Psikoloji

Gestalt Terapi Nedir? Gestalt Terapi Teknikleri Nelerdir?

Gestalt terapi nedir

Geçmişten günümüze insan psikolojisi ile alakalı sürekli çalışmalar yapılmıştır. Böylece insanların daha iyi hissetmeleri veya çeşitli psikolojik rahatsızlıkların üstesinden gelmesi amaçlanmıştır. Biz de bugün “Gestalt terapi nedir?” sorusuna odaklanacağız ve size bu konuda detaylı bilgi vereceğiz. İçeriğimizde Gestalt terapi ile alakalı birçok bilgiyi bulabilirsiniz.

Gestalt Terapi Nedir?

Gestalt Terapi
Fritz Perls, Laura Perls ve Paul Googman tarafından geliştirilmiştir.

Gestalt terapi, 1940’lı yılların sonlarına doğru Fritz Perls, Laura Perls ve Paul Googman tarafından geliştirilmiştir. Geleneksel psikanalize alternatif olarak doğan Gestalt terapi, deneysel ve bütüncüldür. Bireyin öz farkındalığını ve özgürlüğünü arttırmak için bazı teknikler uygulanır. Ayrıca “Gestalt” kelimesi, Almancada şekil ve biçim olarak karşımıza çıkar. Bu nedenle kişinin karakterine atıfta bulunur.

Gestalt terapinin temel olarak savunduğu görüşler ise aşağıdaki gibidir.

  • Bireyin potansiyeline inanır ve bu nedenle birey merkezlidir.
  • Şimdiye veya probleme odaklanır.
  • Gestalt terapi ilişkiseldir.
  • Değişim insanın sadece kendisini kabul etmesiyle mümkündür.
  • Büyüme, gelişim ve yaratıcılık Gestalt terapide önemlidir.

Ayrıca Gestalt terapi hümanist yaklaşıma bağlı bir metot olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun yanı sıra çeşitli ilkelere dayanmaktadır.

Gestalt Terapi İlkeleri Nelerdir?

Bireyin potansiyeline inanan Gestalt terapi, çeşitli ilkelere dayanmaktadır. Bu ilkeler doğrultusunda Gestalt terapinin hangi temellere dayandığını ve nasıl olduğunu daha iyi anlayabiliriz. Birey odaklı olan yaklaşımın ilkelerine aşağıda başlıklar halinde değindik.

Özgür Olduğumuza İnanır

Özgür Olduğumuza İnanır
Özgür Olduğumuza İnanır

İnsanlar, kendi hayatlarını şekillendirebilirler, özgürdürler. Bu nedenle birey kendi hayatının ve davranışlarının sorumluluğunu almalıdır. Bireyler, bunu yaparken uyumlu olmaya da özen göstermelidir. Ayrıca bunca zamandır ebeveynlerden öğrendiklerimizi sorgulamaktadır. Kişi, tüm bu eylemler sırasında kendi sorumluluğunu da almalıdır.

Çoğu birey kolayca kendi hayatının sorumluluğunu almaz. Yaşadıkları sıkıntılarda kendilerini çok fazla hırpaladıklarını kabul etmez. Bunun yerine “onun yüzünden bu hale geldim” demeyi daha çok tercih eder. Ancak bu gibi durumlar, Gestalt terapistleri tarafından çok fazla kabul edilmez. Her insanın kendi hayatının olduğu ve yaptığı seçimlerde özgür olduğu karşımıza çıkar. Kısacası, kurban rolünden çıkmak gerekir. Fritz Perls, Gestalt terapiyi açıklarken birçok metafor kullanmıştır.

Ona göre, toplumdan öğrendiklerimizi yutarız. Çoğu kırmızı ışıkta karşıya geçmemek gibi işlevsel öğretilerdir. Ancak bazılarını sorgulamamız gerekir ve hayatımızı ancak böyle kendimiz organize etmeye başlarız. Yani, insanlar özgürdür ve farklı seçeneklerin olduğunu da bilmelidirler. Böylece bireysel farkındalık kazanmaya başlayabilirler. Gestalt terapistler, bu nedenle çok fazla müdahale etmemektedirler. Böylece danışanların kendi kendilerine büyümeleri için fırsat yaratırlar.

Bütüncüldür

Hümanist yaklaşımdan önce çok farklı terapi yöntemleri vardır. Davranışçılar, bireyin davranışlarına odaklanırken psikodinamik yaklaşımda geçmiş ve bilinç dışı önemliydi. Ancak Gestalt bireyle alakalı birçok durumu incelemektedir. Düşünceleri, duyguları, davranışları gibi birçok farklı unsura bir bütün olarak bakar. Örneğin, bir kişiyi sadece okul yaşantısında gördüğünüzü ve tanıdığınızı düşünün.

Bu kişiyle ilgili çok sınırlı bilgilere hakim olursunuz. Yani, onun sadece bazı yönlerini tanırsınız. Ayrıca birey de kendisini keşfedememiş veya kabullenmemiş olabilmektedir. Gestalt terapide her durum bütün olarak incelenir. Burada kişinin sosyal hayatı da oldukça önem arz eder. İnsan, sosyal bir varlık olarak çevresiyle birlikte değerlendirilmesi gerekir.

Farkındalık Sağlar

Gestalt terapi, bilinç dışı, bilinç gibi çeşitli kavramları birbirinden ayırmadan değerlendirmektedir. Bunun yerine, bireyin farkındalığını arttırması gerektiğinden bahseder. Bu farkındalık, hem iç hem de dış dünyadaki durumları ele almaktadır. Birçok kişinin düşüncelerinde kaybolduğunu söyler. Bunlar da kişinin beden diline yansımaktadır. Kişi yaşadığı durumdan dolayı kendinden uzaklaşmaya başlar.

Yani, bilinç dışı Gestalt terapide reddedilmemektedir. Sadece bastırdığımız travmalar, beden dilimize ve konuşmalarımıza etki eder. Ayrıca farkındalığın iç dünya, dış dünya ve maja olmak üzere üç boyutu vardır. Maja, bireyin fantezi dünyasını temsil etmektedir. Korkuları, inançları gibi pek çok durumu barındırmaktadır. Ayrıca bireyin farklı biçimde bağlantı kurmasını da etkilemektedir.

Gestalt Terapide Temas Biçimleri

Gestalt Terapide Temas Biçimleri
Gestalt Terapide Temas Biçimleri

Maja, farklı şekillerde oluşabilir. Bu aşamada yutma kavramı karşımıza çıkar. Daha önce de söylediğimiz gibi toplumdan öğrendiklerimizi yutarız. Bu bazen fayda sağlarken bazen de zarar vermektedir. Örneğin; başka ırkların yeteri kadar zeki olmadığı düşüncesi gibi inanışlar vardır. Yine, cinselliğin çok acı verici olduğu da yutma için örnek verilebilir. Farkındalık açısından bir diğer aşama ise yansıtma olarak görülür.

Kişinin kendisine ait bir şeyi başkasına atfetmesine yansıtma denir. Örneğin, kişi kendini küçümserken bir başkasını yüceltebilir. Maja’da karşımıza çıkan bir başka durum da saptırmadır. Birey, kendi duygularının ne olduğunu söylemekten kaçabilir. Örneğin, bir kişiye eşine sevgisi sorulduğunda “sevgiden ne beklendiğine bağlı” gibi cevaplar verilmesidir.

Kendine döndürme kavramında ise kişi ile çevre arasında çok sert kural varsa karşımıza çıkar. Buna, eşi tarafından ilgi görmek isteyen kişinin saçını okşaması örnek verilebilir. Bireyler, başka kişiler tarafından olumsuz durumla karşılaştığında öfkeleri kendilerine dönebilmektedir. Bu durum, uç noktalarda olursa kişi, kendine zarar verebilir. Ancak olumlu durumlar da vardır.

Çevre ile birey arasında sınır görülmemesine ise confluence denir. Aşık olmak olumluyken bir sürüye takılıp o yolda ilerlemek, kendini unutmak olumsuz bir örnektir. Diğer bir kavram da tamamlanmamış işlerdir. Kişinin hayatında tamamlanmamış bir durum olması, ortaya çıktığında farkındalığını azaltabilir. Yine, birey, acı çektiği için bunlardan kaçabilir. Burada tamamlanmamış işlerden kasıt; öfke yas, pişmanlık gibi duygulardır.

Fenomenolojiktir

Gestalt terapi kişinin kendini keşfetmesine önem vermektedir. Yani, dünyayı bireysel olarak nasıl algıladığımıza değinir. Terapist “Şu anda kendini nasıl hissediyorsun” şeklinde sorular sorabilir. Terapist ile danışan arasında şu anda ve bulunulan ortamda ilişki gözlemlenir. “Nasıl” ve “Ne” sorusu ön plandır ve “Neden” sorusu aranmaz. Çünkü “Neden” geçmişle ilgili bir sorudur. Bu da kişiyi olumsuz etkileyerek kaçmasına sebep olabilir.

Gestalt Terapi Amaçları Nelerdir?

Gestalt Terapi Amaçları
Gestalt terapinin amaçlarına dikkat edilmelidir.

Psikolojide ortaya atılan çalışmaların çeşitli amaçları vardır. Gestalt terapi de çeşitli amaçlara sahiptir. Bunları aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.

  • Kişinin iç kaynaklarını kullanarak çevresine olan bağımlılığından kurtulmasını sağlamak.
  • “O” yerine “ben” dilini kullanmasını desteklemek.
  • Uyumlu olmasını sağlamak.
  • Kurban psikolojisinden çıkarak kendi sorumluluklarını üstlenmesini sağlamak.
  • Bireyin öz farkındalığını arttırmak.
  • Bireyin yardım isteyebilmesi ve etmesi konusunda ilerlemesini teşvik etmek.
  • Kendi hayatını daha iyi yönlendirmesini sağlamak.

Terapi sonrasında bireyin kendisini fark etmesi beklenir. Böylece toplumdan öğrendikleri arasında onu olumsuz etkileyenlerden kurtulması söz konusudur. Birey, özgür olduğunu kabul ederek kendi davranışlarının sorumluluğunu üstlenir.

Gestalt Terapi Kimlere Uygulanır?

Gestalt terapi, bireysel farkındalığını arttırmak isteyen kişilere uygulanabilir. Böylece kişiler, yaşadıkları mutsuzluktan terapi sonunda kurtulabilirler. Ancak kişinin kendisiyle yüzleşmeye hazır olması önemli bir durumdur. Dolayısıyla kendini mutlu hissetmeyen kişilere de Gestalt terapi uygulanabilir. Buna ilişkisinde problem yaşayan insanlar da dahil olabilmektedir.

Ayrıca diğer terapi yöntemlerindeki gibi depresif, özgüven sorunu olan veya yaşamlarında kaygı duyan kişilere de uygulanır. Psikolojik kaynaklı migren, baş dönmesi gibi sorunlar yaşayanlar da Gestalt terapi alabilmektedir. Kendinin farkında olan ama yine de uygulamaya koyamayan bireylere de önerilmektedir. Yani, Gestalt terapi, oldukça geniş bir kitleye uygulanabilen bir terapi olarak görülür.

Depresyondan kurtulma yolları için Depresyondan Nasıl Çıkılır? yazımıza bir göz atın.

Gestalt Terapi Teknikleri Nelerdir?

Gestalt terapi için birçok farklı tekniğin olduğunu söylememiz gerekir. Bunların bir kısmını diğer terapi yöntemlerinde de görmekteyiz. Çünkü Gestalt terapi daha önce de söylediğimiz gibi birkaç yaklaşımı bir arada kullanmaktadır. Bu terapide süreç üç ayrı evreden oluşur. İlk olarak birey için terapinin nasıl sonlanacağının belirlenmesidir. Gelin, Gestalt terapi tekniklerine ayrıntılı bir şekilde birlikte göz atalım.

İçsel Diyalog Tekniği

İçsel Diyalog Tekniği
İçsel Diyalog Tekniği

Gestalt terapide asıl amaç kişinin kendiyle yüzleşmesini sağlamaktır. Yani, danışanın kaçtığı ve kabul etmediği yönleriyle bütünleştirilmesi hedeflenir. Baskın ben (Topdog) ile çekinik ben (Underdog) arasındaki çatışma terapinin ana noktasını oluşturmaktadır. Topdog, burada üstün olan ve ahlaklı olan yönümüzdür. Underdog ise kurban rolü oynayan, zayıf kişiliğimizdir.

İki yönümüz sürekli üstünlük kurmak için birbiriyle çatışma halindedir. Bu iki yönümüz de içselleştirme mekanizmasından kaynaklanan bir durumdur. İçselleştirme, aile başta olmak üzere toplumun düşünce ve davranışlarını kendi kişiliğimizde benimseme durumudur. Bu yüzden danışanların bazı düşünce ve tutumları olduğu gibi kabul ettiğinin farkında olmaları önemli bir durumdur.

İçsel diyalog tekniğinde danışanın kişiliğindeki zıtlaşmalarla diyaloğa girmesi söz konusudur. Ayrıca danışanın organıyla konuşması veya ona ses vermesi istenebilmektedir. Sahiplenilmeyen özelliklerin kabul edilmesiyle birlikte farkındalığın da arttırılması amaçlanır. Böylece kişinin kendisinden kaçmadan düşünceleriyle yüzleşmesi söz konusudur.

Boş Sandalye Tekniği

Danışanın hayatında eleştirmiş olduğu durumların ortaya konulmasına karşı gerçekleştirilen tekniktir. Terapist iki sandalyede danışanın hem topdog hem de underdog olmasını söyler. Aslında boş sandalye tekniğinde danışan, bir rol alır ve onu canlandırır. Neredeyse bütün aşamalar kendisi tarafından uygulanır. Bu sayede danışanın içsel çatışmalarının ortaya çıkması sağlanır. Teknikte amaçlanan, kişinin her iki yönünü de kabul etmesidir. Böylece kişi, zıt kutuplarıyla yüzleşir ve her iki yönüyle de bütünleşmiş olur.

Daire Yapma Tekniği

Bu teknik bir grup terapisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Burada terapist, gruptaki kişilerden kişisel bir durumu paylaşmasını ister. Aynı şekilde diğer üyelerle konuşulması ve birlikte bir şeyler yapılması da söylenebilir. Tekniğin amacı, danışanın kendiyle yüzleşmesini, değişmesini ve risk alarak yeni davranışlar denemesini sağlamaktır.

Tersine Çevirme Tekniği

Tersine Çevirme Tekniği
Tersine Çevirme Tekniği

Yine, bir oyun formatında uygulanan bir tekniktir. Burada danışanın var olan bir özelliği ter şekilde oynaması istenir. Örneğin, aşırı sinirli biriyse sakin bir kişi olur. Bu sayede birçok unsur ortaya çıkar ve kutupların bütünleşmesi sağlanır. Ayrıca bu teknik, danışanların kendilerinde sürekli reddettiği özelliklerini kabul etmesi konusunda da yardımcı olmaktadır.

Davranışı Prova Etme Tekniği

Genelde kaygılandığımız zamanlarda hepimiz içsel prova yaparız. Ancak bu çoğu zaman oldukça yorucu olabilmektedir. Böylece yeni bir davranışın ortaya çıkmasına engel teşkil edebilir. Danışanlar, bu provaları başka bir danışanla yaptığında pek çok durumun farkına varırlar. Başkaları tarafından ne kadar onay beklediklerini, kabul edilme isteklerini görmüş olurlar.

Abartma Tekniği

Abartma tekniğinde kişiden davranışlarıyla ilgili olan duygularını abartması istenmektedir. Örneğin, terapist, titreme yaşayan danışanını ayağa kaldırarak bu titremeyi abartmasını isteyebilir. İlerleyen aşamada da titreyen uzuvların konuşmasını söyleyebilir. Bu teknik sayesinde danışanların beden dilini kullanarak gönderdikleri mesajların farkına varılması sağlanır. Ayrıca bu teknik, başka bir teknikle birleştirilerek de uygulanabilir.

Duygularla Baş Başa Kalma Tekniği

Birçok danışan yaşadığı tatsız duygulardan kaçmaya meyillidir. Bu teknik uygulanırken terapist, danışanı uzaklaşmak istediğinde bir duygudan bahsettiğinde duygularıyla baş başa bırakabilir. Aynı şekilde kaçtığı bu davranışın derinine inmesini de isteyebilir. Böylece kişinin duygularıyla yüzleşmesi sağlanır ve bu acıya katlanmak aynı zamanda değişme isteğinin de göstergesidir.

Rüyalarla Çalışma Tekniği

Rüyalarla Çalışma Tekniği
Rüyalarla Çalışma Tekniği

Gestalt terapide psikanalizin aksine rüyalar yorumlanmaz ya da analiz edilmez. Bunun yerine rüyalar, hayata geçirilir. Olay, sanki o rüyayı şimdi yaşıyormuş gibi hissetmektir. Rüya, canlandırılır ve sanki rüya sanki şu anda oluyormuş gibi davranılır. Bu teknikte önemli olan; rüyanın ayrıntılarını listelemek, ruh halinin nasıl olduğunu hatırlamak ve onu kendini vererek canlandırmaktır.

Danışan, rüyasındaki her bir bölümün yansımasıdır. Böylece senaryolar yaratılır ve kişi rüyasını canlandırır. Böylece danışan duygularının ne kadar geniş olduğunu fark etmeye başlar. Yani, rüyanın her bir bölümü aslında kişiye ilişkindir. Böylece danışan içinde yaşadığı duygularla yüzleşmeye başlar. Böylece kişinin duygularıyla bütünleşmesi amaçlanır.

Perls’e göre rüyalar her kişi veya nesne, rüyayı gören kişinin yansımasıdır. Danışan burada rüyayla ilgili herhangi bir şey düşünmez. Onu bir senaryoymuşçasına kullanmaya başlar. Böylece rüyanın bölümleri arasında diyalog kurmak denenir. Danışanın zıt yönleriyle ilgili bir çatışmanın çıkması da onun öz farkındalığını arttırabilir.

Bitmemiş İşler Tekniği

Bitmemiş işlerden kasıt, yaşadığımız duygularla ilgilidir. Pişmanlıklar, yas, hüzün, öfke gibi pek çok duyguyla zamanında yüzleşmeme durumudur. Bu teknikte amaç, kişinin psikolojik destek alarak işleri tamamlaması anlamına gelmektedir. Aynı şekilde grupla bu işler, bitirilebilir veya farklı tekniklerle de işlerin bitirilmesi amaçlanır.

Gestalt terapi teknikleri, genel olarak kişinin kendisiyle bütünleşmesini amaç edinir. Bu sayede kişi, istediği gibi değişebilir. Çünkü Gestalt terapide içimizde yaşadığımız zıt kutupları görmek ve kendimizin farkında olmak amaçlanmaktadır.  Yani, duygulardan kaçmadan onlarla yüzleşmemiz gerçekleştirilir. Ayrıca Gestalt terapiye göre her insan özgürdür ve kendi kararlarından sorumlu olmalı, kurban psikolojisinden çıkmalıdır. Ancak bu şekilde duygu, düşünce ve davranışlarımızla bütünleşebiliriz.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir