset Olayı
Söz konusu tarihte, video paylaşım sitesi Metacafe’de “Deniz Baykal Seks Kasedi” başlıklı bir video paylaşıldı. Bu videoda yer alan şahsın ise Deniz Baykal olduğu söylendi. Bu video çok kısa bir süre içinde, habervaktim.com adındaki bir web sitesi üzerinden, görüntülerdeki kadının Nesrin Baytok olduğu iddia edilerek yayımlandı. 8 Mayıs günü ise Metacafe’ye Türkiye’den erişim engelli geldi. Baykal ve Baytok, kendilerinin olduğu ileri sürülen bu görüntüler hakkında “komplo” açıklaması yapmakla yetindiler. Bununla birlikte Baykal’ın avukatı da görüntülerin montaj olduğunu ifade etti.
Her ne kadar Baykal, bu durumun komplo olduğunu açıklasa da CHP’yi yıpratmamak adına genel başkanlık görevinden istifa etmiştir.
31 Mayıs 2010 – Mavi Marmara Olayı
İHH İnsani Yardım Vakfı ve Özgür Gazze Hareketi organizasyonu ile Filistin Gazze’ye insani yardım götürmek üzere Antalya’dan hareket eden Mavi Marmara adlı gemiye Gazze’ye yakın deniz açıklarında İsrail Askerleri tarafından çıkartma yapıldı. Yolcuların büyük bir kısmı öldü, geri kalanlar ise yaralandı.
2011
2011 Yılındaki Özelleştirmeler
- Trakya Elektrik Dağıtım A.Ş. satıldı.
- İskenderun Limanı satıldı.
- Çok sayıda akarsu santralleri özelleştirildi.
23 Şubat 2011 – Askeri Casusluk ve Şantaj Davası
Devlete dair belgelerin sızdırılması suçlamasıyla İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Özel yetkili olarak görev alan Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen tarafından hazırlanan iddianamede 16’sı tutuklu olmak üzere, 56 sanık ve 68 müşteki yer almaktaydı. 250 sayfalık iddianame, 10 Şubat 2011 tarihinde tamamlanabildi ve sonrasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.
İddianame 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından oy birliğiyle 23 Şubat 2011’de onaylandı. İddianameyle birlikte hazırlanan tensip zaptında tutuklu sanık olan 16 kişinin tutukluluk hallerinin devamına yönelik karar çıktı. İlk duruşması ise 20 Nisan 2011’de yapıldı.
23 Mart 2011 – “İmamın Ordusu” Yasaklandı
Ahmet Şık tarafından taslağı hazırlanan kitap, Ergenekon soruşturması kapsamında yasaklandı. Bunun üzerine Şık, Ergenekon soruşturması kapsamında 3 Mart 2011’de gözetim altına alındı. 6 Mart 2011’de ise “Ergenekon terör örgütüne yardım etmek” suçu yüzünden tutuklandı ve akabinde Metris Cezaevi’ne gönderildi. Soruşturmayı yürüten savcı, Zekeriya Öz’ün isteği üzerine İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından “kitap taslağına el koyma” kararı çıkarıldı. 23 Mart 2011 tarihli el koyma kararı uyarınca polis, kitabı yayımlayacak olan İthaki Yayınevi’ne baskın yaptı. Kitabın elektronik ortamda bulunan taslağı alındı ve orijinali silindi.
Adının İmamın Ordusu olduğu iddia edilen bir kitap taslağı, 31 Mart 2011 tarihinde başta Twitter olmak üzere pek çok sosyal paylaşım sitesi üzerinden yayımlandı. Paylaşımdan iki saat sonra, başsavcılık konuya dair soruşturma başlattı. Bunun üzerine çalışma, yıllar sonra, 2017’de Kırmızı Kedi tarafından yayımlandı. Kitabın daha sonraki baskılarında “15 Temmuz Darbe Girişimi İncelemesiyle Birlikte” başlıklı eklemeler de yer alıyor.
12 Haziran 2011 – Türkiye Genel Seçimleri
AKP oyların %49,9’unu alarak en çok milletvekili çıkaran parti oldu. Yüksek Seçim Kurulu’nun 2 Mart 2011’de Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2010 Nüfus Sayımı sonuçlarını baz alarak seçim çevrelerinin çıkaracağı milletvekili sayısını yayımladı. Buna göre 14 ilde bir önceki seçime nazaran çıkaracağı milletvekili sayısı arttı, 28 ilde azalma gösterdi. 39 ilin çıkardığı milletvekili sayısı ise değişmedi. Yine bu düzenlemeye göre 85 milletvekili ile en çok İstanbul, 1 ile de en az Bayburt milletvekili çıkardı.
24 Haziran 2011 – Elâzığ Depremi
Bölgede 5.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremden sonra yapılan ilk belirlemelere göre en büyük hasar, Kovancılar ilçesine bağlı üç köyde oluştu. Bölgede inceleme yapan dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ, 51 kişinin hayatını kaybettiğini ve 34 kişinin yaralandığını açıkladı. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ise açıklamasında, depremde bu kadar fazla can kaybına neden olan durumun kerpiç evlerden kaynaklandığını belirtti. Bununla beraber sonrasında ölen vatandaşlar içinde 10 kişinin iki kez sayıldığı açıklanmış ve ölü sayısı 41 olarak düzenlenmişti.
20 Eylül 2011 – Ankara Kumrular Patlaması
Ankara’nın Kumrular caddesinde saat 11.00 civarında gerçekleşen bombalı saldırıda 5 kişi öldü, 40 kişi yaralandı. Saldırıyı TAK adlı terör örgütü üstlendi.
1982 yılında ASALA tarafından düzenlenen Esenboğa Havalimanı saldırısı ve 2007 yılında PKK’nın üstlendiği Ulus saldırısından sonra başkentte gerçekleşen üçüncü bombalı saldırı oldu. Sonrasında saldırının gerçekleştiği yerde, şüpheli davranışları olduğu öne sürülen iki erkek ve olay yerinde slogan atan bir kadın gözaltına alındı.
Saldırıya dair 9 sanık bulunan davada, patlayıcı yüklü otomobili olay yerine getirmekle suçlanan sanık Ümit Akgümüş; 6 kez ağırlaştırılmış müebbetin yanı sıra 619 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bunun yanında geri kalan 8 sanığın beraatı kararlaştırıldı.
19 Ekim 2011 – Çukurca Saldırısı
Hakkari’nin Çukurca ilçesinde 200 PKK teröristi tarafından polis ve jandarma merkezlerine saldırı düzenlendi.
Gece yarısından sonra 200 PKK’lının ilçe merkezindeki polis ve jandarma binalarıyla güvenlik noktalarına ağır silahlarla ateş açmaları sonucunda Kekliktepe’de 21, ilçe merkezinde 3 olmak üzere 24 Türk askeri hayatını kaybetti, 18 asker ise yaralandı. Çatışmada 23, çatışma sonrası operasyonlarda ise yaklaşık olarak 250 civarı PKK militanı öldürüldü, 210’u ise yaralı olarak ele geçirildi.
23 Ekim 2011 – Van Depremi
Van’ın Tabanlı bölgesinde 7.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi, yüzlerce insan hayatını kaybetti ve yaralandı.
Deprem meydana geldikten 46 saat sonra enkazdan çıkarılan 14 günlük “Azra Bebek” (Azra Karaduman), Van Depremi’nin simgesi olmuş ve medyada yer bulmuştu. Dönemin Habertürk spikerlerinden biri olan Duygu Canbaş, sunduğu haber programında “Her ne kadar ülkenin doğusundan, Van’dan da gelmiş olsa bu haber, hepimizi gerçekten derinden sarstı ve son derece üzdü.” ifadelerini kullandı. Bunun yanında Müge Anlı’nın da ATV’de yayınlanan programında sarf ettiği sözler, halkın tepkisini topladı. İzleyicilerden gelen yorumlar ve şikayetler üzerine RTÜK, gerekli incelemeleri başlattı. Sözü geçen sunucuların, sarf ettikleri sözlerin sosyal medyada yayılmasının ardından, kanallarından istifa etmeleri ve kanalın konuyla ilgili açıklama yapması beklendi.
2012
2012 Yılındaki Özelleştirmeler
- ACISELSAN’ın %77 hissesi satıldı.
- PETKİM’in %10 hissesi satıldı.
- Kayseri Elektrik’in %20 hissesi satıldı.
- Beykoz’daki iskele ve rıhtım satıldı.
- Halk Bankası’nın %24 hissesi satıldı.
13 Mart 2012 – Madımak Davası Zaman Aşımına Uğradı
Sivas’ta 1993 yılında gerçekleşen Madımak olayının davası zaman aşımına uğradı ve düştü. Mahkeme önünde toplanan binlerce kişi karara tepki gösterdi. Toplanan insanlar “adalet istiyoruz” ve “zaman aşımına hayır” sloganlarıyla Sıhhiye’ye doğru yürümek istedi ancak polis tazyikli su, coplar ve göz yaşartıcı gazla müdahale etti.
30 Mart 2012 – 4+4+4 Eğitim Sistemi Meclisten Geçti
Kanun teklifi, zorunlu eğitimi 8 yıldan 12 yıla çıkarmayı da içeriyordu. Türkiye’nin farklı yerlerinde, 4+4+4 Eğitim sistemine karşı duran öğrenci, veli ve öğretmenler protesto gösterileri düzenlemişlerdir.
Protesto gösterileri ile bu sisteme karşı çıkan çok sayıda insan olmuş ve velilerin bir çoğunluğunu çocuklarını okula göndermekten vazgeçmiştir. Protestolar İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde yaşanmıştır (çoğunlukla). Protestocular, okulların İmam Hatip olmasını, eğitimi çeşitliliğinin elimizden alınmasını istemiyoruz” gibi açıklamalarda bulunmuştu.
Protesto nedenlerinden bazıları, çocukların küçük yaşta okula başlaması, zorunlu din eğitimi alması, eğitimin karışması ve bazı okulların imam hatibe çevrilmesidir.
22 Haziran 2012 – Türk Uçağı Suriye Tarafından Düşürüldü
Söz konusu uçak radar testi yaparken sınır ihlali gerekçesi ile Suriye karasularının 1 mil kadar açığında düşürüldü.
Olaylardan sonra TSK, Suriye’ye karşı var olan angajman kurallarını büyük oranda değiştirmiş ve Suriye sınırı boyunca askeri hazırlıkları başlatmıştı. Yeni angajman kurallarına göre, Suriye tarafından sınıra yaklaşan her askeri unsur tehdit olarak değerlendirilecek ve askeri hedef muamelesi görmeye başlayacaktı. Değişen angajman kuralları şöyle bir örnekle açıklanabilir; 3 Ekim 2012’de Suriye tarafından Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesine düşen bir top mermisi 5 Türk vatandaşının hayatını kaybetmesine yol açtı. Türkiye anında misilleme yaptı ve Suriye’de tespiti gerçekleşen askeri bölgeleri top atışına tuttu. Misilleme sonucunda 34 Suriye askerinin öldüğü iddia edildi.
2013
2013 Yılındaki Özelleştirmeler
- İstanbul Anadolu Elektrik, Boğaziçi Elektrik, Toroslar Elektrik, Dicle Elektrik, Araslar Elektrik ve daha pek çok elektrik santrali satıldı.
- Yeditepe Beynelmilel Otelcilik ve Turizm Tic. A.Ş.’nin %15 D grubu, %11 E grubu hissesi satıldı.
21 Ocak 2013 – Sierra Cinayeti
Kaybolduktan sonra kendisinden haftalarca haber alınamayan Sarai Sierra isimli ABD’li kadın ölü bulundu. Genç kadının kafasına aldığı darbe sonucunda öldüğü belirlendi. Amerikalı kadın Sarai Sierra cinayetini işlediği iddiasıyla Hatay’da gözaltına alınan “Laz Ziya” lakaplı Ziya T., İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde verdiği ifadesinde, cinayeti tüm detayları ile anlattı. Ziya T.’nin ”Öpmek istedim, direndi, kafasına taşla vurdum. Cesedi bulunduğunda da oradaydım” dediği öğrenildi. Mahkeme, Ziya T.’nin tutuklanmasına karar verdi. Bu arada polis Ziya T.’nin ifadesinin alınması üzerine Sarayburnu’nda arama çalışmalarını başlattı.
1 Şubat 2013 – ABD Ankara Büyükelçiliği Saldırısı
Saldırı Devrimci Halk Kurtuluş Partisi Cephesi üyesi Ecevit Şanlı tarafından gerçekleştirildi. Saldırgan dışında 1 güvenlik görevlisi öldü, 1 sivil gazeteci ve 2 güvenlik görevlisi yaralandı. Ankara Valiliği tarafından yapılan açıklamada saldırının DHKP-C mensubu Ecevit Şanlı tarafından 6 kilo TNT ve saldırganın yanında taşıdığı el bombası ile gerçekleştirildiği belirtildi. Patlama sonucunda saldırganla birlikte bir güvenlik görevlisi ölürken bir gazeteci ile iki güvenlik görevlisi yaralandı.
21 Mart 2013 – Öcalan’ın “Çekilin” Çağrısı
Terörist başı Öcalan Diyarbakır’daki Nevruz kutlamalarında Türkçe ve Kürtçe olarak 1 metin okuttu ve PKK’ya “çekilin” çağrısında bulundu. Diyarbakır’da gerçekleşem Newroz kutlamalarında, Kürt meselesinin çözümüne yönelik PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yazdığı mektubu, BDP milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan, Türkçe ve Kürtçe olarak okundu.
Öcalan mektubunda silahlı güçlere sınır dışına çekilme çağrısı yaparken, artık Türkiye halkları için yeni bir dönem başladığını söyledi. Mücadelenin sona ermediğinin altını çizen Öcalan, “Artık silahlar sussun, fikirler ve siyasetler konuşsun.” diye belirtti.
22 Mart 2013 – İsrail Türkiye’den Özür Diledi
Mavi Marmara olayından dolayı üzgün olduğunu belirten İsrail hükümeti, Türkiye’den özür diledi ve tazminat görüşmeleri başlatıldı. Netanyahu-Erdoğan görüşmesi ilk olarak Beyaz Saray tarafından duyuruldu.
Hemen arkasından İsrail Başbakanlığından yapılan açıklamada, “iki tarafın ülkeler arası ilişkilerin normalleştirilmesi, elçilerin geri dönmesi ve İsrail askerlerine yönelik adli kovuşturmaların iptal edilmesi için anlaştığı” belirtildi.
Açıklamaya göre İsrail, yardım gemisinde hayatını kaybeden, biri ABD vatandaşı 10 Türk’ün ailelerine tazminat vermeyi de kabul etti.
Netanyahu, “can kaybına yol açan her hata nedeniyle Türk halkından özür dilediğini” belirterek, “tazminat anlaşmasını tamamlamakta uzlaşıldığını” söyledi.
15 Nisan 2013 – Fazıl Say Dava Edildi
Kişisel Twitter hesabında Ömer Hayyam’a ait bir dörtlük paylaşan ünlü müzisyen “dini değerleri aşağıladığı” gerekçesiyle dava edildi. Ancak sonrasında, 10 ay hapis cezasına çarptırılan Say hakkındaki hükmü mahkeme, beş yıl süreyle erteledi.
Fazıl Say, “Mahkemenin verdiği karar sonucu yurdum adına çok üzgünüm. İfade özgürlüğü açısından hayal kırıklığına uğradım. Hiçbir suçum olmamasına rağmen ceza almış bulunmam şahsımdan çok, Türkiye’deki ifade ve inanç özgürlüğü adına kaygı vericidir” şeklinde açıklama yaptı.
Twitter hesabı aracılığıyla Ömer Hayyam’a ait olduğunu belirttiği rubaileri paylaştıktan sonra sanık durumuna düşen sanatçı, İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılandı.
15 Nisan 2013 – Kanser Hastası Dilek Özçelik’e Dilenci Muamelesi
15 Nisan 2013 günü dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar Edirne’yi ziyarete geldi. Ziyareti sırasında Trakya Üniversitesi’nde İngilizce Öğretmenliği eğitimi gören 27 yaşındaki Dilek Özçelik, kanser ilaçlarının temini için yardım talebinde bulundu. Bunun üzerine bakan Özçelik’i dinlemek yerine cebine para koyarak uzaklaşmaya çalıştı. Özçelik ise “Ben dilenci değilim. İnsanlık konusunda bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Görüyorum ki çaresizliği hiç tatmamışsınız.” diyerek ayrıldı.
Uzun süredir lenf kanseri ile mücadele eden ve hastalığı nedeniyle eğitimine devam edemeyen Dilek Özçelik, ailesi ile birlikte yaşadığı evinde durumu ağırlaşınca hastaneye kaldırıldı. Ancak yapılan tüm müdahaleye rağmen 15 Ocak 2018 günü hayatını kaybetti.
11 Mayıs 2013 – Reyhanlı Saldırıları
Hatay Reyhanlı’da gerçekleşen bombalı saldırılarda 52 kişi öldü 146 kişi yaralandı. Saldırı, 11 Mayıs 2013 tarihinde, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde, belediye önünde ilk bombalı aracın patlayıcı infilak etmesi sonucu saat 13:37’de patlatılmasıyla gerçekleşmiştir. İkinci Patlama saat 13:40’ta PTT binası yakınında bombalı aracın patlaması sonucunda belediye binası önü ve PTT binası çevresindeki siviller ölmüş ve yaralanmıştır.
Saldırıdan haftalar önce 23 Nisan 2013 tarihinde MİT, Suriye’nin Rakka kentinde 3 otomobile bomba yüklendiğini ve şüphelilerin Türkiye’ye saldırı planladığını, bombacıların Gaziantep, Hatay ve Şanlıurfa’da üç ayrı sınır kapısını kullanabileceğini söylemiştir. Basında yer alan bir habere göre, Reyhanlı genelindeki 73 MOBESE kamerasının tümü, saldırıdan yalnızca birkaç gün önce arızalanmıştı ve bu nedenle kayıt alınamadı.
28 Mayıs 2013 – Gezi Parkı Eylemleri Başladı
Taksim Gezi Parkı’na Topçu Kışlası yapılacağı haberinin ardından binlerce insan söz konusu parka akın etti ve Türkiye’nin her yerini saracak olan Gezi Parkı Eylemleri başlamış oldu.
27 Mayıs 2013 tarihinde iş makinelerinin parka girmesinin ardından bu haberin sosyal medya aracılığıyla kısa sürede yayılması sonucunda bazı aktivistlerin parka gidip çalışmaları durdurmaya çalışmasına polis orantısız müdahalede bulunmuştu. Bu müdahaleler ve dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın inşaatın yapımında ısrarcı açıklamaları ile protestolar hükûmet karşıtı gösterilere dönüşmüş ve başta Ankara, İzmir gibi büyükşehirler olmak üzere Türkiye’nin diğer illerine de yayıldı. 1 Haziran günü polis kuvvetler, Taksim Meydanı’ndan çekilmiş ve protestocular Gezi Parkı’nda gönüllülerin çalıştığı kütüphane, revir, mutfak gibi tesislerin de olduğu bir kamp kurmuşlardı. 15 Haziran akşamındaki polis müdahalesi sonrasında ise Gezi Parkı’ndaki kamp dağıtıldı. Bu olayı takip eden günler ve haftalarda, Türkiye’nin çeşitli illerindeki parklarda forumlar ve gösteriler düzenlemeye başlanmıştı.
14 Haziran 2013 – Ethem Sarısülük Öldürüldü
Gezi Parkı Eylemleri’nde yer alan 29 yaşındaki aktivist, Ankara Kızılay’da bir polis memurunun açtığı ateş sonrası başından vurularak öldü.
Otopsisinin yapılması için cenazesi Keçiören Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Uzmanlar dışında ailenin avukatları Kazım Bayraktar ile Teoman Özkan ve savcıyla birlikte bir gözlemci uzman otopsiye katıldı. Otopsi fotoğraf ve video olarak kaydedildi. Beynine saplanmış 9 mm çapında bir mermi çıkartıldı. Merminin 4,8 metreden ateşlendiği öngörüldü. Ailesi organlarını bağışlamak istedi ancak otopsi nedeniyle kullanılamayacak hale gelen organlar nedeniyle bu istek gerçekleşmedi.
3 Eylül 2014’te katil zanlısı polis memuru Ahmet Şahbaz’ın 7 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmasına, bu cezanın 1 yılı denetimli serbestlik olduğundan şahsın 4 yıl 2 ay cezaevinde kalmasına karar verildi. Ancak 8 Aralık 2014’te Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanık polis Şahbaz’ın, “karşısındaki grubu görüp, hedef gözeterek ateş ettiğinin” anlaşılması karşısında, hakkında “kasten adam öldürme” suçundan hüküm kurulmasının yerine, “olası kastla öldürmek” suçundan hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
16 Haziran 2013 – Berkin Elvan Yaralandı
Taksim Gezi Parkı Eylemleri sırasında evinden ekmek almak için ayrılan 15 yaşındaki Berkin Elvan, Okmeydanı’nda başına isabet eden göz yaşartıcı gaz kapsül nedeniyle ağır yaralandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilen tutanakta ise Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesine getirildiğinde üzerinden patlayıcı olduğu ifadesi yer alıyordu.
10 Temmuz 2013 – Ali İsmail Korkmaz Öldürüldü
Gezi Parkı Eylemleri sırasında Eskişehir Anadolu Üniversitesi birinci sınıf öğrencisi olan Ali İsmail Korkmaz, polis ve çevredeki esnaf tarafından darp edilerek ağır yaralanmıştı. Tarihler 10 Temmuz’u gösterdiğinde Korkmaz, hastanede tedavi altındayken hayatını kaybetti.
Ali İsmail Korkmaz’ın ölümünden sonra Türkiye’nin birçok ilinde, özellikle memleketi olan Hatay’da protesto gösterileri düzenlendi. Antalya’dan yola çıkan, Gezi Parkı Eylemleri sürecinde hayatını kaybeden ve yaralananlar için “Adalet için Adaletten Hızlı” sloganıyla yürüyüşe geçildi. Adalet yürüyüşü ekibi adı altında düzenlenen bu yürüyüş kapsamında 27 Temmuz 2013 tarihinde Eskişehir’e ulaşıldı ve Eskişehir halkı ile beraber Ali İsmail Korkmaz’ın darp edildiği sokakta protesto gerçekleştirdi.
9 Eylül 2013 – Alkol Düzenlemesi Yürürlüğe Girdi
Alkollü içeceklerin tüketimi ve satışı ile ilgili yasa yürürlüğe girdi. Bunun sonucunda alınan karara göre 22.00 ile 06.00 saatleri arasında perakende içki satışı yapılmamaya başlandı. Aynı zamanda içki satışı yapan yerlerin eğitim kurumları, dershaneler, öğrenci yurtları ve ibadethaneler arasında en az 100 metre mesafe bulunması zorunlu tutuldu. Kanun kapsamında, alkollü içkilerin her ne koşulda olursa olsun reklamı ve tanıtımının yapılması yasaklandı. Ancak alkollü içkilerin uluslararası düzeyde tanıtımının yapıldığı ihtisas fuarları ile ilgili herhangi bir sınırlama getirilmedi.
Alkollü içkileri üreten, ithal eden ya da pazarlayan firmaların ürünlerinin marka, amblem ya da işaretlerini kullanarak bir etkinliğe destek olmasının önüne geçildi.
Televizyonlarda yayınlanan dizi, film ya da müzik kliplerinde alkollü içkiye özendirici görüntülerinin tümünün kaldırılmasına karar verildi.
Bu hükümlere aykırı hareket edenlere ise 5 bin TL’den 200 bin TL’ye kadar idari para cezası verilecek.
Alkollü içkiler, tüketilmek veya beraberinde götürülmek üzere 18 yaşını doldurmamış kişilere satılamayacak.
Buna aykırı hareket edenlere, para cezasının yanı sıra, gereken durumlarda 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmesine karar verildi.
16 Eylül 2013 – Suriye Helikopteri Düşürüldü
Sınır ihlali gerekçesiyle 16 Eylül 2013’te Türkiye, Suriye’nin M-17 cinsi helikopterini düşürdü. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, olaya yönelik şu açıklamayı yaptı: “Suriye’ye ait olduğu tespit edilen ‘MI-17’ tipi helikopter, saat 14.20’de Hatay Yayladağı Güveççi bölgesinde hudut ihlalinde bulunmuş. Hava savunma unsurları tarafından sürekli ikaz edildiği halde ihlalin devam etmesi üzerine Malatya’dan havalanan uçaklarımızın 14.25’te füzeyle vurması sonucu, helikopterin Suriye topraklarına düştüğü tespit edilmiştir. Henüz mürettebatla ilgili herhangi bir bilgiye ulaşamadık, çünkü helikopter Suriye sınırları içine düştü.”
30 Ekim 2013 – Andımız Kaldırıldı
İlk defa 1933 yılında ilkokullarda okutulmaya başlayan Andımız ya da Öğrenci Andı’nın Çözüm Süreci kapsamında yapılan yasal değişikliklerle, 2013’te Türkiye’de okullarda okunması uygulamasına son verildi.
5 Kasım 2013 – Kızlı-Erkekli Öğrenci Evi Tartışması
‘Muhafazakâr bir iktidar partisi yapacağı düzenlemeleri planlayacaklarını’ belirten Erdoğan, kendisine yöneltilen bir soru üzerine; “Bir kız ve bir erkeğin aynı evde kalması ne denli uygun olabilir? Siz kızınız için böyle bir durumu hoşgörüyle karşılayabiliyor musunuz? Siz uygun buluyorsanız size hayırlı olsun. Eğer bir yasal düzenleme gerekirse biz bunun için gerekli yasal düzenlemeyi yaparız. Ancak valiliklerin yapması gerekiyorsa bunu da yaparız.” şeklinde açıklama yaptı. Sonuç itibariyle kadın ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmalarının uygun olmadığını ifade etti.
17- 25 Aralık 2013 – Yolsuzluk ve Rüşvet Skandalı
Pek çok kamu kurumlarına ve savcılığa yönelik yapılan rüşvet, görevi kötüye kullanma ve ihalelere fesat karıştırma ihbarı üzerine sırasıyla 13 Eylül 2012, 21 Eylül 2012 ve 14 Şubat 2013 tarihlerinde soruşturmalar başlatıldı. Başsavcılık tarafından göreve verilen Cumhuriyet Savcısı Celal Kara’nın talimatı üzerine, 17 Aralık 2013 tarihinde şüphelilerin ev ve iş yerlerinde arama yapıldı ve arama sorunu ele geçirilen eşya ve paralara el konuldu. Dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler, dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın oğlu Oğuz Bayraktar, dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Kaan Çağlayan, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, iş adamı Ali Ağaoğlu ve Rıza Sarraf gözaltına alındı.
2014
2014 Yılındaki Özelleştirmeler
- Milli Piyango’nun şans oyunlarının özelleştirilmesine yönelik ihale 2015 yılına uzadı.
- Kemerköy ve Yeniköy Termik Santralleri satıldı.
- Kemerköy Liman Sahası satıldı.
- Yatağan Termik Santrali satıldı.
- TEDAŞ, TDİ ve Maliye’nin çok sayıdaki taşınmazı satıldı.
1-14 Ocak 2014 – MİT Tırları Skandalı
1 Ocak 2014’te Hatay’ın Kırıkhan ilçesi ve 19 Ocak 2014’te Adana’nın Ceyhan ilçesinde, Milli İstihbarat Teşkilatına ait olduğu ortaya çıkan ve içinde Suriye’ye gitmek üzere askeri mühimmatın bulunduğu tırların durdurulması olayıdır. Tırların içinde bulunan silahların, MİT aracılığıyla Suriye’de faaliyet gösteren silahlı illegal cihatçı İslamist örgütlere gönderildiği düşünülüyor.
Polis raporuna göre durdurulan tırlarda; tıbbi ilaçların altına gizlenmiş 1.000 havan topu, 1.000 havan topu mermisi, 50.000 makineli tüfek mermisi ve 30.000 ağır makineli tüfek mermisi bulunmaktaydı.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ise sözü geçen tırların durdurulmasından “paralel yapı” olarak nitelediği Gülen Cemaati’ni sorumlu tutmuştu.
25 Şubat 2014 – Tape Skandalı
25 Şubat 2014 günü akşam saatlerinde sosyal medyada yayınlanan ve hızla yayılan bir ses kaydı Türkiye’nin gündemini sarstı. “Başçalan” isimli bir kullanıcı tarafından YouTube’a yüklenen ses kaydı, ertesi gün Kemal Kılıçdaroğlu tarafından mecliste dinlettirildi. 17 Aralık’ta kaydedildiği iddia edilen ses kaydında Erdoğan’ın oğlu Bilal ile telefon görüşmeleri yer alıyordu. Görüşmelerde, bazı bakanların oğullarının evlerine operasyon yapıldığı ve kendi evlerinde sakladıkları paraların taşınarak hemen sıfırlanmasını istiyordu. Daha sonrasında Erdoğan, bu tapenin “alçak, hayasız, edepsiz bir montaj” olduğunu, ses kayıtlarının montaj olduğunun kanıtlarını göstereceklerini ve konuya dair hukuki süreci başlatacaklarını ifade etti.
11 Mart 2014 – Berkin Elvan Hayatını Kaybetti
Gezi Parkı Eylemleri sırasında Okmeydanı’nda başına aldığı gaz fişeği darbesiyle bir süredir komada olan 15 yaşındaki genç Berkin Elvan hayatını kaybetti. Cenazesine tüm Türkiye’den binlerce insan katıldı.
20 Mart 2014 – Twitter’a Erişim Engellendi
Twitter’a erişim engeli, Türkiye’de ve dünyada büyük yankılar uyandırdı. 18 Mart tarihinde İstanbul Anadolu 5. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 204/181 sayılı kanunu kararı ile Twitter’a Türkiye’den erişim engeli getirildi. Twitter’a erişim engelinin, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Twitter mivitır hepsinin kökünü kazıyacağız.” sözlerinden bir gün sonra yapılması o dönem için dikkatleri çekmişti.
27 Mart 2014 – YouTube’a Erişim Engellendi
27 Mart 2014 Perşembe günü Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Bakanlık Müsteşarı Feridun Siniroğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgenaral Yaşar Güler’e ait olduğu öne sürülen ses kayıtları internette yayıldı. Bunun ardından Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB), video paylaşım sitesi YouTube’u idari kararla aşamalı olarak erişime kapattı.
30 Mart 2014 – Türkiye Yerel Seçimleri Yapıldı
Seçmenler 30 büyükşehir belediye başkanını, 1.351 ilçe ve belde belediye başkanını, 1.251 il genel meclisi üyesini ve 20.500 belediye meclisi üyesini belirlemek için sandık başına gittiler. Seçimlerin resmî sonuçları, 6 Mayıs 2014’te Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından düzenlenen basın toplantısı ile kamuoyuna duyruldu. Bununla birlikte YSK, farklı nedenler göstererek, aralarında Yalova ve Ağrı merkez ilçelerinin de bulunduğu 13 seçim bölgesinde seçimleri iptal etti. Bu seçim bölgelerinde, 1 Haziran 2014 günü yeniden seçim düzenlendi.
13 Mayıs 2014 – Soma Faciası
Manisa’nın Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle 301 madencinin ölümüyle sonuçlanan, Türkiye tarihinin en büyük madencilik kazalarından biri meydana geldi. Soma Holding şirketlerinde Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen maden ocağında, patlamaya elektrikli ekipmanların yol açtığını düşünüldü. Yangın, tam olarak vardiya değişimi sırasında meydana geldi. Bu nedenle 787 işçi patlama anından yer altında kaldı. 17 Mayıs 2014’te, toplamda 301 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı ve içeride kimse kalmaması sebebiyle kurtarma çalışmaları sona erdi.
14 Mayıs 2014 – Maden İşçisine Atılan Tekme
2014’te yaşanan Soma Faciası sonrasında meydana gelen protestolarda dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın müşaviri olan Yusuf Yerkel, madenci Erdal Kocabıyık’a tekme attı ve bu anlar fotoğraflandı. Kamuoyunda uzun süre bu skandal görüntü konuşuldu ve madenci Kocabıyık hakkında soruşturma başlatıldı. Başbakanlık koruma araçlarına tekme attığı gerekçe nedeniyle açılan soruşturma sonucu madenciye yüklü miktarda para cezasının yanında 10 ay hapis cezası verildi.
10 Ağustos 2014 – Türkiye Cumhurbaşkanlığı Seçimi
10 Ağustos 2014 tarihinde düzenlenen seçim, ilk turda Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesiyle sonlanmıştır. Seçim tarihi, Yüksek Seçim Kurulu tarafından ilk turu 10 Ağustos 2014 Pazar günü olarak belirlenmişti. Bu nedenle ikinci tura kalınması halinde gerçekleşmesi planlan ikinci oylama 24 Ağustos 2014 Pazar günü yapılmadı.
29 Ekim 2014 – Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Açıldı
Hakkında sayısız spekülasyon olan ve maliyetinin yüksek olması gerekçesi ile eleştirilen Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Recep Tayyip Erdoğan tarafından resmen açıldı. Saray Atatürk Orman Çiftliği arazisine inşa edildi ve “Ak Saray” olarak anılmaya başlandı.
2015
6 Ocak 2015 – Sultanahmet Saldırısı
İstanbul Fatih’teki Sultanahmet semtinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Turizm Şube Müdürlüğü önünde, IŞİD mensubu Diana Ramazova, üzerindeki patlayıcıları infilak ettirerek intihar saldırısı gerçekleştirdi. Patlamada saldırganın yanı sıra bir polis memuru hayatını kaybetti, bir polis memuru ise ağır yaralandı.
20 Ocak 2015 – Eski Bakanlara “Yüce Divan” Yolu Kapandı
Meclis’te isimleri yolsuzluk iddialarına karışan 4 eski bakan adına oturum açıldı. Oturum sonrasında Zafer Çağlayan, Egemen Bağış, Muammer Güler ve Erdoğan Bayraktar’ın Yüce Divan’a gönderilmesine yönelik önergeler ise reddedildi.
11 Şubat 2015 – Özgecan Aslan Cinayeti
Mersin’in Tarsus ilçesinde tecavüz girişimine direndiği için bir minibüste öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Arslan, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Arslan’ın yanmış bedenine 12 Şubat 2015 günü, suçu iki kişiyle işlediğini itiraf eden suçlunun jandarma ekiplerini olay yerine götürmesi ile ulaşıldı.
17 Şubat 2015 – Gazeteci Nuh Köklü Kartopu Oynarken Öldürüldü
Nuh Köklü, Kadıköy Yeldeğirmeni Mahallesi’nde arkadaşlarıyla kartopu oynarken atılan kartoplarından birinin sokaktaki aktarın vitrin camına isabet etmesi sonucu iş yeri sahibi Serkan Azizoğlu ile tartışma yaşandı. Tartışma sırasında dükkâna girerek bıçak alan Serkan Azizoğlu, dışarı çıkıp Nuh Köklü’yü göğsünden bıçakladı. Ağır yaralanan Nuh Köklü, hastanede yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Serkan Azizoğlu ise kasten adam öldürmek suçu gerekçesiyle tutuklandı ve cezaevine gönderildi.
20 Şubat 2015 – Fırat Çakıroğlu Öldürüldü
20 Şubat günü, Ege Üniversitesi’nde başlayan öğrencilerin kavgası sonucu Fırat Çakıroğlu bıçaklanarak öldürüldü. Karşıt görüşlü öğrencilerin tartışması ile başlayan olaydan sonra yapılan yargılamalarda, cinayetin sanığı Nurullah Semo tutuklandı. 880 gün boyunca süren yargılanma sürecinden sonra sanık; terör örgütü üyeliğinden 15 yıl, kasten adam öldürme suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
28 Şubat 2015 – Dolmabahçe Mutabakatı
PKK ile yıllardır devam eden silahlı çatışmaların sona ermesi ve silahların bırakılması için AKP hükümeti tarafından başlatılan Çözüm Süreci sırasında, AK Partili ve HDP’li isimlerin katılımıyla 10 maddelik ‘Dolmabahçe Mutabakatı’ açıklandı. Mutabakat, 7 Haziran seçimlerinden yaklaşık 3 ay önce duruldu.
Yapılan toplantıya dönemin AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala katılırken; HDP’den Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ve İdris Baluken hazır bulundu. Toplantının yapıldığı salondan bir fotoğraf da kamuoyu ile paylaşıldı.
7 Mart 2015 – “400 Vekili Verin Bu İş Huzur İçinde Çözülsün”
Gaziantep’teki toplu açılış töreninde konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’yi yeni anayasasına kavuşturmak için çalıştıklarını belirtti. Konuşmasında “400 milletvekilini verin ve bu iş huzur içinde çözülsün” şeklinde açıklama yaptı.
Başkanlık sistemini savunan Erdoğan, “Bu sistem bize dar geliyor. Bu beden bu gömleğe olmuyor artık. Şu andaki sistem yamalı bohça. Başkanlık sistemi demek yeni anayasa demek.” dedi.
27 Mart 2015 – İç Güvenlik Paketi Meclisten Geçti
İç Güvenlik Paketi tasarısının 67 maddesine yürürlük maddeleri eklendi ve bu hali Genel Kurula getirildi. Genel olarak toplumsal olaylar ve polise verilen yetkilere dair eklenen yeni düzenlemeler Genel Kurul’da gerginliğin oluşmasına neden oldu.
Tartışmalar eşliğinde devam eden toplantı ve sonucunda yapılan oylamada, oy kullanan 231 milletvekilinden 199’u kabul oyu kullanırken 32 milletvekilinden ret oyu geldi.
31 Mart 2015 – Savcı Mehmet Selim Kiraz Öldürüldü
İstanbul Şişli’de, İstanbul Adalet Sarayı’nda meydana gelen silahlı saldırı sonucu Savcı Mehmet Selim Kiraz öldürüldü. Berkin Elvan davası soruşturmasını yürüten Cumhuriyet savcısı Kiraz, DHKP-C örgüt üyeleri tarafından rehin alındı. Olayın ardından boşaltılan binada polis, gereken tüm güvenlik önlemlerini aldı. Örgüt mensupları, savcıyı öldürme tehdidi ile polise bir talep listesi açıkladı. Yaklaşık dokuz saat süren olay sonucunda savcı Kiraz, DHKP-C militanları tarafından öldürüldü. Saldırıyı gerçekleştiren iki saldırgan da ölü olarak ele geçirildi.
1 Nisan 2015 – İstanbul Emniyet Müdürlüğü Saldırısı
Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne silahlı saldırı düzenlendi. Saldırı sonucunda iki polis memuru hafif yaralanırken üzerinde bomba olduğu belirtilen kadın terörist ölü olarak ele geçirildi. Kadın teröristin daha önce Taksim’deki polis noktasına silahlı saldırıyı gerçekleştirdikten sonra kaçan DHKP-C üyesi Elif Sultan Kalsen olduğu açıkladın.
6 Nisan 2015 – Sosyal Medya Erişim Engeli
Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürüldüğü İstanbul Adliyesi’nde gerçekleşen rehin alma olayı ile ilgili görüntülerinin yer aldığı Twitter, YouTube, Google ve Facebook gibi sosyal medya platformlarına mahkeme kararı ile erişim engellendi. İlerleyen süreçte içeriği kaldıran Facebook’a 4, YouTube ve Twitter’a ise 8 saat sonra erişim sağlandı.
1 Mayıs 2015 – Emek ve Dayanışma Günü’nde Yüzlerce İnsan Gözaltına Alındı
İstanbul’da 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlamak isteyen, bu amaçla Beşiktaş ve Şişli’de toplanan emekçilere polis, tazyikli su ve gaz bombalarıyla müdahale etti.
Valilik kararıyla 1 Mayıs kutlamalarına kapatılan Taksim Meydanı polis tarafından ablukaya alındı. İstanbul’da Taksim, Beşiktaş ve Şişli’ye giriş yapılabilecek tüm yollar kapatıldı. Bununla birlikte Taksim Meydanı’na çıkmak isteyen emekçiler, sabah saatlerinde Beşiktaş ve Şişli’de buluştu. Ancak polis, Taksim Meydanı’na çıkmak isteyen işçilere TOMA ve gaz bombalarıyla engel oldu.
Sabah saatlerinde ise 60 kişilik Komünist Partili bir grup, Taksim Meydanı’na yakın bir binadan toplu bir şekilde çıkarak meydana çıkmayı başardı. Taksim Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde toplanan gruba polis müdahale etti ve alanda bulunan eylemcileri gözaltına aldı.
22 Mayıs 2015 – Erdoğan’dan Diyanet İşleri Başkanı’na Zırhlı Mercedes Jesti
Erdoğan gazetecilerle yaptığı görüşmede “Diyanet İşleri Başkanı’mızın şahsına yönelik bu atılan adım konusunda kendisiyle de görüşme sağlayacağım. Cumhurbaşkanlığı makamından bir Mercedes’i ben Diyanet İşleri Başkanı’mıza tahsis edeceğim. Hem de zırhlı olacak. Başbakanlığım dönemimde yargıda birçok başkana bu tür tahsisler yapmıştım. Şimdi de Cumhurbaşkanı olarak bu tahsisi kendisine yapacağım. Çünkü o makam bunlara fazlasıyla layıktır. Zaten aslına bakarsanız, makam araçlarını eleştiri konusu yapanların altında çok daha lüks arabalar var. Çocuklarının altında spor arabalar var. Neler var, neler var!” dedi.
5 Haziran 2015 – HDP Diyarbakır Mitingine Saldırı
Yerel saatle 17.55’te Halkların Demokratik Partisi’nin Diyarbakır’daki seçim mitinginde bombalı saldırı meydana geldi. Haziran 2015 genel seçimlerinden iki gün önce düzenlenen saldırıda, 5 kişi hayatını kaybederken 400’ün üzerinde kişi de yaralandı.
7 Haziran 2015 – Türkiye Genel Seçimleri Gerçekleşti
Seçim sonuçlarına göre hiçbir siyasi, parti tek başına iktidar olmak için yeterli olan 276 sandalye sayısına ulaşmayı başaramadı.
2002 yılından beri iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) meclis çoğunluğunu kaybetti fakat %40,9 oy oranı ve 258 sandalye sayısı ile seçimlerden birinci parti olarak çıktı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) oyların %25’ini alarak 132 sandalye ile ikinci parti oldu fakat oy oranı ile milletvekili sayısı, bir önceki genel seçime göre düşüş gösterdi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oyların %16,3’si ile 80 milletvekili kazandı ve oy oranını bir önceki seçimlere göre %3,28 oranında, milletvekili sayısını ise 27 artırdı.
Seçimlere ilk kez katılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) %10 seçim barajını geçerek, aldığı %13,1 oy oranı ile TBMM’de 80 milletvekili ile temsil edilmeye hak kazandı.
20 Temmuz 2015 – Suruç Saldırısı
Yerel saatle 12.00 sularında Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde bombalı intihar saldırısı düzenlendi. Saldırı sonucu saldırgan dahil olmak üzere 34 kişi öldü, 100’den fazla kişi ise ağır yaralandı. Saldırı; aralarında ESP’nin gençlik kolu Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyelerinin de bulunduğu 300 kişinin Amara Kültür Merkezi bahçesinde IŞİD’in Kobani Kuşatması sonrası, Kobani’nin yeniden inşa çalışmaları konusunda basın açıklaması yaptığı sırada meydana geldi. Saldırıyı IŞİD üstlendi. Canlı bombanın IŞİD ile ilişkili olduğu bilinen Dokumacılar grubu üyesi Şeyh Abdurrahman Alagöz olduğu açıklandı.
22 Temmuz 2015 – Ceylanpınar Saldırısı
22 Temmuz 2015 günü, saat 06.00 civarında Feyyaz Yumuşak ve Okan Acar isimli iki polis memuru, başlarına sıkılan kurşun sonucu hayatını kaybetti. Olay, hayatını kaybeden polislerin mesailerine gecikmesi sonucu iş arkadaşlarının evlerine çilingirle girilmesi sonucu açığa çıktı. Şanlıurfa Valiliği tarafından yapılan açıklama ile polis memurlarının kaldıkları evin kapısında herhangi bir zorlama olmadığı belirtildi.
Olay sonrasında polisin elde ettiği istihbarat bilgilerine göre evde, yataklarında uyuyan polisler, susturucu takılı silahlarla 4 saldırgan tarafından şehit edildi. Saldırganlar, sınır hattından geçerek PYD denetiminde bulunan Suriye’nin Rasulayn İlçesi’ne gitti.
10 Ekim 2015 – Ankara Gar Patlaması
10 Ekim’de DİSK, KESK, TMMOB, Türk Tabipler Birliği, HDP ve pek çok sivil toplum örgütünün katıldığı Barış Mitingi düzenlendi. Ancak yürüyüş başlamadan yürüyüş alanına kortej hâlinde ilerleyen grupların bulunduğu Tren Garı Kavşağı’nda, 3 saniye arayla 2 büyük patlama gerçekleşti. Patlamanın ardından ambulanslardan önce polis meydana ulaştı. Meydandaki herkesi alandan çıkartmaya başlayınca yaralılara yardım etmek isteyen göstericiler, polis engeline takıldı. Bunun sonucunda göstericiler, yaralılara müdahale edemedikleri için polisi protesto etti. Protestoların büyümesiyle birlikte polis, gruba tazyikli su ve biber gazı ile müdahale etti.
1 Kasım 2015 – Türkiye Genel Seçimleri Tekrarlandı
Anayasanın 77. maddesi gereği, bir sonraki genel seçimlerin olağan koşullarda Haziran 2019’da yapılması gerekmekteydi. Ancak güvenoyu alabilecek bir hükûmetin kurulamaması nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan erken seçim kararı aldı. Sonrasında YSK seçim tarihi olarak 1 Kasım 2015’i belirledi ve seçimden AKP zaferle çıktı.
26 Kasım 2015 – Can Dündar ve Erdem Gül Tutuklandı
MİT tırları soruşturması kapsamında ifade veren Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül, savcılık tarafından tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi.
Dündar ve Gül hakkında, silah ve cihatçıların Suriye’deki gruplara Milli İstihbarat Teşkilatı’na ait tırlarla sevk edildiği iddialarına ilişkin haber ve görüntülerin paylaşılması nedeniyle soruşturma başlatılmıştı.
28 Kasım 2015 – Tahir Elçi Öldürüldü
Tahir Elçi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, Hendek operasyonları sırasında zarar gören Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaparken, açıklamanın yapıldığı Yenikapı sokakta çatışma çıktı. Çatışmalar sırasında açılan ateş sonucu başına isabet eden bir kurşun sebebiyle Tahir Elçi yaşamını yitirdi.
2016
12 Ocak 2016 – Sultanahmet Saldırısı
İstanbul Fatih’te, IŞİD militanı olduğu belirtilen Suriye kökenli 28 yaşındaki Nebil Fadli, Sultanahmet meydanında bulunan turist kafilesinin arasına girerek üzerindeki bombayı infilak ettirdi. Patlama sonucunda saldırgan dahil olmak üzere 11 kişi olay yerinde hayatını kaybetti. Bununla birlikte 16 kişi de yaralandı. Hastanede tedavi gören 2 yaralı da ilerleyen günlerde hayatını kaybetti ve ölü sayısı 13’e yükseldi. Saldırıda hayatını kaybedenlerin tümü Alman vatandaşıydı.
17 Şubat 2016 – Ankara Saldırısı
Ankara’nın Çankaya ilçesinde, Genelkurmay Başkanlığının, asker lojmanlarının ve Kara Kuvvetleri Komutanlığının bulunduğu bölgede büyük bir patlama meydana geldi. Türk Silahlı Kuvvetlerine ait askeri servis araçlarının geçişi sırasında meydana gelen patlamanın gerçekleştiği nokta, TBMM’ye de 5 dakika uzaklıktaydı.
Patlama bomba yüklü bir aracın infilak etmesi sonucu gerçekleşti. Aralarında sivillerinde bulunduğu 28 kişi olay günü, 1 kişi de hastanede tedavi görürken hayatını kaybetti. Bunun yanında 61 kişi de ağır yaralandı.
26 Şubat 2016 – Can Dündar ve Erdem Gül Tahliye Edildi
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği “hak ihlali” kararının ardından, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, 92 gündür tutuklu hallerinin devam ettiği Silivri Cezaevi’nden tahliye edildi. Anayasa Mahkemesi’nin gün içinde verdiği karar ile birlikte İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi de 00.15 sularında Dündar ve Gül’ün tahliyesine karar verdi.
Gazeteciler, Silivri Cezaevi çıkışında kalabalık bir grup ile karşılandı. Dündar ve Gül, MİT tırlarına ilişkin haberleri nedeniyle ‘casusluk iddiasıyla’ tutuklanmışlardı.
12 Mart 2016 – Ensar Vakfı Tecavüz Skandalı Patlak Verdi
Karaman’da bulunan Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip Mezunları Derneği’ne (KAİMDER) ait evlerde kalan çocukların cinsel istismara maruz kaldığı ortaya çıktı. 2012 yılından 2015’e kadar, 9-10 yaşlarında çok sayıda çocuğa cinsel istismarda bulunduğu kanıtlanan Muharrem Büyüktürk adlı öğretmen, 4 Mart 2016 tarihinde tutuklandı. Olayın ortaya çıkmasının ardında 29 Mart 2016’da Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı, öğretmen Muharrem Büyüktürk’ün meslekten ihraç edildiğini duyurdu.
Olayın duyulmasından sonra Ensar Vakfı hakkında gelen tepkiler üzerine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, “Karaman’da vaka ortaya çıkar çıkmaz derhal hukuki açıdan bakanlığımız müdahil oldu. Ancak bir kere olması karalamak için gerekçe olamaz.” şeklinde açıklama yapmıştı.
18 Mart 2016 – AB ve Türkiye Arasında 18 Mart Mutabakatı İmzalandı
18 Mart 2016’da Türkiye-AB zirvesi sonrası, Türkiye ile AB arasında göçmen anlaşması yürürlüğe girdi. Anlaşma kamuoyunda ’18 Mart Mutabakatı’ ve ‘Göçmen Mutabakatı’ olarak da yer almıştı.
Öncesinde yetkililer, 15 Kasım 2015 ve 29 Kasım 2015 zirvelerinde bir araya gelmiş ve bazı kararlar alınmıştı. Bu kararlara göre Suriye’deki iç savaştan kaçan mültecileri kabul eden Türkiye’nin desteklenmesi, AB’ye yönelik düzensiz göç akınının önlenmesine ilişkin iş birliğini öngören Ortak Eylem Planı’nın uygulanması konuşulmuştu.
Zirvede yapılan görüşmeler sonucu düzensiz göçün sona erdirilmesi için anlaşmaya varılan ek maddeler şunlardı:
- 20 Mart 2016 itibariyle Türkiye’den Yunan adalarına geçen tüm yeni düzensiz göçmenler Türkiye’ye iade edilecek. Yunan adalarına ulaşan göçmenler, usulüne uygun bir şekilde kayıt altına alınacak. Bununla birlikte sığınma başvuruları da UNHCR (BM Mülteciler Yüksek Komiserliği) ile yapılan iş birliği içinde bireysel olarak işleme konulacak. Dayanaktan yoksun ya da kabul edilemez bulunanlar Türkiye’ye iade edilecek. Düzensiz göçmenlerin iade işlemlerinin masrafları AB tarafından karşılanacak
- Korunmaya muhtaç gruplara yönelik BM kriterleri doğrultusunda, Yunan adalarından Türkiye’ye iade edilen her bir Suriyeli için Türkiye’den bir diğer Suriyeli AB’ye yerleştirilecek (1’e 1 formülü). İlk etapta 18 bin kişi yerleştirilecek, daha sonra ilave en fazla 54 bin kişi gönüllülük esasına göre yerleştirilecek.
- Türkiye, AB’ye yönelen yeni düzensiz göç güzergahlarının oluşumunu engelleyecek, deniz ve kara güzergahlarını önlemek için her türlü tedbiri alacak ve bu doğrultuda AB’nin yanı sıra komşu devletlerle de iş birliği yapacak.
- Düzensiz geçişler sona erdiğinde ya da ciddi şekilde azaldığında AB üye devletlerinin gönüllülük esasına dayanarak katkıda bulunacakları Gönüllü İnsani Kabul planı devreye sokulacak
- 2016 yılı haziran ayı sonuna kadar tüm kıstasların karşılanması şartıyla Türkiye lehine vize kolaylığı ve vize muafiyeti hususları değerlendirilecek, hız verilecek
- AB, Türkiye için Sığınmacı Mali İmkânı kapsamında başlangıç olarak tahsis edilen 3 milyar euronun ödenmesini hızlandıracak ve 2016 Mart ayı sonundan önce geçici koruma altındakilere yönelik projelerin finansmanı sağlanacak. Kaynaklar tamamıyla kullanılma aşamasına yaklaştığında ve yükümlülükler karşılandığında AB, Sığınmacı Mali İmkânı çerçevesinde 2018’in sonuna kadar 3 milyar euroluk ilave bir fonu devreye sokacak.
19 Mart 2016 – İstiklal Saldırısı
İstanbul Taksim’deki İstiklal Caddesi’nde, 10.55 sularında bir patlama meydana geldi. İstanbul Valisi Vasip Şahin yaptığı açıklamada, olayın canlı bomba saldırısı olduğunu ifade etti. Beyoğlu Kaymakamlığı önünde düzenlendiğini ve beş kişinin hayatını kaybettiğini, yedisi ağır 37 kişinin de yaralandığını belirtti.
Takip eden zaman içinde Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) saldırıyla ilgili yayın yasağı getirdi. Açıklamada, “19 Mart 2016 tarihinde İstanbul’da meydana gelen patlamanın da anılan hüküm çerçevesinde olduğu değerlendirildiğinden, söz konusu olayla ilgili olarak Başbakanlığın 19.03.2016 tarih ve 01017 sayılı yazısı ile geçici yayın yasağı getirilmesi uygun görülmüştür” ifadeleri yer aldı.
1 Mayıs 2016 – Gaziantep Saldırısı
Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü binası önünde, 1 Mayıs 2016 sabahında şiddetli bir patlama meydana geldi. Patlamadan hemen sonra olay yerine çok sayıda sağlık ve itfaiye ekibi sevk edildi. Yaşanan patlamada 2 polis şehit oldu, 15’i polis 19 kişi ise yaralandı. Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ise saldırının bombalı araçla düzenlenen bir terör saldırısı olduğunu açıkladı. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada da saldırıyla ilgili Gaziantep 3. Sulh Ceza Hakimliği tarafınca yayın yasağı kararı alındığı ifade edildi.
Açıklamaya göre “Basın Kanunu’nun ilgili maddesi uyarınca, soruşturma tamamlanıncaya kadar medyada her türlü haber, röportaj, eleştiri ve buna benzer yayın yapılmasının yasaklanmasına karar verilmiştir.” ifadesi yer almaktaydı. Yasağa ilişkin karar, Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) internet sitesinden duyuruldu.
20 Mayıs 2016 – Dokunulmazlıklar Kaldırıldı
TBMM, 20 Mayıs 2016’da dokunulmazlıkların kaldırılmasını öngören Anayasa değişikliğine onay verdi. Yapılan bu değişikliğe göre 146 milletvekili için yargı yolu açıldı. Kasım ve aralık aylarında düzenlenen operasyonlar sonucu HDP’den 12 milletvekili tutuklanarak cezaevine konuldu. Tutuklanan HDP’liler arasında partinin eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ da bulunuyordu.
7 Haziran 2016 – Vezneciler Saldırısı
7 Haziran 2016’da, İstanbul’un ilçesi Fatih’in Vezneciler semtinde, sabahın erken saatlerinde bomba yüklü araçla intihar saldırısı gerçekleştirildi. Yaşanan patlamanın sonucunda 5 polis memuru, 7 sivil vatandaş hayatını kaybederken 36 kişi de yararlandı. Saldırıyı gerçekleştiren saldırgan da ölü olarak ele geçirildi.
Saldırının üstünden geçen 3 günün sonunda TAK, saldırının sorumluluğunu aldı. Saldırıya ilişkin görülen dava 14 Temmuz 2020 tarihinde sonuçlanabildi. Dava sonucuna göre sanıklar Eyüp Sever, Murat Bal ve Gülşen Bahadır ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldılar.
28 Haziran 2016 – Atatürk Havalimanı Saldırısı
Yerel saatle 21.22 sularında İstanbul’un Bakırköy ilçesinde bulunan Atatürk Havalimanı’nda büyük bir saldırı düzenlendi. Silahlı ve bombalı intihar eylemi olduğu açıklanan saldırı, tüm ülkede yürekleri ağza getirdi.
IŞİD mensubu olduğu belirtilen üç saldırgan, dış hatlar terminalinde ilk olarak uzun namlulu silahlarla etrafa ateş açtı. Sonrasında da iki saldırgan üzerlerinde taşıdıkları bombaları patlattılar. Saldırı sonucu 45 kişi hayatını kaybederken 236 kişi de ağır yaralandı. Bombaları patlatan 2 saldırgan ve diğer 3. saldırganın öldüğü açıklandı.
15 Temmuz 2016 – Darbe Girişimi
15 Temmuz Darbe Girişimi veya 2016 Türkiye Askerî Darbe Teşebbüsü ya da darbecilerin verdiği isimle Harekât Yıldırım veya Yurtta Sulh Harekâtı, 15-16 Temmuz 2016 tarihleri arasında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kendilerini Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlayan bir grup asker tarafından gerçekleştirildi.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin resmî internet sitesi ve TRT’de yayınlanan bildiriye göre ordunun yönetime el koyduğu ifade edildi. Bunun sonucunda ülkede sıkıyönetim ve sokağa çıkma yasağı ilan edildiği açıklandı.
İstanbul’daki Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü bir grup rütbeli asker ve Hava Harp Okulu öğrencisi tarafından kapatıldı.
Aynı saatlerde F-16 savaş uçakları meclis üzerinde uçuş yaparak parlamentoyu dört kez bombaladı. Bu sırada TBMM Başkanı İsmail Kahraman ve yaklaşık 50 milletvekilinin mecliste bulunuyordu.
Ankara’nın Beştepe semtinde bulunan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na da bombalama girişiminde bulunulduğu ifade edildi. Ancak başarılı olunamadığı aktarıldı.
Eş zamanlı olarak Muğla’nın Marmaris ilçesinde bir otelde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı suikast girişiminde bulunuldu.
24 Ağustos 2016 – Fırat Kalkanı Harekâtı Başladı
Fırat Kalkanı Harekâtı veya Suriye İç Savaşına Türk Askerî Müdahalesi, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından eğitilmiş Özgür Suriye Ordusu grupları tarafından yapılmıştır. Operasyon başarı ile sona ermiştir. Amacı; Türkiye’nin kendi varlığına tehdit olarak gördüğü ve terör örgütü olarak tanımladığı grupları bölgeden uzaklaştırmak, sınır hattının ve bölgedeki halkın güvenliği sağlamak ve kontrol altına almak, göç sorununu yok etmek için 5 bin km² alanda IŞİD, YPG ve Suriye Silahlı Kuvvetleri güçlerinden sivillerin güvenliği dolayısıyla tamamen temizlemekti.
Harekâtın bir diğer amacı ise PYD’nin bölgede otonom bir yapı kurma hedefini yok etmek olarak açıklandı. Türk Silahlı Kuvvetleri, düzenlenen operasyonda IŞİD ve YPG mevzilerinin yoğun ateş ile hava ve kara unsurları tarafından vurulduğunu duyurdu. 29 Mart 2017 günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde toplanan MGK toplantısı sonucunda ise harekâtın başarıyla tamamlandığı kamuoyuna ilan edildi.
8 Eylül 2016 – Yaz Saati Uygulamasının Devamına Karar Verildi
8 Eylül 2016 tarihinde açıklanan karar ile Türkiye’de yaz saati uygulamasının her yıl, yani yıl boyunca, uygulanacağı belirtildi. Danıştay, 697 sayılı yasaya göre Bakanlar Kurulu’nun böyle bir karar vermeye yetkisinin olmadığını söyleyerek 14 Eylül 2017’de kararın yürütmesini durdurdu. 23 Ekim 2017 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile yaz saati uygulamasının 28 Ekim 2018’e kadar yıl boyunca devamına karar verildi. 3 Ekim 2018 ise günü sürekli yaz saati uygulamasında kalıcı olarak kalınmasına karar verildi.
19 Aralık 2016 – Andrey Karlov Süikasti
Rusya büyükelçisi Andrey Karlov’a 19 Aralık 2016’da, Ankara’daki Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleşen fotoğraf sergisi açılışı sırasında saldırı düzenlendi. Olayda Karlov hayatını kaybederken, Ankara Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli olduğu belirlenen saldırgan Mevlüt Mert Altıntaş, girdiği çatışma sonrası öldürüldü.
22 Aralık 2016 – Fethi Şahin ve Sefter Taş’ın IŞİD Tarafından Yakıldı
22 Aralık 2016 tarihinde yakılarak öldürülme videoları IŞİD tarafından yayınlanan Türk askerleri Fethi Şahin ve Sefter Taş, ülke gündeminde büyük yankı uyandırdı. Olay duyulduktan sonra ülke genelinde, sosyal medya kanallarına erişim engellendi ve internet yavaşlatıldı. Bazı haber kaynakları videonun gerçek olmadığını ve askerlerden biri olan Fethi Şahin’in IŞİD militanı olduğunu yazdı.
Video yayınlandıktan sonra yaklaşık 11 aylık süre boyunca, hiçbir resmî kurum ya da kişiden net bir açıklama gelmedi. Dönemin Savunma Bakanı Fikri Işık ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, videoda yer alan görüntülerin gerçek olmadığını açıklarken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise esir askerlerle tüm soruları yanıtsız bıraktı.
9 Ekim 2017 tarihinde ise Sefter Taş’ın ailesini garnizon komutanı ve ilçenin kaymakam ziyaret etti. Yapılan ziyarette Sefter Taş’ın “şehit olduğu” aileye ilan edildi. Bunun yanında Fethi Şahin, resmî kayıtlarda halen “akıbeti belli değil” olarak yer almaktadır.
2017
1 Ocak 2017 – Ortaköy Gece Kulübü Saldırısı
2017 İstanbul Gece Kulübü Saldırısı ya da Reina Katliamı olarak adlandırılan saldırı, 1 Ocak 2017’nin ilk saatlerinde gerçekleşti. Beşiktaş ilçesindeki Ortaköy semtinde bulunan Reina adındaki gece kulübünde, yeni yıl kutlamaları sırasında düzenlenen saldırı sonucunda 39 kişi hayatını kaybetti. Saldırı sonucunda 70 kişi de ağır yaralandı. IŞİD saldırıdan bir gün sonra sorumluluğu üstlendiğini açıkladı. Saldırgan ve bazı örgüt militanları, 17 Ocak 2017 günü İstanbul Esenyurt’ta bir sitede düzenlenen operasyon sonrasında ele geçirildi.
5 Ocak 2017 – İzmir Saldırısı
İzmir’in Bayraklı ilçesinde bulunan adliye binası yakınlarında, 5 Ocak 2017 günü, öğleden sonra bombalı araç ile saldırı gerçekleştirildi. Saldırı bomba yüklü bir aracın İzmir Adliyesi’nin C Kapısı otoparkında patlatılması ile gerçekleştirildi. Patlama sonrası çıkan silahlı çatışmada üç saldırgandan biri kaçtı, ikisi öldürüldü. Saldırıda bir polis memuru ve bir adliye çalışanı hayatını kaybederken üçü polis olmak üzere 7 kişi de yaralandı. Saldırı sonrası bir adet roketatar, bir adet tabanca, iki adet kalaşnikof, 8 adet el bombası ile 8 adet roketatar fişeği ele geçirildi. Saldırıyı üstlenenin TAK, saldırıyı gerçekleştirenlerin ise Mustafa Çoban ve Enes Yıldırım olduğunu kamuoyu ile paylaşıldı.
11 Mart 2017 – Türkiye Hollanda Diplomatik Krizi
Türkiye Hükümeti’nin referandum kampanyasını reddetmesine rağmen bu konudaki ısrarı üzerine Hollanda, 11 Mart’ta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ilk olarak planlı toplantısını sonra da uçuş iznini iptal etti. Aynı gün içinde dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olan Fatma Betül Sayan Kaya, propaganda için geldiği Hollanda’da persona non grata (istenmeyen kişi) ilan edildi. Bunun üzerine iki ülke arasındaki ipler gerildi ve kriz derinleşti. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hollanda yönetimine “faşist ve Nazi kalıntısı” suçlamalarını yöneltti.
16 Nisan 2017 – Anayasa Değişikliği Referandumu Yapıldı
Vatandaş 16 Nisan 2017’de, mevcut Türkiye Anayasası’nın 18 maddesi üzerinde yapılacak değişiklikler için oy kullandı. Hükûmetteki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve kurucularından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından desteklenen madde değişiklikleriyle ilgili tartışmalar uzun süre devam ettikten sonra muhalefetteki Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) desteğiyle birlikte meclisten geçerek halk oylaması kararı alındı. Değişiklik paketine göre;
- Yürürlükteki parlamenter sistemin kaldırılarak yerine başkanlık sisteminin getirilmesi,
- Başbakanlık makamının tümüyle ortadan kaldırılması,
- Meclisteki vekil sayısının 550’den 600’e çıkarılması,
- HSYK’nın yapısında değişiklikler yapılması öneriliyordu.
Sandık çıkan sonuç ise %51,44 ile Evet, %49,59 ile Hayır oyu şeklindeydi.
29 Nisan 2017 – Vikipedi’ye Erişim Engellendi
29 Nisan 2017 tarihinde, BTK tarafından 5651 sayılı kanununun verdiği yetkiye dayanarak, Vikipedi’nin çevrim içi bütün dillerinin Türkiye’den engellenmesi, gerçekleştirildi. “Türkiye’yi terör örgütleriyle aynı zeminde gösteren ifadelerin bulunması” gerekçe olarak gösterilerek engellenen platforma, ülkeden girişler tamamen kapatıldı. 2 Mayıs’ta verilen itiraz dilekçeleri ile İngilizce Vikipedi’de yer alan “Turkish occupation of Northern Syria (Kuzey Suriye’de Türk İşgali), “Foreign involment in Syrian Civil War” (Suriye İç Savaşı’na yabancı müdahalesi) ve “State-sponsored terorism” (Devlet destekli terörizm) maddelerinin engelleme için asıl gerekçe olduğu belirtildi. Tarihler 5 Mayıs’ı gösterdiğinde Vikipedi’nin bağlı bulunduğu Wikimedia Vakfı, Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliğine kararın kaldırılması yönünde başvuruda bulundu, ancak itiraza yönelik başvuru reddedildi.
15 Haziran 2017 – Adalet Yürüyüşü
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı, farklı isimlerin ve grupların katılımı ile büyüyen ve Ankara’dan İstanbul’a kadar “adalet” talebiyle gerçekleşen Adalet Yürüyüşü, son yıllarda yaşanan en büyük sivil yürüyüş olaylarından biri oldu. Kılıçdaroğlu yürüyüş kararını, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun yirmi beş yıl hapis cezası alması ve tutuklanmasına kararı verilmesi sonrasında aldı. Berberoğlu, 14 Haziran 2017’de MİT’e ait TIR’ların görüntülerini Cumhuriyet gazetesi eski genel yayın yönetmeni Can Dündar’a verdiği suçlamasıyla yargılanıyordu. Yürüyüşün diğer nedenleri arasında;
- 15-16 Temmuz 2016 tarihleri arasında TSK bünyesindeki bir grup asker tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminden sonra çıkarılan KHK’ların uzun süreli olması,
- Bu yetkinin FETÖile mücadelenin önüne geçilip bütün muhalif kesimlerle mücadeleye dönüşmesi,
- Milletvekillerin tutuklanması,
- Üniversite hocalarının (barış bildirisin e-imza atanlar dahil) meslekten atılması da gösterildi.
Yürüyüş, 15 Haziran 2017’de Ankara’da Güvenpark’ta başladı ve 9 Temmuz 2017’de Maltepe’de sona erdi. 25 günde 420 km’lik yolu yürüyen Kılıçdaroğlu, yürüyüşün sonunda Maltepe’de bir miting yaptı.
11 Ağustos 2017 – Eren Bülbül Öldürüldü
11 Ağustos 2017 günü, Maçka’da bulunan Vazelon Manastırı yakınlarında polis ekipleri ile PKK arasında çatışma meydana geldi. Çatışmanın ardından, PKK’ya bağlı gruplardan biri erzak almak için bölgede bulunan bir eve girdi. Grubu, girdikleri evden erzak çalarken gören Eren Bülbül durumu jandarma ve polislerden oluşan ekibe haber verdi. Bülbül daha sonra PKK’lıların girdiği evi göstermek için güvenlik güçleriyle birlikte giderken, Jandarma Başçavuş Ferhat Gedik ile birlikte PKK’lıların saldırısına uğradı ve hayatını kaybetti. Eren’in annesi Ayşe Bülbül oğlunun eve götürülmesinde ihmal olduğunu öne sürdü.
22 Eylül 2017 – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş İstifa Etti
İBB’de düzenlediği basın toplantısında konuşan Topbaş, “Muhalefet buradan siyaset üretmek amacın. Ben buna müsaade etmem, asla etmem. Bugün itibarıyla belediye başkanlık görevimden ayrılmış bulunmaktayım.” dedi. Ayrılık nedenine ilişkin bir açıklama yapmayan Topbaş, AK Parti üyeliğinden ayrılmadığının altını çizdi.
28 Ekim 2017 – Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek İstifa Etti
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, tam 8617 gündür sürdürdüğü belediye başkanlığı görevini bıraktı. Belediye Meclisi’ni olağanüstü toplantıya çağırdıktan sonra Gökçek veda konuşması yaptı. Bunun yanında Toplantıya CHP ve MHP’li üyeler katılmadı. 23 yıllık Ankara yönetimini anlattığı konuşmasında Gökçek, “Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin dünyanın en başarılı belediyesi olduğunu” iddia etti. Görev süresi boyunca yaptığı icraatlardan bahseden Gökçek, “Emir demiri keser. Erdoğan’ın talimatını yerine getiriyorum. Cumhurbaşkanı’nın emrine uyarak belediye başkanlığı görevini bırakıyorum.” diyerek sözlerini noktaladı.
2018
2 Ocak 2018 – Diyanet “9 Yaşındaki Kız Evlenebilir” Dedi
Resmî web sitesinde nikahın tanımlamasını yapan ve yayınlayan Diyanet, evlilik kurumunun kişiyi zinadan uzak tuttuğu ve insan neslinin devamını sağladığı düşüncesini savunmuştu. “Kişinin gayri meşru ilişkiye girme tehlikesi bulunması halinde evlenmesi vaciptir.” diye açıklamasına devam eden Diyanet, bulûğ çağına giren kız çocuklarının evlenebileceğini de şu şekilde ifade etti:
“Nikâhın, iki şahit huzurunda tarafların irade beyanında bulunmak suretiyle akdedilmesi gerekir. Buluğ çağına erişmiş kadının velisi olmaksızın kendisinin nikâhlanabilmesi mümkün olmakla birlikte, velisinin de bulunması menduptur (yapılması daha iyi olan).”
13 Ocak 2018 – Geçim Sıkıntısı Yaşayan Bir İşçi TBMM Önünde Kendini Yaktı
39 yaşındaki Sıtkı Aydın, TBMM’nin Dikmen girişinin yaklaşık 50 metre yakınlarında yer alan Meclis Hastanesi önüne elindeki benzin bidonuyla geldi. Geçinemediğini ifade eden Aydın, kendini yakacağını sözlerine ekledi. İnşaat işçisi olarak çalıştığı öğrenilen vatandaş, benzini başından aşağı döktükten sonra çakmağı ateşledi. Meclis polislerinin müdahale etmesi sonucu Aydın’ın alev alan kıyafetleri kısa sürede söndürüldü. Aydın’ın elinde ve yüzünde ufak yanıklar bulunduğu açıklandı.
20 Ocak 2018 – Zeytindalı Harekâtı Başladı
Türkiye, Zeytindalı Harekâtı’na başladığını açıkladı. Yapılan açıklamalarla harekâtın amacının ülkenin varlığını tehdit eden ve terör örgütü olarak tanımlanan PKK, KCK, PYD-YPG ve IŞİD’i bölgeden uzaklaştırmak olduğu belirtildi. Aynı zamanda sınır hattının ve bölgedeki halkın güvenliğini sağlamak ve kontrol altına almak olduğu açıklandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Afrin’e yönelik harekât sonrasındaki ilk hedefin Menbiç olduğunu açıkladı.
26 Mart 2018’e kadar Bülbül, Cinderes, Mabatlı, Raco, Şeran ve Şeyh Hadid belde merkezleri ile 282 köy, 6 köy altı yerleşim, stratejik 23 dağ veya tepe, 1 baraj, 1 havaalanı ve 1 üssün de dahil olduğu 50 stratejik nokta; toplam 332 bölge Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu tarafından kontrol altına alındı. 18 Mart’ta Afrin kent merkezi, 24 Mart 2018’de ise Afrin ilçesinin tamamının ele geçirilmesi ile harekât, TSK ve Suriye Milli Ordusu’nun askerî zaferi ile sonuçlandı.
14 Mart 2018 – Çiftlik Bank’ın Kurucusu Mehmet Aydın Uruguay’a Kaçtı
Ülkede sayısı bini aşan kişiyi kâr payı dağıtmak vaadiyle kandıran Çiftlik Bank CEO’su Mehmet Aydın, hakkında açılan soruşturma henüz devam ederken ülkeyi terk etti ve kayıplara karıştı. Şirket sahibi Mehmet Aydın’ın eşi Sıla Aydın ise Geyve Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek teslim oldu. “Tosuncuk” lakabı ile tanınan Mehmet Aydın’ın Uruguay’a kaçtığı öğrenildi. Basına yansıyan fotoğraflarda, satın aldığı bir Ferrari marka süper lüks otomobil ile Uruguay sokaklarında görüntülendi.
12 Nisan 2018 – Rabia Naz Vatan Hayatını Kaybetti
12 Nisan 2018’de Rabia Naz, okuldan çıktıktan sonra saat 17.15 sıralarında, oturduğu evin giriş katındaki babasına ait dükkânın önünde yerde sırt üstü yatar halde bulundu. Bulunduğunda yaralı olduğu söylendi ancak kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Ölümünden sonra idari ve adli birimler tarafından başlatılan soruşturma sonucu yapılan ilk tahminler, Rabia Naz’ın kaza sonucu hayatını kaybettiği ya da intihar ettiğine yönelik oldu. Ancak aile, kızlarının cinayete kurban gittiğini savundu ve bu durumun örtbas edildiğini öne sürdü. Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan, yaşadıkları ilçede büyük bir miting düzenledi ve şüpheli durumları sosyal medya hesaplarından paylaştı.
24 Haziran 2018 – Cumhurbaşkanı ve Milletvekilleri Seçimi Gerçekleşti
TBMM’nin 27. döneminde göreve alacak 600 yeni üyesi belirlendi. 2017 Türkiye anayasa değişikliği referandumunda kabul edilen bazı değişikliklerin yürürlüğe girdiği seçimdir. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu ile aynı gün yapıldı. Normal şartlarda 3 Kasım 2019’da yapılması gereken seçim, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin önerisi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabulüyle erkene alındı.
8 Temmuz 2018 – Çorlu Tren Kazası
8 Temmuz 2018 günü, İstanbul-Halkalı seferini yapan yolcu treninin 5 vagonu, saat 17.00 sularında Tekirdağ’daki Muratlı ile Çorlu ilçeleri arasında raydan çıkarak devrildi. Kaza aşırı yağışa bağlı rayların üzerinden geçtiği menfezin kayması sonucu gerçekleşti. Yapılan açıklamalara göre düzenli bakım ve denetimin yapılmadığı söylendi. 362 yolcunun bulunduğu trende 25 kişi hayatını kaybetti. Yolculardan 317 kişi ise yaralandı. Arazinin bulunduğu çevrenin şartlarının zor olması sebebiyle kazaya ilk müdahaleyi çevre köylerde yaşayan insanlar ve yaralı kurtulan yolcular yapmıştı.
11 Temmuz 2018 – Adnan Oktar Davası
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, 11 Temmuz 2018’de Adnan Oktar ve Oktar Babuna başta olmak üzere 176 kişi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Buna istinaden ismi geçen kişiler;
- “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”,
- “çocukların cinsel istismarı”,
- “cinsel saldırı”,
- “siyasi ve askeri casusluk”,
- “rüşvet ve resmî belgede sahtecilik”,
- “tehdit”,
- “şantaj”,
- “özel hayatının gizliğini ihlal”,
- “kişisel verilerin kaydedilmesi”,
- “tarihi eser kaçakçılığı” suçları dahil olmak üzere 30 ayrı suçtan gözaltına alındı.
25 Temmuz 2018 – ABD’li Rahip Brunson’a Ev Hapsi
Terör örgütleri FETÖ/PDY ve PKK adına suç işlediği iddiasıyla tutukluluğu devam eden ve hakkında 35 yıl hapis istemi bulunan ABD’li rahip Andrew Craig Brunson için sağlık sorunları gerekçe gösterilerek adli kontrolle ‘ev hapsi’ cezası verildi. Kararın ardından Brunson adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
2 Ekim 2018 – Cemal Kaşıkçı Öldürüldü
Suudi Arabistan hükümetine muhalif konumda bulunan Suudi gazeteci ve köşe yazarı Cemal Kaşıkçı; 2 Ekim 2018’de, Suudi Arabistan’ın Türkiye’deki başkonsolosluğunda öldürüldü. İlerleyen günlerde Suudi Arabistan hükümeti ajanları tarafından düzenlenen bir suikast sonucu öldürüldüğü açıklandı.
12 Ekim 2018 – Rahip Brunson Serbest Bırakıldı
Türkiye ile ABD arasında gerilime neden olan ve birkaç ay önce ev hapsi cezası alan rahip Andrew Craig Brunson’ı mahkeme, 3 yıl 1 ay 15 gün hapse mahkûm etti. Ancak yattığı süre de göz önünde bulundurulduğunda Brunson’ın tahliyesine karar verildi. Karar sonucu evine dönen Brunson’ın ev hapsi nedeniyle ayağına takılan elektronik kelepçe cihazı da çıkarıldı.
2019
1 Ocak 2019 – Plastik Poşetler 25 Kuruş Oldu
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan son düzenleme kapsamında alışverişlerde kullanılan plastik poşetler, ücretli olarak verilmeye başladı. Düzenleme sonucu tüketicilere satılan poşetlerin fiyatı 25 kuruş oldu.
31 Mart 2019 – Türkiye Yerel Seçimleri
31 Mart 2019 günü yapılan seçim sonuçlarına göre CHP ve İYİ PARTİ ‘den oluşan Millet İttifakı, ülkenin başkenti Ankara ve en büyük şehri İstanbul dahil olmak üzere metropol bölgelerinde güçlü bir başarı gösterdi. İttifak, bu şehirlerde iktidar partilerinin gerilemesine yol açtı ve yönetimi ele aldı. Bunun yanında Millet İttifakı ülkenin en büyük üçüncü şehri İzmir’i elinde tutmaya devam etti. Üstelik Adana, Antalya ve Mersin gibi diğer büyükşehirleri de kazandı ve ülkenin en fazla nüfusa sahip 6 şehri içinde 5’inde öne geçti.
Buna karşın Cumhur İttifakı ise küçük şehirlerde ve kırsal bölgelerde yetkinliğini korudu ve bir önceki yerel seçimlerle kıyaslandığında sahip olduğu ilçe belediyesi sayısını bu bölgelerde artırdı. AK Parti ve MHP’nin her ikisinin de ayrı partiler olarak aday çıkardığı yerlerde MHP adayları, AK Parti adaylarının önemli ölçüde oy kaybına uğramasına neden oldu. Yine de Cumhur İttifakı, oyların %51,67’sini adlı ve seçimden zaferle ayrıldı.
Tunceli’de galip gelen TKP ise ilk kez bir il belediyesini kazanmış oldu.
21 Nisan 2019 – Çubuk Linci
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Çubuk ilçesinde, PKK tarafından katledilen sözleşmeli Er Yener Kırıkçı’nın cenazesindeyken saldırıya uğradı. Kılıçdaroğlu, törene Mansur Yavaş ile katılmıştı. Törende Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler de yer alıyordu Saldırının olduğu sıralarda, mazbatasını yeni alan Ekrem İmamoğlu ise Maltepe’de “İstanbul için Yeni Bir Başlangıç” buluşması için çalışmalar düzenliyordu. Taziye sırasında Kılıçdaroğlu yuhalandı ve “PKK dışarı” sloganları atılmaya başlandı. Sonrasında Kılıçdaroğlu’na bir grup, yumruk ve tekmelerle saldırıya geçti.
6 Mayıs 2019 – Yüksek Seçim Kurulu 31 Mart Yerel Seçimlerini İptal Etti
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), AKP’nin İstanbul’da seçimlerin yenilenmesi için yaptığı olağanüstü itiraz başvurusunu kabul etti. Bunun sonucunda da seçimin iptali ve yenilenmesine karar verdi. Karar 7’ye karşı 4 oyla, yani oy çokluğuyla alındı. Böylece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin 23 Haziran’da yeniden yapılması kararlaştırıldı.
37 gün süren itiraz sürecinin ardından toplanan YSK, İlçe Seçim kurullarından gelen sonuçları inceleyip 4 saatin sonunda kararını verdi. Karar uyarınca Ekrem İmamoğlu’nun seçimden 17 gün sonra aldığı mazbatası, hükümsüz sayıldı. YSK’nın bu kararı “Yasaya aykırı şekilde 225 civarında sandık kurulu başkanı ve kamu görevlisi olmayan 3500 sandık kurulu üyesi olduğu” gerekçesiyle aldığı öğrenildi.
19 Ağustos 2019 – Diyarbakır, Van ve Mardin Belediye Başkanları Görevden Alındı
İçişleri Bakanlığı Diyarbakır, Van ve Mardin Belediye Başkanlarını görevden uzaklaştırdı. Bakanlık, bu illerde valilerin başkan vekili olarak görevlendirildiğini duyurdu.
İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı, Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bedia Özgökçe Ertan ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk; “PKK/KCK terör örgütü ve uzantıları; bazı belediye başkanları aracılığıyla belediyelerin imkanlarını illegal amaçlar için kullandıkları” iddiasıyla görevden uzaklaştırıldı.
Açıklamada Mızraklı hakkında 1 kovuşturma ve 8 soruşturma, Türk hakkında 2 kovuşturma ve 4 soruşturma, Ertan hakkında da 1 kovuşturma ve 6 soruşturma dosyası olduğu belirtildi.
Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Mardin Valisi Mustafa Yaman, Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, söz konusu illere belediye başkan vekili olarak atandı.
9 Ekim 2019 – Barış Pınarı Harekâtı Başladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Twitter hesabı üzerinden Barış Pınarı Harekatı’nın başladığını açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
“Türk Silahlı Kuvvetleri’miz Suriye Milli Ordusu’yla birlikte Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütlerine karşı Barış Pınarı Harekatı’nı başlatmıştır. Amacımız güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek ve bölgeye barış ve huzuru getirmektir.
Türk Silahlı Kuvvetleri’miz Suriye Milli Ordusu’yla birlikte Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG ve Deaş terör örgütlerine karşı #BarışPınarıHarekatı’nı başlatmıştır.
Amacımız güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek ve bölgeye barış ve huzuru getirmektir.”
19 Aralık 2019 – Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün Haznevi Tarikat Liderinin Elini Öptüğü Görüntüler Ortaya Çıktı
Suriye merkezli Haznevi Tarikatı’nın düzenlediği bir programa katılan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün, tarikat liderinin elini öptüğü görüntüler ortaya çıktı. Bakan Gül, görüntüleri, “Milletvekili dahi değilken seçim çalışmalarında yapmış olduğumuz, Peygamber Efendimiz’in Kutlu Doğum programına katıldığımız bir programdı.” diyerek açıkladı.
Sosyal medyada gündeme gelen görüntülerde, konuşmasını tamamlayan tarikat liderinin, kürsüden inerek Bakan Gül’ün yanına gittiği görülüyor. Söz konusu görüntülerde Gül’ün tarikat liderinin elini öpmek için öne doğru eğildiği görülürken Bakan Gül ile tarikat lideri bir anlığına kamera açısının dışında kalıyor. Videonun devamında ise ikilinin samimi bir şekilde ayaküstü sohbet ettiği görülüyor.
2020
1 Ocak 2020 – Otoyol ve Köprü Zammı
Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) 1 Ocak 2020’den itibaren köprü ve otoyollarda geçerli olacak fiyat tarifesini yayınladı. Zam oranı ortalamada yaklaşık yüzde 25 oldu. Buna göre 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden bir otomobilin geçiş ücreti 10.50 liradan 13.25 liraya yükseltildi.
13 Ocak 2020 – Türkiye Makam Araçları Dünya Rekortmeni Oldu
Halk TV’deki yönetim değişikliğinin ardından ani bir şekilde işine son verilen Semra Topcu, dünyadaki ve Türkiye’deki makam araçları ve uçak filolarını konu alan bir analiz hazırladı. YouTube kanalından gündeme dair haberleri de ele alan Topcu, Türkiye’deki makam aracı sayısının 125 bin olduğunu iddia etti. Cumhurbaşkanlığı’na ait lüks araç sayısının 268 olduğunu belirterek “Türkiye, makam araçlarında dünya rekorunu elinde tutuyor. Almanya’da 9 bin, Japonya’da 10 bin, Fransa’da 8 bin makam aracı var” diye ekledi.
Selma Topcu’nun aktarımına göre Türkiye, devletin uçak filosu bakımından da birçok ülkeden daha önde yer alıyor. Almanya’da 12, Fransa’da 14, İtalya’da 11, Japonya’da 2 özel uçak bulunuyor. Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı’nın hava filosundaki uçak sayısı ise Katar’ın hibe ettiği ‘Uçan jumbo’ olarak adlandırılan Boeing 747-8 model uçakla birlikte 16’ya yükseldi.
15 Ocak 2020 – Diyanet’in Faiz Açıklaması
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, “Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından uygulanan Sosyal Konut Projesinin dini hükmü nedir?’” sorusunu yanıtladı. Kurul verdiği cevapla, tarihinde ilk defa faizli işleme oy çoğunluğuyla onay verdi. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından uygulanan Sosyal Konut Projesinin dindeki hükmüne ilişkin fetva verdi.
30 Ocak 2020 – 7.9 Milyon Dolar Ensar Vakfına Verildi
Kızılay’a Başkentgaz tarafından verilen 8 milyon dolar bağıştan 7 milyon 925 bin dolarının Ensar Vakfı’na aktarıldığı ortaya çıktı. Bu iddiaya ilişkin belge ise kamuoyunda büyük tartışma çıkardı. Kızılay yetkilileri ise “Hayırsever firma Kızılay’a bağışta bulunurken şart olarak öğrenci yurdu yapılmak üzere bu vakfa aktarılmasını istemiştir.” şeklinde savunma yaptı.
11 Mart 2020 – İlk Covid-19 Vakası Açıklandı
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ülkedeki ilk Koronavirüs vakasını 11 Mart 2020’de duyurdu. Avrupa seyahati sırasında virüse yakalanan bir Türk erkeğin ülkedeki ilk Koronavirüs vakası olduğu ilan edildi. Hasta açıklanmayan bir hastanede tecrit altına aldındı ve hastanın aile üyeleri de gözlem altında tutuldu.
30 Mart 2020 – Cumhurbaşkanı “Sosyal Yardım” Kampanyası Başlatıp IBAN Verdi
Corona virüsü tedbirleri kapsamında yeni kararlar alındığını vurgulayan Erdoğan, “Milli dayanışma kampanyası başlatıyoruz. ‘Biz Bize yeteriz Türkiyem’ diyerek başlattığımız bu kampanya için, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız tarafından, bir yardım hesabı açıldı. Ayrıca kısa mesaj numaraları üzerinden de bağış yapılabilecek. Kampanyayı, şahsım olarak, 7 aylık maaşımı bağışlayarak açıyorum” dedi.
31 Mart 2020 – Belediyelerin Yardım Toplaması Yasaklandı
Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere CHP’li belediyelerin korona virüsüne karşı yardım kampanyası başlatmasının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun imzasıyla 81 ilin valiliklerine genelge gönderildi. Genelgede “Son günlerde bazı yerel yönetimler başta olmak üzere kurum, vakıf ve derneklerin 2860 sayılı Yardım Toplama Kanununun açık hükümlerine rağmen herhangi bir izin almadan bazı hesapları ilan ederek yardım toplama faaliyetine giriştikleri görülmüştür. ‘İzin alınmadan girişilen yardım toplama faaliyetleri güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir ve sorumlular hakkında kovuşturma yapılır’ hükmü çerçevesinde gerekli işlemler yapılacaktır” denildi ve kovuşturma başlatılması istendi.
12 Nisan 2020 – İçişleri Bakanı Süleyman Soylu İstifa Etti
Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, koronavirüs salgını nedeniyle tepki çeken sokağa çıkma yasağı sonrasında yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:
“Gayretle ve titizlikle yürütülen bir süreçte, tamamen salgının önlenmesine yönelik hafta sonu sokağa çıkma yasağı kararının uygulanmasının sorumluluğu her yönüyle şahsıma aittir. Başlangıçta kısıtlı saatlerde de olsa ortaya çıkan görüntüler, mükemmel yönetilen bu süreçle uyuşmadı. Yaşadığım onca tecrübe, sorumluluk kısmı üzerimizde olan bu olayda, böyle görüntülere yol açmamalıydı. İyi niyetle, hafta sonunda salgını ve bulaşı bir nebze durdurabilmek adına atılan bir adımdı. Hiçbir zaman zarar vermek istemediğim aziz milletimiz, hayatımın sonuna kadar da sadık olacağım Sayın Cumhurbaşkanım beni bağışlasın. Onurla yürüttüğüm İçişleri Bakanlığı görevimden ayrılıyorum. Tüm dostlara, mesai arkadaşlarıma Allahaısmarladık. Allah milletimizi korusun.” İstifa Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilmedi.
7 Mayıs 2020 – Dolar Rekor Kırdı
Koronavirüs pandemisiyle iyiden iyiye derinleşen ekonomik krize, BDDK’ye verilen yeni yetkiler ve fon için adres görülen ABD Merkez Bankasının üst düzey bir yetkilisinin Türkiye ile Swap Anlaşması yapılmayacağı sinyali vermesi de eklenince, dolar tarihi rekora imza attı. 7,26 seviyesini gören dolar, en son 2018 yılı ağustos ayında 7,24 seviyesine kadar çıkmıştı.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın sermayedarlarla gerçekleştirdiği görüşme sonuçsuz kaldı. Albayrak, Türkiye’nin serbest piyasa prensiplerinden sapmayacağını ifade etmiş ve rezervlerin sağlam olduğunu ileri sürmüştü.
Sabah erken işlemlerde dolar 7,22 iken avro 7,79, sterlin ise 8,92 liradan işlem gördü. Kısa sürede prim yapan dolar saat 14.00’da 7,26 seviyesine ulaştı. Avro 7,84, sterlin ise 8,99 liraya yükseldi.
Tüm bunlara ek olarak altın fiyatları da rekor kırdı. Gram altın 395, çeyrek altın ise 648 liradan satış değeri buldu.
15 Mayıs 2020 – HDP’li 5 Belediyeye Kayyum Atandı
Haklarında devam eden terör soruşturmaları nedeniyle daha önce görevden alınmış olan Siirt Belediye Başkanı HDP’li Berivan Helen Işık, HDP’li Baykan Belediye Başkanı Ramazan Sarsılmaz, Kurtalan Belediye Başkanı Baran Akgül ve HDP’li Iğdır Belediyesi Eş Başkanı Yaşar Akkuş 15 Mayıs günü düzenlenen operasyonla gözaltına alındı.
“Silahlı terör örgütüne üye olma ve terörün finansmanını sağlama” suçlarından gözaltına alınan Akkuş, sosyal medya hesabından gözaltına alındığını duyurdu. Operasyonlarla beraber HDP’nin Iğdır, Siirt, Kurtalan, Baykan ve Altınova belediye başkanlarının yerine kayyum atandı.
11 Haziran 2020 – Yeditepe Konserleri
CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, 30 milyon TL’ye mal olduğu öne sürülen seyircisiz “İstanbul Yeditepe Konserleri”ni Meclis gündemine taşıdı. Pandeminin yarattığı ekonomik kriz ortamında iktidarın IBAN numarası vererek halktan para topladığını hatırlatan Bulut, “30 milyonluk” bu israfın gerekçesinin ne olduğunu sordu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığına yazılı soru önergesi verildi. Aynı zamanda Bulut, sanatçılara ne kadar para verildiğinin açıklanmasını istedi.
12 Haziran 2020 – Baro Başkanlarının Ankara Yürüyüşü
Hükümetin gündeminde yer alan Avukatlık Kanunu ve baroların seçim sisteminde değişiklik öngören yasal düzenlemelere tepki olarak 60’a yakın baro başkanı, 19 Haziran’da bulundukları illerden Ankara’ya doğru yürüyüş düzenledi. Başkanlar, “Savunma yürüyor” sloganıyla yürüyüşlerine başladı.
Hazırlanan program göre baro başkanları Ankara girişinde Ankara Baro Başkanı ve beraberindeki avukatlarla karşılandıktan sonra Anıtkabir’i ziyaret edecekti. Ardından TBMM’de açıklama yapılacaktı. Sabah saatlerinde Ankara girişine gelen baro başkanları ile onları karşılamaya giden Ankara Baro Başkanı heyetinin bir araya gelmesi polislerce engellendi. Karşılama heyetinde yer alan avukatlar, daha sonra toplu olarak değil, birer ikişer baro başkanlarının yanlarına geldiler.
10 Temmuz 2020 – Danıştay’ın Ayasofya Kararı
Danıştay 10’uncu Dairesi, yayımladığı kararla, Ayasofya’nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Bu kararın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya’nın Diyanet İşleri Başkanlığı’na devrini ve ibadete açılmasını öngören Cumhurbaşkanlığı Kararı’nı imzaladı. Açıklanan kararların ardından Ayasofya’nın önünde toplananlar sevinç gösterileri yaptı. Erdoğan, yaptığı açıklamada, Ayasofya’nın 24 Temmuz’da Cuma namazıyla birlikte Müslümanlar için ibadete açılacağını açıkladı.
27 Şubat 2020 – İdlib Şehitleri
27 Şubat günü, İdlib’de 3 askerin şehit edildiği haberi geldi. İdlib’de son duruma dair açıklama ise Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından duyruldu. Başkan Erdoğan açıklamasında; “Bugün Saat 14.30 sularında idlib’de askeri konvoyumuzu, Rus savaş uçakları vurdu. Saldırı sonucu 3 askerimiz şehit oldu.” ifadelerini kullandı.
İdlib’de gerçekleşen bu saldırı ile birlikte, 2 günde toplamda 5 şehit verdik ve 10 askerin yaralı olduğu öğrenildi.
29 Temmuz 2020 – Sosyal Medya Yasası Meclis’te Kabul Edildi
TBMM Genel Kurulu’nda, AK Parti ve MHP’li milletvekillerinin imzasını taşıyan, ‘İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ görüşülerek kabul edildi. AK Parti ve MHP’lilerin oyları ile kabul edilen kanunla, ‘İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’a’ “sosyal ağ sağlayıcı” şeklinde yeni bir tanım eklendi. Kanuna göre kullanıcıların internet ortamında sosyal etkileşim amacı güderek metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına imkân sağlayan gerçek veya tüzel kişiler, sosyal ağ sağlayıcı olarak tanımlandı.
21 Ağustos 2020 – Kariye Camii İbadete Açıldı
İstanbul Fatih’teki Bizans döneminden kalan Kariye Camii’nin yönetimi, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredildi ve ibadete açılmasına karar verildi. Resmî Gazete’de yer alan karara göre Kariye Camii’nin müze ve müze deposu olarak kullanılmasına yönelik 1945 yılına ait Bakanlar Kurulu kararının Danıştay 19’uncu Dairesi kararıyla iptal edilmesi üzerine Kariye Camii’nin Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek ibadete açılmasına karar verildi.
Ancak ilerleyen süreçte Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından “İstanbul’un Fatih ilçesinde bulunan Kariye Camisi’nin ibadete açılması, hazırlıkların tekemmül sürecinin devam etmesi sebebiyle ileri bir tarihe ertelenmiştir.” açıklaması yapıldı.
9 Eylül 2020 – Diyanet KYK Yurtlarına 922 Manevi Danışman Atadı
İlk kez 2015 yılında, altı kentte bulunan hastanelerde başlanan, sonrasında öğrenci yurtlarına da taşınan manevi rehberlik uygulaması kapsamında KYK yurtlarına yeni atamalar yapıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı, Covid-19 nedeniyle açılıp açılmayacağı tartışılan KYK yurtlarında 2020-2021 eğitim öğretim yılının ilk yarısı için toplam 922 manevi danışman görevlendirdi.
7 Kasım 2020 – Berat Albayrak’ın Dolar Açıklaması
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ülke ekonomisine ilişkin açıklamalar yaptı. AKP’ye yakın gazetelerden biri olan Türkiye Gazetesi’nden Yücel Kayaoğlu’nun aktarımına göre Albayrak, AKP’li milletvekillerine “Küresel ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler” üzerine bir sunum yaptı. Sunumda “Dövizdeki artışın birçok sebebi var; dünyadaki belirsizlikler, ABD seçimleri, pandemi, ülkeler arasındaki sıkıntılar. Hepsi dövizin yükselmesine neden oluyor. Biz dolarla uğraşmıyoruz. İstesek düşürürüz. Faizi yükseltirseniz, döviz düşer. Ama bizim derdimiz bu değil.” dedi.
2 Ekim 2020 – Sarayın Günlük Masrafı 10 Milyon Dolar
Sayıştay’ın TBMM’ye sunduğu Genel Uygunluk Bildirimi ve diğer denetim raporlarında denetim sonuçlarının yanı sıra kurumların gelir ve giderleri de yer aldı. Sayıştay denetçileri, TBMM’ye sunulan Cumhurbaşkanlığı 2019 yılı denetim raporunda yaptıkları denetimin sonucunu “Cumhurbaşkanlığının 2019 yılına ilişkin mali rapor ve tablolarının tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir bilgi içerdiği kanaatine varılmıştır.” şeklinde ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı’nın gelir ve gider tablolarının da yer aldığı rapora göre 24 Haziran 2018’deki seçimle resmileşen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ikinci yılı olan 2019’da harcama tutarı 3 milyar 668 milyon liraya fırladı. Önceki yıla göre 3,8 kat artan harcamalar, 861 milyon liralık gelirin çok üzerinde gerçekleşti. Gelir ve giderler arasında 2,8 milyarlık fark oluştu.
25 Ekim 2020 – Erdoğan ve Esnaf Arasındaki Diyalog
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Twitter hesabı üzerinden, toplu açılış töreni için Malatya’ya giden Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şehirdeki esnafla diyaloğunun görüntülerini paylaştı. Ağbaba’nın paylaştığı görüntülerde Erdoğan, “Evimize ekmek götüremiyoruz.” diyen bir esnafa, “Bu bana abartılı geldi.” diye yanıt verdi. Vatandaşlara çay dağıtan Erdoğan sonrasında “Al bu keyif çayını iç.” dedi.
30 Ekim 2020 – Ege Denizi Depremi
30 Ekim 2020 günü Türkiye saati ile 14.51’de, merkez üssü Yunanistan’ın Sisam Adası açıkları olan bir deprem meydana geldi. Türkiye’nin İzmir ilinin Seferihisar ilçesine 23 km mesafede bulunan, 6,9 Mw büyüklüğünde ölçülen ve yaklaşık olarak 16 saniye süren deprem, İzmir başta olmak üzere çevre illerde hissedildi. Yunanistan’da ise merkez üsse yakın bulunan yerleşim yerlerinde hasarlar meydana geldi.
Deprem sonucu, 119 kişi hayatını kaybederken 1000’i aşkın kişi de yaralandı. İzmir’i oldukça etkileyen bu deprem, 2020 yılı için yeryüzünde meydana gelen en ölümcül depremler arasında yerini aldı.
8 Kasım 2020 – Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak İstifa Etti
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 8 Kasım 2020 günü resmî Instagram hesabından istifasını açıkladı. Albayrak’ın ilan etmek için yayınladığı metindeki ”At izinin iti izine karıştığı, hak ve batılı ayırt etmenin zorlaştığı böyle çetin bir zaman, Cenab-ı Allah sonumuzu hayreylesin.” gibi ifadeleri dikkat çekti. Albayrak’ın istifa kararı, iktidarın kontrolü altında bulunan hiçbir medya platformunda yer almadı. İstifanın ilk dakikalarında haberi veren birkaç site ise çok geçmeden paylaşımlarını kaldırdı.
2021
1 Ocak 2021 – Erdoğan CHP’li Başörtülü Kadın Vekiller Hakkında “Vitrin Mankeni” Dedi
CHP’li Fikri Sağlar’ın “Türban” açıklamalarına yanıt verdiği konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP’ye eleştirilerde bulundu. Erdoğan konuşmasında, “Oy almak için bazı yerlerde görüyorsunuz işte başörtülü birkaç kişiyi yanlarında adeta böyle vitrin mankeni gibi getirip koymak kimseyi artık aldatmıyor, geçti o işler.”dedi.
2 Ocak 2021 – Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne Melih Bulu Getirildi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 5 üniversiteye rektör ataması gerçekleştirdi. Resmî Gazete’de yayımlanan atama kararlarına göre;
- Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Melih Bulu,
- Pamukkale Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Ahmet Kutluhan,
- Antalya Bilim Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. İsmail Yüksek,
- Beykoz Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Mehmet Durman,
- Çağ Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Ünal Ay atandı.
Erdoğan, söz konusu atamaları 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 13’üncü maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2’nci, 3’üncü ve 7’nci maddeleri gereğince yaptı.
Ancak Boğaziçili öğrenciler, Boğaziçi Üniversitesi’ne Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak getirilmesine sosyal medyada büyük tepki gösterdi. Prof. Bulu 2015 seçimleri için İstanbul’da AK Parti aday adayı olmuştu.
15 Şubat 2021 – Erdoğan’ın Rize Kongresi
Ak Parti’nin Rize İl Kongresi’ne katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 asker ve polisin şehit olduğu Gara Katliamı’yla ilgili konuşmasının ardından kongre gündemine geçti. Erdoğan’ın konuşmasındaki “Karadeniz şivesi” salondakileri güldürürken, kameralar o anları kaydetti. Erdoğan, Suriye’nin İdlib kentinde yaşanan ve çok sayıda askerimizin şehit olduğu saldırının ardından yaptığı konuşmada da bir “espri”li anısını anlatmış olması ise muhalefetin tepkisini çekmişti.
Harekata ilişkin uzun bir konuşma yapan Erdoğan, bu konunun ardından “Biz şimdi kendimize bakalım. Biz ne olacağız?” diyerek partisinin kongre gündemine döndü. Salonun dolu olmasıyla övünen Erdoğan, “Salgının olduğu bir dönemde kongre yapıyoruz ve salon lebaleb dolu.” diye konuştu.
2 Mart 2021 – 128 Milyar Dolar Nerede?
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın faizleri düşük tutmak için dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak önderliğinde 128 milyar dolar harcadığı iddiası ortaya atıldı. Kasım 2020’de ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs’ın tahminlerine göre Merkez Bankası, Türkiye’de faizlerin düşük tutulması için 100 milyar dolardan fazla rezerv harcadı.
Cumhurbaşkanı gelen bu iddiaları yalanladı ve rezerv kaybı olmadığını, bu paranın “Milletin hazinesinde ve Merkez Bankası’nda” olduğunu belirtti. Ancak bundan önce yaptığı açıklamalarda Erdoğan, “128 milyar doların pandemi ile mücadelede” ve “yatırımlara ya da depreme karşı harcandığını” iddia etmişti. Erdoğan bu açıklamalardan sonra sorulara cevap verirken “Merkez Bankasının rezervlerinin nerede olduğu sorulur mu?” diye sordu. Gazete Duvar’ın yayımladığı bir manşete göre “3,5 ayda bu soruya 5 farklı cevap verildi.”
21 Mart 2021 – İstanbul Sözleşmesi Feshedildi
Kamuoyunda ‘İstanbul Sözleşmesi’ adıyla bilinen ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’, Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye genelinde feshedildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Erdoğan’ın imzasını taşıyan kararda, “Türkiye Cumhuriyeti adına 11 Mayıs 2011 tarihinde imzalanan ve 10 Şubat 2012 tarihli ve 2012/2816 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin Türkiye Cumhuriyeti bakımından feshedilmesine, 9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 3. maddesi gereğince karar verilmiştir.” ifadeleri yer aldı.
24 Mart 2021 – 7. AKP Olağan Kongresi
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) Aralık 2019’da başlattığı ancak pandemi nedeniyle bir yıldan uzun süren olağan kongre süreci, 24 Mart 2021 itibari ile Ankara’daki büyük kongre ile sona erdi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tek aday olarak girdiği kongrede yeniden AKP Genel Başkanlığına seçildi. 1560 delege ile toplanacağı açıklanan kongrede 1431 oy kullanıldı. Erdoğan, 1428 geçerli oyun tamamını alarak bir kez daha AKP Genel Başkanı oldu.
Kongrede tüzük değişikliğiyle 50 olan MKYK üyesi 75’e çıktı ve genel başkanvekilliği sayısı da 2’ye yükseldi. Yeni MKYK’da eski milletvekillerine ağırlık verilirken 75 kişilik listenin 19’u kadın üyelerden oluştu.
Tüm bunlara ek olarak AKP’nin 7’nci Olağan Kongresi’nde pandemi önlemleri hiçe sayıldı. Kongreye yapılan yolculuk sırasında önlemlerin unutulduğu görüntüler sosyal medyada da yer buldu. Öte yandan partililerin kongre salonunda sosyal mesafesiz oturduğu görüldü.
28 Mart 2021 – “Kokain Değil Pudra Şekeri”
Lüks araçta kokain kullandığına ilişkin görüntüleri ortaya çıkan eski AKP’li Kürşat Ayvatoğlu, ifadesinde “Kokain değil, şaka amaçlı pudra şekeri çektik.” diyerek kendisini savundu. Kısa süreli gözaltına alındıktan sonra Ayvatoğlu, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Ayvatoğlu’nun ifadesinin ortaya çıkmasının ardından “pudra şekeri” sosyal medyanın gündemine oturdu. Ayvatoğlu’nun bu ifadesinden sonra adli kontrol şartıyla serbest kalması ise tepkiler neden oldu.
4 Nisan 2021 – Montrö Bildirisi
Türk Deniz Kuvvetlerinden emekli olmuş 104 amiral tarafından bir uyarı mektubu yazıldı. Bildiride Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Kanal İstanbul Projesi ve Atatürk ilke ve devrimlerine ikaz ve atıfta bulunulmuştu. Bildiri sonrası Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bildiriyi yayınlayan 103 amiral hakkında TCK’nın 316/1 maddesinde yer alan ‘Devletin güvenliğine ve anayasal düzene karşı suç işlemek için anlaşma’ nedeniyle soruşturma başlattı. Başlatılan soruşturma sonrasında bildiriye imza atan 10 emekli amiral gözaltına alındı. İstanbul’da bulunan 4 emekli amiral ise yaşlarından dolayı yalnızca emniyete ifade verilmeye çağrıldılar.
15 Nisan 2021 – Sedat Peker’in YouTube Videoları
Sedat Peker, resmî YouTube kanalı üzerinden ilk defa 15 Nisan 2020’de yayınladığı açıklama videosu ile açıklamalarına başladı. Videolarında bazı Türk politikacılar hakkında iddialarda bulunuyordu. İlk olarak Mayıs 2021’de paylaşmaya başladığı ve zamanla bir seriye dönüştürdüğü videolar, kısa zamanda sosyal medyada büyük yankı uyandırdı ve en çok tıklanan blog videoları haline geldi. Bununla beraber 13 binden fazla 10 yıldızlı oy ile IMDb’de Bir Mafya Liderinin İtirafları başlığıyla Top 200 içinde 1. sıraya oturdu. Yaklaşık iki gün sonra ani bir kararla videolar IMDb’den kaldırıldı ve konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı. Peker’in 2 Mayıs 2021’de yayınladığı birinci bölümden beri, son bir ayın verilerine göre sadece YouTube’da yaklaşık 291 kanalda, 1091 video ile paylaşıldı.
30 Nisan 2021 – Polisin Görüntü ve Ses Kaydının Alınması Yasaklandı
Çağdaş Hukukçular Derneği, polislerin görüntülerinin alınmasını yasaklayan Emniyet Genel Müdürlüğü “genelgesini” paylaştı. Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’ın imzasıyla yayımlanan genelgeye göre eylemler sırasında polislerin görüntülerini ya da seslerini kaydetmek yasaklandı. Evrensel’e konuşan hukukçular genelge için “suçlu kamu görevlisini koruyan bir sansür genelgesi” değerlendirmesi yaptı. TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, geçen yıl toplumsal eylemlerde 18 gazetecinin polis müdahalesi ile karşılaştığını hatırlatarak, genelgenin haber alma hakkına müdahale anlamı taşıdığına dikkat çekti.
13 Mayıs 2021 – Kültür ve Turizm Bakanlığı Reklamı
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yabancı turistler için hazırladığı “Aşılandım.” reklam çalışması yurt dışında alay konusu oldu. Türkiye’de de çok sayıda kişiden olumsuz eleştiri alan tanıtım videosunda insanların turizm için etiketlenmesine tepki gösterildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Go Türkiye” isimli seyahat rehberi platformunun Twitter hesabı üzerinden paylaşılan videonun üstüne İngilizce “Temizlenmiş tatil köyleri ve aşılanmış personel! Biz buna turizm için çifte güvenlik diyoruz.” diye yazıldı.
Geçen sene milyonlarca turistin Türkiye’nin ‘keyfini çıkardığını’ aktarılan videoda, bu yaz bütün çalışanların aşılatıldığı ifade ediliyordu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Turistin görebileceği herkesi mayıs sonuna aşılayacağız.” sözlerinin ardından böyle bir videonun yayınlanması ise daha büyük tepkilere yol açtı. Turizm için insanların etiketlenmesinin eleştirilmesinin yanında insanlar, tanıtım nedeniyle Türkiye vatandaşlarının alay konusu edilmesinden rahatsız oldu.
Temmuz – Ağustos 2021 – Orman Yangınları
8 Temmuz 2021’de Antalya’nın Manavgat ilçesinde başlayan ve hızla Türkiye’nin çok sayıda şehrine yayılan orman yangınları, ülke gündemini sarstı. 12 Ağustos 2021 itibariyle çoğunluğu Akdeniz, Ege ve Marmara olan ancak Batı Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde de olmak üzere 49 ilde çıkan 299 orman yangınında 8 kişi hayatını kaybetti, yüzbinlere yakın hektarlık orman ve yerleşim yeri küle döndü. Ormanlarda yaşayan binlerce hayvan da telef oldu.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük orman yangınları olarak kabul edilen yangınlar sonrasında farklı tartışmalar meydana geldi. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türk Hava Kurumu yangınlara müdahale etmekte geç ve yavaş kaldığı gerekçesiyle muhalefet ve kamuoyu tarafından eleştirilerin hedefi oldu. Tartışmaların odağında ise;
- Orman Bakanlığının mevcut bir yangın söndürme filosuna sahip olmaması,
- Türkiye’de yetersiz sayıda yangın söndürme uçağı olması ve var olanların da hangarlarda beklemesi,
- Yanan orman arazilerinin yapılaşmaya açılacağı iddiaları,
- Yerleşim bölgelerinde yangınlarla mücadelede sorumluluğun belediyelerde olup olmadığına dair yetki karmaşası,
- Küresel ısınmanın Türkiye’deki etkilerine dönük tartışmalar,
- Cumhurbaşkanı’nın afet bölgesinde halka çay fırlatması yer aldı.
31 Tem 2021 – Cumhurbaşkanı Erdoğan Marmaris’te Çay Dağıttı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yangın nedeniyle zarar gören Muğla’nın Marmaris ilçesinde vatandaşlara seslendi. Yaptığı konuşma sonrasında Erdoğan, daha önce selden etkilenen bölgelerde yaptığı gibi vatandaşlara çay fırlattı.
Yangınlardan kısa süre önce, 23 Temmuz’da Rize’de yaşanan sel felaketinden sonra Erdoğan, şehri ziyaret etmiş ve incelemelerde bulunmuştu. Sonrasında ise halka seslenen cumhurbaşkanı, konuşmasını bitirdikten sonra otobüsün üzerinden vatandaşlara çay dağıtmıştı.
11 Ağustos 2021 – Kastamonu’da HES Patladı
Kastamonu’da sabah saatlerinde başlayan şiddetli yağış sonucu Azdavay ve Bozkurt başta olmak üzere pek çok ilçede sel meydana geldi. Felaket sonucu çok sayıda ev ve araç hasar gördü, insanlar mahsur kaldı. Yapılan kurtarma çalışmaları sonucu pek çok vatandaş yaralı olarak kurtulurken 6 kişi hayatını kaybetti.
Yoğun yağış nedeniyle oluşan sel felaketinin nedeni HES barajında yaşanan patlamaya bağlandı. Ancak Kastamonu Valiliği, bu iddiaların gerçek dışı olduğu, aşırı yağışa bağlı su taşkınlarının meydana geldiğini ifade etti. Yapılan açıklamaya göre sosyal medyada yanlış bilgilerin yer aldığı ve aşırı yağışa bağlı oluşan su taşkınlarına müdahalenin yapıldığı belirtildi.
20 Eylül 2021 – #BARINAMIYORUZ Hareketi Başladı
Milyonlarca öğrenci olmasına rağmen yalnızca 700 bin kişilik yurt kapasitesi olan ülkemizde kalacak yer bulamayan öğrenciler sokağa çıktı. Geceyi sokakta geçirmek zorunda kalan öğrenciler sosyal medya üzerinden seslerini duyurabilmek için #barınamıyoruz akımını başlattı. Bunun üzerine Ankara, İstanbul ve Eskişehir olmak üzere pek çok şehirdeki üniversiteli gençler polis tarafından darp edildi.
15 Eylül 2021 – Diyarbakır AK Parti Teşkilatında Yolsuzluk
Teşkilatın mali işlerinden görevli olan Bedirhan Akyol, İl Başkanı Şerif Aydın’ın yolsuzluk yaptığını iddia etti. Bu yolsuzluğun da partinin gereksinimlerini yerine getirebilmek için genel merkezden gönderilen paranın Aydın’ın kendi hesabına geçmesi olduğunu dile getirdi. 243 bin TL değerindeki yolsuzluk Bedirhan Akyol tarafından belgeleriyle beraber genel merkeze gönderildi. Bunun ardından Bedirhan Akyol’un görevine son verildi.
21 Eylül 2021 – Samsun Büyükşehir Belediyesi Rüşvet Davası
Samsun Büyükşehir Belediye’sinde mali hizmetler daire başkanı olarak görev yapan Bahattin Karakaş rüşvet alırken suçüstü yakalandığından dolayı tutuklanmıştı. Çeşitli müteahhitlerle iş birliği yapan Karakaş adil olmayan hizmetleri karşılığında çay paketleri içerisine saklanmış nakit para almıştı. Buna ek olarak tatil masraflarını da yine birlikte iş yaptığı müteahhitlerin karşılamasını sağladı. Tüm bunlardan sonra kendisine hep rüşvet hem de kara para aklama suçlarından iki ayrı dava açıldı. Üstelik kendisinin rüşvet aldığı kişiler ile yaptığı görüşmelerin ses kayıtları da gün yüzüne çıktı. Bu kayıtlarda “Çayın var arabada, orada 30 bin var içerisinde” gibi cümleler de açıkça duyuluyordu.
22 Eylül 2021 – Öğrenci Yurtlarına Ayrılması Gereken Bütçe AKP’li Gençlerin Eğlencesine Ayrıldı
Üniversitelerin yüz yüze eğitime dönmesi ile beraber çok sayıda öğrenci yurtlarda kalacak yer bulamadı. Bununla beraber ev tutmaya ya da özel yurtlara da ekonomik sebeplerden dolayı bütçe ayıramayan gençler kendilerini sokakta buldu. Ancak yurtların kapasitesini arttırmak için kullanılabilecek olan bütçe ile AKP’li belediyelerinin “Gençlik Kampları” düzenlendi. Bu kamplardan bazılarının yerleri ve masrafları ise şu şekilde:
- Beydağı Tabiat Parkı Gençlik Kampı – 65 milyon 230 bin TL
- Selahaddin Eyyubi Uyanış Gençlik Kampı – 21 milyon 826 bin TL
- Manisa Kula Gençlik Parkı – 24 milyon 545 bin TL
Bunlara ek olarak yine aynı dönemde New York’a 291 milyon 260 bin 400 dolara Türkevi yapıldı. Bu tutarda bir para ile Türkiye’de 500 yataklı 23 yurt hazırlanabilirdi. Yani toplamda 11,500 öğrencinin barınma sorunu New York’a yapılacak Türkevi’nden vazgeçilmesi ile çözülebilecekti.
2 Ekim 2021 – Musa Orhan’a Tecavüzcü ve Şerefsiz Diyen Ezgi Mola 5200 TL Para Cezası Aldı
İpek Ar isimli genç kadın Musa Orhan’ın kendisine tecavüz ettiğini intihar mektubunda açıklayarak kendisini silahla öldürmüştü. Ardından Musa Orhan yeterli delil olmasına rağmen tutuksuz yargılanmaya devam etti. Bütün ülkenin bu duruma tepki gösterdiği günlerde tecavüzcüye tecavüzcü diyen Ezgi Mola, Musa Orhan’ın aksine ceza aldı. Aldığı ceza sonucunda 5.200 TL değerinde para ödeyen ünlü oyuncu diğer pek çok ünlünün ve siyasetçinin desteğini aldı. Elbette ki gelen destekler arasında hiçbir AKP’li siyasetçinin adı görülmedi.
3 Ekim 2021 – Erdoğan Yaptığı Market Alışverişinin Ardından “Fiyatlar Gayet Uygun” Dedi
Doların 9’larda seyir ettiği günlerde kameralar eşliğinde market alışverişi yapan Recep Tayyip Erdoğan, temel gıdalar haricindeki ürünleri satın alarak alışveriş yaptı. Bu alışveriş sırasında açlık sınırında geçinmeye çalışan Türk halkını muhatap alan Erdoğan, “fiyatlar gayet uygun” söyleminde bulundu. Kendisi her ne kadar bu söylemde bulunsa da, ödeme yaptığı sırada kasadaki tutarın 1002,47 TL olduğu kameralara yansıdı. Bu fiyat ödemeyi nakit para ile yapan Erdoğan’ın kendisi için oldukça uygun olsa da yönettiği halkın büyük bir çoğunluğunun aynı fikirde olmayacağını düşünmekteyiz.
5 Ekim 2021 – Barınamayan Öğrenciler Erdoğan Tarafından Terörist İlan Edildi
AKP iktidara geldiğinden beri pek çok sıfatla nitelenen Türk gençliği bu sefer de “terörist tipler, terör kılıklılar” olarak adlandırıldı. AKP’nin devlet yurtlarında yer vermediği gençler ülkenin ekonomik sebeplerinden dolayı kalacak yer bulamadıklarında geceyi sokakta geçirmek zorunda kaldılar. Gençlere kalacak yer ayarlamaya yetebilecek bütçe ile daha farklı düzenlemeler yapan ve gençleri sokakta bırakan yönetim ise bu durumu da terör eylemi olarak gördü. Sosyal medya üzerinden #barınamıyoruz etiketi ile seslerini duyurmaya çalışan öğrenciler vatana ihanet etmek gibi suçlamalarla yüz yüze geldi.
5 Ekim 2021 – Erdoğan 3 Üniversiteye Rektör Atadı
Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu’nun atanmasının ardından binlerce gencin “Atanmış değil seçilmiş rektör istiyoruz.” beyanını göz ardı eden Erdoğan üç üniversiteye daha rektör atadı. Bu atamalar bizzat Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını bulunduran kararnameler aracılığı ile gerçekleştirildi. Hangi üniversiteye kimin atandığını ise aşağıda listeledik.
- Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi – Prof. Dr. Mustafa Alişarlı
- İzmir Bakırçay Üniversitesi – Prof. Dr. Mustafa Berktaş
- Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi – Prof. Dr. Hasan Uslu
8 Ekim 2021 – Leyla Aydemir Hayatını Kaybetti
4 yaşındaki Leyla Aydemir, Ağrı’da kaybolduktan 18 gün sonra ne yazık ki ölü bulundu. Leyla’nın ölümüne ortak olmakla yargılanan 8 kişiden 7’si beraat etti. Hali hazırda tutuksuz yargılanan şahısların beraati potansiyel çocuk katillerine cesaret vermiş olacak ki, 2021 yılında öldürülen son çocuk Leyla Aydemir olmadı.
15 Ekim 2021 – AKP Döneminde Bilal Erdoğan’ın Mezunu Olduğu Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi için 15 Milyon TL Harcandı
İBB’ye bağlı KİPTAŞ’ın bütçesi AKP’nin belediyeyi yönettiği yıllarda Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi için kullanıldı. 2015 ve 2017 yılları arasında hem binanın kendisi hem de okulun içerisinde yer alan mobilyalar bu bütçeden ayrılan para ile tamamen yenilendi.
21 Ekim 2021 – Türkiye Gri Liste’ye Girdi
Mali Eylem Görev Gücü (FATF), ekim ayında Türkiye’yi gri listeye aldı. Bu durum Türkiye’nin finansal anlamda güvenilir olmadığını ve takip edileceğini belirtiyordu. Bu güvenilir olmama durumunun sebebi ise kara para aklanma ve terörle mücadele konusunda eksikliklerin olmasıydı.
24 Ekim 2021 – Osman Kavala’nın Serbest Bırakılmasını Talep Eden Büyükelçiler Persona Non Grata İlan Edildi
Osman Kavala, 1 Kasım 2017 tarihinde Gezi Parkı eylemlerine mali destekte bulunmak suçu ile tutuklanmıştı. 18 Şubat 2020 tarihinde bu suçlarından beraat etse de hemen ertesi gün (19 Şubat 2020) 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne maddi destekte bulunmak suçlaması ile tekrar tutuklandı. O zamandan günümüze kadar pek çok insan Kavala’nın serbest bırakılmasını talep etti. 2021 yılının ekim ayında ise içerisinde ABD’nin de bulunduğu 10 ülkenin büyükelçisi Türkiye’den bunu talep etti. Dışişleri bakanlığı bu talebin hadsizce olduğunu ve Türk hukukuna saygıdan yoksun olduğunu dile getirdi. Davasından beraat eden bir kişi özgürlüğüne kavuştuktan hemen sonraki dün tekrar tutuklayan Türk hukukuna “saygısızlık” eden büyükelçiler Recep Tayyip Erdoğan tarafından persona non grata yani “istenmeyen kişi” ilan edildi.
30 Ekim 2021 – AKP Ülke Topraklarını Satmaya Devam Etti
Ekonominin gün geçtikçe daha da kötüye gidişini durdurmak isteyen AKP çözümü ülkenin topraklarını satmakta buldu. Bu nedenle toplamda 258 bin metrekarelik kamu arazisini satışa sunarak özelleştirdi. Bu alan içerisinde aşağıdaki bölgelerden araziler bulunmaktadır.
- Ankara İncek,
- Gölbaşı,
- İzmir Karşıyaka,
- Aydın Didim,
- Eskişehir,
- Balıkesir,
- Bayburt,
- Bilecik,
- Bitlis,
- Elazığ,
- Kırklareli,
- Kastamonu
Türkiye’nin her yerini karış karış satışa sunan AKP yine de ekonomiyi düzeltemedi. Bu da yetmezmiş gibi 2022 için özelleştirme alanında daha büyük planlarının olduğu dile getirildi.
