Yemek yiyerek aldığımız enerji günlük aktivitelerimizi gerçekleştirmemizi sağlar ve en temel ihtiyaçlarımızdan biridir. Her öğün sonrası birkaç saat içinde ara öğün yenmezse acıkmak da çok doğal bir durumdur. Yemek yemenizin üzerinden henüz 1 saat geçmeden yine kendinizi aç mı hissediyorsunuz? Sürekli aç hissetmek sorunu fiziksel ya da ruhsal bir rahatsızlığın habercisi olabilir. Ciddi bir şekilde ele alınıp çözümlenmesi gereken bu sorunun pek çok farklı sebebi olabilir. İşte “sürekli açlık hissi nasıl geçer?” sorusunun cevabı…
Sürekli Aç Hissetmenin Sebepleri
Sürekli aç hissetmenizin sebebi psikolojik de olabilir fizyolojik de. Daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için bu sorunun kaynağını tespit edip çözüm üreterek daha dengeli ve mutlu bir yaşama kavuşmak mümkün.
Yanlış ve Düzensiz Beslenme
Sürekli acıkmanızın sebebi yanlış, eksik, fazla ya da düzensiz beslenmeniz olabilir:
- Fazla alkol tüketimi, fazla miktarda şekerli ürün, rafine karbonhidrat tüketimi, az su tüketimi, obezite, az ya da hızlı yemek sürekli acıkma hissine sebep olabilir.
- Alkol tüketimi beyinde açlık duygusu ve iştahı tetiklemekte, böylece alkol kullanan kişilerde sürekli yeme hissine sebep olabilmekte. Su tüketimin yetersiz olması da vücudunuzun su isteğini açlık olarak yorumlamasına neden olmakta, insanlar susadığını fark etmeksizin açlık hissedebilmektedir.
- Hızlı yemek yemek beynin doyma mekanizmasının tatmin olmadan sofradan kalkılmasına böylelikle beyne hala açım mesajı gönderilmesine sebep olabilir.
- Fazla ya da az miktarda yağ tüketmek de vücudunuzdaki dengeleri bozabilir. Sağlıklı yağlar tüketmek daha uzun süre tok hissetmenizi sağlar. Yağsız ürünler tüketen kişiler de daha çabuk acıkmaktadır. Fazla şekerli, işlenmiş, karbonhidrat ağırlıklı gıdalar kan şekeri dengenizi bozar.
- Kan şekerinde oluşan dengesizlikler doymama hissini tetikler.
- Obezite ise içinden çıkılması çok zor bir döngü oluşturur ve açlık hissettikçe yemek yiyerek kilo alırsınız; kilo aldıkça da daha çok açlık hissedersiniz.
Fazla Egzersiz/Hareket
Sürekli yaptığınız ağır egzersiz ve spor da kendinizi aç hissetmenize sebep olabilir. Hareketli bir yaşam biçimine sahip bireylerde alınan besinler günlük kalori ihtiyacını karşılayamadığından açlık hissini tetikleyebilir.
Uyku Bozuklukları
Günlük uyku süresi ortalama 7-8 saattir. Bu sürenin altında ya da kalitesiz bir uyku açlık seviyesini kontrol eden sistemin işleyişini zorlaştırır. Bu bozukluk ile birlikte kişi kaloriye değil fakat sürekli yemeye ihtiyaç duyar.
Hormon Bozuklukları
Hipertiroid yani tiroid hormonlarının fazla salgılanması; sürekli açlık hissi, normalden fazla yeme ve buna rağmen kilo vermeye sebep olur. Hipertiroidin diğer belirtileri de halsizlik, saç dökülmesi ve tırnaklarda kırılmalar olmasıdır. Hipotiroidi ise tiroit bezinin az çalışması sebebiyle tiroid hormonlarının az salgılanması durumudur. Hipotroidde metabolizma yavaşlar ve kilo alınır. Kilo alımına bağlı olarak da sık acıkma meydana gelir.
Stres ve Depresyon
Stres hormonu kortizol yemek yemeyi tetikleyen bir diğer hormondur. Mutlu olmak için yemelisin sinyali ile atağa kalkan iştah; kilo artışı ve obezite ile birlikte bir kısır döngüye girilmesine sebep olur. Depresyonda da mutluk hormonu olan seratonin artışı için yemek yeme isteği oluşur. Ekmek, makarna gibi yiyecekler de seratonin artışına sebep olmaktadır.
İlaç Kullanımı
Pek çok ilacın yan etkilerinden biri de iştah artışıdır. Düzenli ya da düzensiz kullandığınız ilaçlar da yeme isteğinizin kontrolden çıkmasına sebep olabilir. Bu tip kilo ya da iştah artışı durumlarında mutlaka ilacı veren doktorunuza durumunuzu anlatmanız gerekir.
Regl, Menopoz, Gebelik
Gebelik, menopoz, adet dönemi gibi zamanlarda durumunuza bağlı olarak iştah artışı görülmesi doğal bir durumdur. Fakat iştah artışının sizi karbonhidrat ve şekerli gıdalara yönelteceğini unutmayın.
Şeker Hastalığı
Diyabet, hipoglisemi gibi durumlarda insülin seviyesi sebebiyle kişi tokluk hissi duymaz. Sürekli açlık ve yeme isteğinin önüne insülin tedavisi ya da doğru diyet ile geçmeye çalışmak gerekir.
İnsülin direnci hakkında merak edilenleri öğrenmek için İnsülin Direnci Nedir? yazımıza göz atabilirsiniz.
Sürekli Aç Hissetmeyi Önlemenin Yolları
Sürekli yeme isteğine sebep olan etkenleri tespit edip gerekli düzenlemeleri yaparak yaşam kalitenizi yükseltebilirsiniz. Yaşam biçiminizde yapacağınız küçük fakat etkili birkaç değişiklik ile hem ideal kilonuzu hem de ruh sağlığınızı koruyabilirsiniz.
Düzenli Olarak Balık Tüketin
Balık; yüksek bir protein kaynağı ve Omega 3 gibi eşsiz yağ asitleri bakımından zengin bir gıdadır. Mevsiminde yiyeceğiniz, yağlı ve taze balılar hem pek çok ihtiyacınızı karşılayacak hem de sizi tok tutacaktır.
Proteinleri Daha Fazla Tüketin
Yumurta, balık, kırımızı et, bakliyat gibi protein yönünden zengin gıdaları beslenmenizde ana unsur olarak ele alın.
Lifli Gıdaları Artırın
Lif oranı yüksek gıdalara beslenmenizde yer vererek de tokluk sürenizi uzatabilirsiniz. Bol posalı meyveler, koyu renkli sebzeler, baklagiller, bazı tohumlar ve yulaf benzeri tahıllar iyi birer lif kaynağıdır.
Beslenmenize Yeşillikleri Dahil Edin
Günlük beslenmenizde bol yeşil yaprak barındıran zengin bir porsiyon salataya yer vermeniz hem tokluk hissi sağlayacak hem de besin değeri açısından oldukça sağlıklı bir seçim olacaktır.
Baklagilleri Daha Fazla Tüketin
Fasulye, mercimek, nohut, bezelye gibi gıdalar ile tokluk hissini sağlayabilirsiniz. Sağlıklı bir sindirime kavuşmak için de beslenmenizde baklagillere daha çok yer verebilirsiniz.
Kuruyemişi Yanınızdan Ayırmayın
Badem, ceviz, fıstık, fındık gibi kuruyemişler hem içerdiği sağlıklı yağlar hem de açlık hissini uzun süreli sakinleştirme yönüyle çantanızda, cebinizde bolca yer vermeniz gereken bir seçenektir.
Porsiyonları Küçültün
Büyük tabaklar ve kaseler yerine daha küçük boyutlu yemek tabaklarını tercih edin. Psikolojik doygunluğa ulaşmak için küçük tabağınızı tamamen doldurabilirsiniz.
Yeme Bilincinizi Geliştirin
Yemek yerken başka işler yapmaktan ziyade yediğiniz yemeğe odaklanın. Lokmalarınızı uzunca çiğneyin. Öğünlerinizi bilinçli ve kalori hesabına göre düzenlemeye çalışın. Beslenmenizi mümkün olduğu kadar çeşitlendirin.
İşlenmiş gıdaların bağımlılık yaptığı artık herkesçe bilinen bir gerçek. Tüm bu önerilerin yanında öğünlerinizi hazırlarken mümkün olduğu kadar paketlenmiş, rafine edilmiş gıdalardan uzak durarak işlenmemiş ve doğal besinlere yönelmeniz her açıdan sağlığınızın korunmasına katkıda bulunacaktır.
Psikiyatri Hemşireliği Derneği tarafından düzenlenen Duygusal yeme, besin alımını etkileyen faktörler ve temel hemşirelik yaklaşımları çalışmasında yeme bozuklukları ile ilgili farklı detayları yakalayabilirsiniz.