Kökeni 17. yüzyıla dayanan, felsefi görüş ve siyasal yönetim biçimi olarak ortaya çıkan liberalizm, özgürlüğü temel alan bir sistemdir. Temsilcilerinin liberal olarak adlandırıldığı, siyasi düşünce sistemine göre, bireylerin özgürlüğü, toplulukları oluşturan diğer bütün unsurların üzerinde bir yere sahiptir. İnanç ve fikir özgürlüğünü merkezine alan liberalizm, seküler devlet anlayışına sahiptir. Peki tam olarak liberalizm nedir?
Liberalizm Tanımı
“Liberalizm nedir?” sorusunun yanıtı için ilk olarak kelimenin kökenine inmek faydalı olacaktır. Latince bir kelime olan liberalizmin türetildiği “liber” sözcüğü, “özgür” demektir. Bu durumda “liberalizm” sözcüğünün tam karşılığı “özgürlük” anlamına gelir.
Liberalizm, tarihte onlarca farklı düşünürün ortaya koyduğu fikirler sonucunda gelişen birçok çeşide ayrılmış ve uygulama alanlarında da ayrışmaya ve gelişmeye devam etmiştir.
İlk olarak merkeze özgürlükleri alan klasik liberalizm gelişirken; devamında özgürlükleri sosyal adalet anlayışı ile dengelemeye çalışan sosyal liberalizm görüşü ortaya çıkmıştır. Sosyal liberalizme göre bireylerin aşırı özgürlüğü, sosyal adaletin sekteye uğramasına neden olabilecek kadar ileriye gidebilir. Modern liberalizmin gelişmesine kuramsal anlamda büyük katkıda bulunan bu görüşü dönemin edebiyatçılarından da kurgusal anlamda destekleyenler vardır. Bu yazarlardan biri olan Charles Dickens, Oliver Twist ve İki Şehrin Hikâyesi adlı kitapları ile sosyal alanda adaletsizliğe vurgu yapmıştır.
Liberalizm Temsilcileri
Liberalizm, çok farklı bakış açılarına sahip birçok kuramcı tarafından farklı yorumlarla ele alınmış ve gelişimi bu düşünürler tarafından desteklenmiştir. Bu görüş etrafında toplanan düşünürler, genel anlamda çoğulcu demokrasiden yana olan ve toplumlarda bireyler arasındaki fırsat eşitliğini ön plana alan bir tavır benimsemişlerdir. Başlangıçta daha çok bir felsefi kuram olarak ortaya çıkan liberalizm, zamanla siyasi görüş olarak benimsenmiş ve sonrasında öğreti olarak başat bir rol oynamıştır.
Liberalizm görüşünün güçlü bir biçimde savunduğu üzere; serbest piyasa ekonomisi toplumun kesin bir biçimde uygulaması gereken bir süreç olmakla beraber, bireysel özgürlükleri desteklemelidir. Bütünüyle ilerici bir toplumsal yapıyı hedefleyen bu tezin savunucuları, kendi dönemlerinde yaşanan sorunların analizine göre en doğru çözümlemeleri yaparak önerilerini sunmuştur. Liberalizmi savunmuş ve öğretiye katkı sunmuş olan en önemli kuramcı düşünürleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
- Jean Jacques Rousseau
- John Locke
- Niccola Machievelli
- Adam Smith
- Jose Ortega J. Gasset
- Emanuel Joseph Sieyes
- Erasmus
Liberalizm Özellikleri
Liberalizm temelde toplumsal özgürlüklerin de savunulduğu bir sistem olarak ön plana çıkar. İnanç özgürlüğü, basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü gibi demokratik haklar, bu görüşe göre önemli yere sahiptir. Sistemin ya da kuramın kapitalizmden ayrıştığı en önemli nokta ise kapitalizmin yalnızca ekonomik bir sistem olarak ön plana çıkmasıdır.
Liberalizm özellikle sosyal ve siyasi ilkeleri ile fark yaratır. Kapitalist düşünceye göre bazı ülkelerin sömürge olarak görülmesi doğal karşılanırken liberalizmde ülkelerin tamamen bağımsız olması esastır.
Liberalizmin temel özelliklerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
- Ülkeler arasında tam bağımsızlık ve özgürlük,
- Ülke sınırlarına saygı,
- İfade özgürlüğü,
- Düşünce özgürlüğü,
- Basın özgürlüğü,
- İnanç özgürlüğü,
- Fırsat eşitliği,
- Sosyal adalet.
Liberalizmin Ortaya Çıkışı
Liberalizm, kilisenin gücünü yitirdiği dönemde feodalizmin çöküşü ile beraber ortaya çıkmıştır. Monarşiye dayalı yönetimler, krallıkların yıkılışının ardından yerini çoğulcu demokratik yönetimlere bırakmıştır. Bu doğrultuda gelişen yeni siyasi topluluklar, halkın kendi kendini yönetmesine yönelik sistemler üzerine yoğunlaşmıştır. Demokratik yönetim süreçlerine dahil olan ülkelerde ifade ve düşünce özgürlüğü, çeşitli olanakların da kapısını aralamıştır. Herkesin düşüncelerini ifade etme özgürlüğüne kavuştuğu ortamlarda ekonomi ve diğer alanlarda da ülkelerin belirgin ölçüde liberalizm etkisi altına girdiği görülmüştür. Bu doğrultuda liberalizm bireyciliği ön plana çıkarmıştır.
Liberalizmin Tarihsel Gelişimi
Liberalizmin ortaya çıkışından sonra 18. yüzyılın başında ekonomik liberalizm, neo-liberalizm, felsefi bireycik gibi kavramlar ortaya çıkmıştır. Sanayi Devrimi sonrasında güçlenen ekonomik liberalizm, sınırsız özgürlük alanı sunan bir düşünce olarak öne çıkmıştır.
Liberalizm tarihi boyunca geliştirilen politik tavırlar, hem ülkeye hem de döneme göre farklılıklar gösterebilmektedir. Özellikle 20. yüzyılın ortalarından sonra işletmeler, ekonomik bazda büyüme göstererek uluslararası pazarlama alanlarına açılmıştır. Neo-liberalizmin yayılmasıyla beraber devletler müdahaleci anlayışa sahip olmaya başlamıştır. Bunun karşısında serbest piyasa daha net bir hale gelmiştir.
Liberalizm, 1632 ile 1704 yılları arasında yaşamış olan düşünür John Locke tarafından kurulmuştur. Locke’a göre dünya üzerinde yaşayan her bir birey, özgür olarak dünyaya gelmiştir. Düşünür, toplumsal hiyerarşiyi, devletin devamlılığı için değerli bulur ve benimser. John Locke’a en yakın düşünceleri savunan düşünürler Adam Smith, Milton Friedman, Thomas Malthus ve Jean – Baptiste Say gibi isimlerdir.
Dünyada Liberalizmle Yönetilen Ülkeler
21. yüzyılda demokratik siyaset, liberalizmin uygulamasında sorunların ortaya çıktığı bir dönem olmakla beraber bazı ülkelerde kuramın vaat ettiği çoğu uygulama gerçekleşmektedir. Genel anlamda liberalizmin sağladığı özgürlüğün karşısında cehalet, ayrımcılık, yoksulluk, hastalık gibi unsurlar engel olarak durmaktadır. Bu duruma en yakın örneği günümüzde yaşanan Covid 19 salgını ya da ekonomik krizlerin yol açtığı alım gücü düşüşleri üzerinden görmek mümkündür.
Günümüzde az sayıda ülke gerçek anlamda liberalizm ile yönetilmektedir. Ülkelerin yönetim olarak liberalizme yakınlığı, 2006 yılında yayınlanan bir sıralama üzerinden değerlendirilebilir. Sıralamanın yapılmasında göz önünde bulundurulan unsurlar genel anlamda bireysel özgürlük, ekonomik özgürlük, vergilendirme gibi kriterlerdir. Bu sıralamaya göre liberalizmi en doğru uygulayan ülkelerden on tanesini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
- Yeni Zelanda
- İsviçre
- Kanada
- Avustralya
- Norveç
- İsveç
- Lüksemburg
- Finlandiya
- Hollanda
- İrlanda