Kendimizi ifade etmemizi sağlayan en temel araç dildir. Dil sayesinde anlama ve anlaşılma ihtiyacımızı giderir, sağlıklı iletişim kurarız. Bu noktada dilin kavramlaştırma işlevinden bahsetmek gerekir. Doğada bulunan nesnelerin zihindeki tasarımı olan kavram, dünyayı kavramamızı kolaylaştırır. Dolayısıyla dil kullanımı ile düşüncenin oluşumunu çözümlemek isteyen herkes, “Dilin kavramlaştırma işlevi nedir?” sorusunun peşine düşer.
Öncelikle, kavram kelimesinin ne anlama geldiğinden bahsedelim. TDK’ya göre “bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon”dur. Yani kavram, dilsel göstergedir. Düşünce üretmemizi, düşünceyi ifade etmemizi sağlayan temel yapıdır. Benzer fikir, nesne ya da alanları kategorize etmek için yapılan sınıflandırmadır. Dış dünyayı algılamamıza yardımcı olur.
Kavramların Özellikleri Nelerdir?
Kavramın ne anlama geldiğini tam olarak anlamak için özelliklerini anlamak elzemdir. Gündelik hayatta nerelerde karşımıza çıktığını, nasıl kullandığımızı, neden ihtiyaç duyduğumuzu anladığımızda “Dilin kavramlaştırma işlevi nedir?” sorusuna daha iyi bir yanıt bulabiliriz.
İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği düşünen bir hayvan olmasıdır. Düşünce üretimi, insana özgüdür. Bu düşüncelerin dile dökülmesi ya da karşı tarafa anlaşılır şekilde ifade edilmesi için de kelimelere ihtiyaç duyarız. Bu kelimelerin anlam ifade edebilmesi, zihinde karşılık yaratabilmesi için kavramlar üretiriz.
Duygu ve düşüncelerin ifadesi, iletişimin temel noktalarındandır. Doğru ifade kullanmamızı, doğru iletişim kurmamızı sağlayansa kavramdır. Özellikleri arasında;
- Benzer ya da ortak özellikleri bulunan varlıkları sınıflandırmak,
- Zihnimizin dışında kalan, yaşadığımız gerçek dünyadaki örnekleri kelimeler aracılığıyla belirtmek,
- İnsanların deneyimlerine dayalı olarak oluşmak,
- Farklı varlıkların, nesnelerin veya tasarımları ayırt edici özelliklerini ortaya koymak,
- Nesneler veya olaylarla verilen tepkilerin ortak olmasını sağlamak, bulunur.
Özetle kavramlar içinde bulunduğumuz dünyayı anlama ve anlatma amacımıza ulaşmamız için önemli kelimelerdir.
“Paragrafta niteleyici sözcük nedir?” yazımız da ilginizi çekebilir.
Dilin Kavramlaştırma İşlevinin Faydaları
Kavramlaştırmanın faydaları, özellikle de dilin kavramlaştırma işlevi nedir diye düşünüldüğünde, çoğunlukla merak edilir. Kavramlaştırmanın neden yapıldığı, buna neden ihtiyaç duyduğumuz, gündelik hayatta ne gibi durumlarda kavramlaştırmadan destek aldığımızı anlamak isteriz.
Dilin kavramlaştırma işlevinin insanlar için pek çok faydası vardır. Kavramlaştırma;
- Zihnimizde bir imge, görüntü oluşmasını,
- Gördüğümüz nesneyi ya da canlıyı tanımamızı,
- Doğada bulunan tasarımlara dilde karşılık bulmamızı,
- Düşüncelerimiz dilde somutlaştırmamızı,
- Deneyimler aracılığıyla edindiğimiz bilgileri aktarabilmemizi,
- Kendimizin veya başkalarının düşüncelerini anlamamızı,
- Nesneler veya olaylarla tüm insanlık olarak ortak tepki vermemizi, sağlar.
Bunlar sayesinde, insan ilişkisinde tartışılmaz bir yeri olan iletişimin temelleri atılır. Örneğin, gündelik hayatta karşılaştığımız varlıkların kavramlaştırma aracılığıyla ortak bir adı olması, bugün gerek dil kullanımında gerek düşünce yapımızın şekillenmesinde kaotik bir ortam oluşmasını engeller. Ortak bir dünya tasarımı ve dil yaratmamıza, böylelikle de birbirimizi anlamamıza önayak olur.
Kavram Çeşitleri
Kavram ve kavramlaştırma pek çok disiplin tarafından sıklıkla tartışılmıştır. Bu durum, her disiplinin kendine özgü bir anlam ortaya koymasına, kavramı farklı şekillerde çeşitlendirmesine neden olmuştur. Felsefeden mantığa, dilbilimden eğitime kadar birçok disiplinde ele alınmıştır. İnsanlık tarihi boyunca filozoflar, dilbilimciler, bilim insanları, eğitimciler tarafından betimlenmeye, tanımlanmaya çalışılmıştır.
Dil kullanımı ile düşünce yaratımı açısından önemi göz önüne alındığında, bilim dallarının kavramın kendisiyle bu kadar ilgilenmesi anlaşılabilirdir. Geçmişten günümüze tüm icatların, ekollerin, düşünce sistemlerinin, zihinsel ve kültürel ürünlerin temelinde kavram kullanımı yatar. “Dilin kavramlaştırma işlevi nedir?” sorusuna verilebilecek en iyi yanıtlardan biri, insanlık tarihi ile kültürünün bu sayede yaratıldığı olabilir.
Kavramlar soyut (mutluluk, eşitlik, Tanrı vb.) olabildiği gibi somut da (elma, inek, sandalye vb.) da olabilir. Duyularımızla algılanabilen veya algılanamayan her şey kavramlarla nitelendirilebilir. Günlük dilde de bilimsel kullanım da karşımıza çıkabilir. Nitelik, nicelik, yer, zıtlık ya da benzerlik, miktar belirtme amacıyla farklı kavramlar kullanılabilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Kavramlar Zihnimizde Doğuştan Var mıdır?
Bu konuda filozoflar birbirinden farklı iddialar öne sürmüştür. Örneğin, Aristoteles kavramları daha önceden bilmediğimizi, deneyimlerimiz sonucunda zihinde oluşturduğumuz öne sürer. Platon ise zihinde kavramlarla doğduğumuzu, bunların sonradan edinilebilir bilgiler olmadığını düşünür.
Kelime ile Kavram Arasındaki Fark Nedir?
Kelime; tek başına anlamlı, bir veya birden fazla sesin bir araya gelmesidir. Kavram ise; zihinde genel ve soyut bir tasarım olarak varlık gösteren nesneler ya da olayların ortak özelliklerini sınıflandırma amacı taşıyan mefhumdur. Dolayısıyla kelimelerin, zihinde bulunan kavramları karşılama görevi vardır. Kelimeler, kavramlar aracılığıyla ifade edilir.
Kavramların Yanlış Kullanılmasının Sonuçları Nelerdir?
Kavramların yanlış kullanılması, düşünce ve ifade sisteminde bozulmalara yol açar. Kelimelerin anlamı değişeceği için; kendimizi doğru ifade etmemizi engeller, farklı insanlarla iletişimimizde yanlış anlaşılmalara yol açar, dünyayı ve varlıkları anlamayamamıza neden olabilir.