Güney Amerika’nın doğal ve tarihi açıdan en cazip gezi rotalarından biridir Arjantin. Türkiye’den vize istemeyen ülkeler arasında yer alan Arjantin’i turist olarak 3 ay boyunca dilediğiniz gibi gezebilirsiniz. Arjantin’de gezilmesi gereken yerler nereleri derseniz, liste uzayıp gider.
Yaklaşık 2,8 milyon kilometrekarelik alanı ile dünyanın 8. büyük ülkesi olan Arjantin’de gezilip görülecek doğal güzellikler, kültür varlıları, tarihi mekanlar ve rengarenk şehirler sizleri büyüler. Az zamanda ve nokta atışı bir gezi için Arjantin’de gezilecek yerlerin başlıcalarını sizlere tek tek sıralamaya çalışacağız. 45 milyonluk nüfusu ile hayatın inanılmaz hızla aktığı Arjantin’de insanların çoğu şehirlerde ve en büyük kısmı da başkent Buenos Aires’te yaşar. Gelelim sırasıyla gezmeden gelmemeniz gereken Arjantin’in en güzel turistik noktalarına…
Perito Moreno Buzulu
Patagonya’da bulunan Los Glaciares Ulusal Parkı’nda yer alan ve 30 kilometre uzunluğunda, 5 kilometre genişliğinde, 60 metre yüksekliğinde olan Perito Moreno Buzulu yerel dilde Glaciar Moreno olarak anılmaktadır. Işıldayan dev buz kütlesi ismini kâşifi olan Francisco Moreno’dan almaktadır. Buzulun en önemli özelliği sürekli olarak büyümeye devam etmesidir.
1981 yılından beri UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan buzulu görmek inanılmaz bir deneyim olacaktır. Dünyanın en büyük üçüncü tatlı su rezervini içinde barındıran buzul görsel olarak da muhteşem bir şölen yaşatır. Suların itmesi sebebiyle oluşan basınç buzun kırılmasına yol açıyor. Yılda bir kez görülebilecek bu muhteşem doğa olayını izlediğinizde bu kadar uzağa gittiğinize değdiğini düşüneceksiniz.
Recoleta Mezarlığı
Buenos Aires’in en popüler bölgelerinden biri olan Recoleta Mezarlığı’nın geçmişi 18. yüzyılın başlarına dayanmaktadır. Çeşitli mimari özelliklere ve eşsiz güzelliklere sahip olan 5000 kadar mezarın yer aldığı mezarlıkta asıl dikkat çeken konu orada yatan kişilerdir. Armando Bo, Eva Peron, Jose Figueroa Alcorta gibi siyasi ve kültürel hayata damga vurmuş pek çok kişi bu mezarlıkta yatmaktadır. 1994 yılında Ulusal Tarih Anıt ilan edilen mezarlık 5,5 hektarlık bir alana kurulmuştur. Dünyanın en güzel 10 mezarlığından biri olan bu sanat dolu mekânı gezmeden Arjantin’den ayrılmayın.
Igauzu Şelaleleri
Iguazu Şelalesi’nin de içinde bulunduğu Igauzu Ulusal Parkı 550 kilometrekarelik bir alanı kapsar. Çoğu 60-80 metreden aşağı dökülen 275 şelalenin bulunduğu park 1934 yılında kurulmuştur. Dünyanın 7 harikasından biri olarak kabul edilen şelale tropikal ormanlarla süslenmiştir. Şelalelerin en büyüğü 150 metre genişliği ve 700 metre uzunluğu ile dünyanın en büyük şelaleleri arasında yer alır. UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilen bölgede yok olma tehlikesi bulunan pek çok hayvan türü de yaşamaktadır. Dünyanın pek çok yerinden gelen turistler özel platformlardan bu eşsiz manzarayı izleyebiliyor
Ulusal Bayrak Anıtı
1957 yılından Arjantinli mimarlar Alejandro Bustillo ve Angel Francisco Guido’nun tasarımıyla hayat bulan anıt Parana Nehri kıyısında eşsiz bir konumda yer almaktadır. 10 bin metrekarelik bir alanı kapsayan anıt Arjantin bayrağının tasarımını yapan Manuel Belgrano’ya ithaf edilmiştir. Pek çok sanatçının heykelleri ile katkı sağladığı anıt Arjantin’de mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır.
Ellerin Mağarası (Cueva De Las Manos)
Sanat, tarih ve arkeoloji meraklıları için muhakkak gidilmesi gereken bir Arjantin noktası olan Eller Mağarası 9000 yıl önce yapılmış mağara resimlerinin bulunduğu bir alandır. Mağara duvarında üst üste eller, boyalı av sahneleri ve sembolik şekiller bulunmaktadır. Resimler Tehuelche adlı yerel halkın ataları tarafından yapılmıştır.
Mendoza Şarap Bölgeleri
Mendoza Arjantin’in en güzel bölgelerinden biridir. Yaz aylarında yoğun bir turistik hareketlilik görülen bölgenin iklimi dünyanın en güzel şaraplarını üretecek üzümleri yetiştirmeye uygundur. Doğayla iç içe, sessiz, huzur dolu bir tatil geçirmek isteyenler muhakkak Mendoza’ya gitmeli. 1500’den fazla şarap imalathanesi, uçsuz bucaksız üzüm bağları, ihtişamlı dağlar ve masmavi bir gökyüzü ile Mendoza unutulmaz anılara ev sahipliği yapacaktır.
Cordoba Katedrali
Arjantin’in en büyük ikinci şehri olan Cordoba’da bulunan katedral önceleri Endülüs Emevileri tarafından cami olarak inşa edilmiştir. 786-1146 yılları arasında çeşitli eklemeler ile Kurtuba Camii olarak kullanılan bina 1236 yılında İspanyolların eline geçerek katedrale dönüştürülmüştür. Pek çok tarihi olay yaşayan ve çeşitli mimari dokunuşlarla değişime uğrayan katedral temelde Barok ve Neoklasik mimarinin etkisinde inşa edilmiştir.
La Boca
La Boca başkent Buenos Aires’in en ünlü semtlerinden biridir. İtalyan göçmenler tarafından gemi artıkları ile yapılan evler tekne boyaları ile rengarenk boyanmış ve fakirlere ev sahipliği yapmıştır. Günümüzde ise kültürel ve turistik bir merkez özelliği kazanan La Boca’da sanat galerileri, müzeler ve sergiler bulunuyor. El Caminito Caddesi üzerinde bulunan pek çok sanat eseri ve 50 bin nüfusu ve şirin evleri ile bölge görülmeye değer bir Arjantin mahallesidir.
Casa Rosada
Yıllarca Arjantin devlet başkanlarının ikamet ettiği Casa Rosada 1873-1898 yılları arasında inşa edilmiştir. Arjantin’in en önemli sembolik yapılarından biri olan Casa Rosada pembemsi rengi ve 4 katlı yapısı ile eşsiz bir mimari güzelliğe sahiptir. Bina içerisinde bir de müze bulunmaktadır. Başkent Buenos Aires’e yaptığınız gezilerde Casa Rosada’yı muhakkak gezi rotanıza almalısınız.
Tango Sokağı
Tango ülkesi Arjantin’de her köşe başında tango ile karşılaşmanız mümkün. Fakat Buenos Aires’in San Telmo bölgesi tangonun başkenti olarak kabul edilmektedir. Afrika ve Avrupa kültürünün düşük sınıflarında ve göçmen topluluklarında ortaya çıkan tango ile ilgili merak ettiğiniz her şeyi Tango Sokağı’nda öğrenip bu dansı yakından izleyebilirsiniz.
MALBA (Museo de Arte Latinoamericano de Buenos Aires)
14 metre yüksekliği ve dekonstrüktivizm mimarı tarzıyla dikkat çeken sanat müzesi MALBA, MALBA fonu tarafından çalıştırılmaktadır. Latin Amerika sanatını teşvik etmek, korumak ve önemli eserleri toplamayı hedefleyen müzede sanat çalışmaları, film sergileri ve çeşitli kültürel etkinlikler bulunmaktadır. Arjantin sanatına dokunmak istiyorsanız Buenos Aires’e geldiğinizde muhakkak bu müzeyi ziyaret etmelisiniz.
La Plata Katedrali
112 metrelik yüksekliği ile Amerika kıtasının en yüksek katedrallerinden biridir. Meryem Ana’ya adanan katedral 1884-1932 yılları arasında Neogotik mimarinin eşsiz bir örneği olarak inşa edilmiştir. La Plata Katedrali Arjantin’in manevi sembolü olarak kabul edilmektedir.
Barolo Sarayı
1919-1923 yılları arasında 22 katlı ve 100 metre olarak inşa edilen saray o dönem için Güney Amerika’nın en yüksek binası idi. Çeşitli mimari tarzların bir araya geldiği saray Arjantin Ulusal Tarihi Anıtları’ndan biridir. Turistik açıdan ilgi çekici olan ve bolca ziyaret edilen saray şu anda bir iş merkezi olarak kullanılmaktadır.
Talampaya Ulusal Parkı
Ülkenin önemli arkeolojik ve paleontolojik bölgelerini barındıran Talampaya Ulusal Parkı 275.300 hektarlık bir alana yayılan 245-208 milyon yıla tarihlenen bilinen en eksiksiz kıta fosil kayıtlarını barındırır. Bölgedeki jeolojik oluşumlar, memeliler, dinozorlar ve omurgalıların evrimini işaret eden ve çeşitli bitkilerin geniş fosillerini içermektedir. Park, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almaktadır.
San Ignacio Mini
UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer alan bölge Barok mimarinin eşsiz bir örneğidir.1632 yılında Cizvitler tarafından kurulan misyon binalarından oluşan bölge doğal yollarla işlenerek ve yüzyıllarca ayakta kalarak bugünkü şaheser haline ulaşmıştır. Arjantin’in en önemli turistik bölgelerinden biri olan San Ignacio Mini’yi görmek için Posadas şehrine gidip oradan da 1 saat süren bir yolculuk yapmak gerekiyor. Fakat bu seyahat sonunda sizi bekleyen görsel şölen ve atmosfer inanılmaz.
Quebrada de Humahuaca
Kırmızı, yeşil ve kahverengi tonlarıyla “Yedi Renkli Tepe” olarak adlandırılan bölge mükemmel bir güzelliğe sahip kırık yapılı bir bölgedir. Nehirler tarafından yarılan vadiler tam bir görsel şölen yaşatır. Dağcılık ve yürüyüş meraklıları yanında coğrafi güzelliklere ilgi duyanların da ziyaret etmesi gereken bu bölge Arjantin’in en güzel yerlerinden biridir.
Eğer farklı ülkelerin güzelliklerini keşfetmeye devam etmek istiyorsanız Gürcistan Gezi Rehberi adlı yazımıza da göz atabilirsiniz.