Bilim ve felsefe arasındaki farklar, özellikle okurların merak ettiği konulardan biridir. Zira bilim de bir yönüyle felsefenin ilgili alanına girer. Bunun en önemli nedeni ise bilimin, felsefenin içinden çıkarak ayrı bir disiplin halini almasıdır. Peki, felsefe bilim midir? Bilim ve felsefenin ilişkisi nedir? Gelin, bu soruların yanıtlarını birlikte arayalım.
Bilim ve Felsefe Sözcüklerinin Anlamı
Bilim ve felsefenin ilişkisini doğru anlamak için öncelikle kökenlerine bakmak gerekir. Her iki disiplin de aslında bilmeye ve bilgiye dayalıdır. Felsefe kelimesi Yunanca “Phileo” ve “Sophia” sözcüklerinin birleşmesiyle oluşmuştur. Phileo; “seviyorum”, “peşinden koşuyorum” ya da “arıyorum” anlamına gelirken; Sophia, bilgi ve bilgelik mânası taşımaktadır. Kısacası bu kavram, bilginin ve bilgeliğin peşinden koşmak şeklinde de açıklanabilir.
Bilim sözcüğü ise Türk Dil Kurumu’nda; evrenin veya olayların bir kısmının konu olarak seçildiği, deneye dayanan yöntemlerle, gerçeklikten yararlanılarak sonuç çıkarılmaya çalışılan düzenli bilgi, olarak açıklanmaktadır.
Antik Yunan Medeniyetinde en önemli filozofların aynı zamanda bilim insanı olduğunu da görürüz. Örneğin, Tales iyi bir matematikçi, Arşimed ise fizik dünyasında çığır açan bir bilim insanıydı. Öyle ki felsefe “Var olanların varlığı, kaynağı, anlamı ve nedeni üzerine düşünme; bilginin bilimsel olarak araştırılması” şekilde tanımlanır. Bununla birlikte “Bir bilgi alanının ya da bilimin temelini oluşturan ilkeler bütünü” olarak da ifade edilir. Eş anlamlısının “düşünbilim” olması da bu durumun başka bir kanıtıdır.
Bilim ve Felsefenin Konu ile Yöntem Bakımından İlişkisi
Bilim, gerçekle bağ kurma sürecidir. Ona göre gerçek, somut ve nesneldir. Buna göre bilim ve felsefe arasındaki en büyük benzerlik, bilgidir. İki disiplin arasındaki benzerlik ve farklılıkları ise şöyle maddeleyebiliriz:
Bilim | Felsefe |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Felsefe; varlık, bilgi, gerçek, adalet, güzellik, doğruluk, akıl, dil ve estetik gibi konularla ilgilenir. Ancak ağırlıklı olarak filozoflar epistemoloji yani, bilgi ve ontoloji gibi varlık kavramlarıyla ilgilenmeyi tercih etmişlerdir.
Felsefe Bilimi Doğurdu Hipotezi
Bu kapsamda düşünüldüğünde bilim ve felsefenin varlığı ele alış tarzı, yöntem olarak farklıdır. Bilim, varlığı somut ve nesnel olarak ele alır, çeşitli yöntem ve tekniklerle inceler. Felsefe ise insan olgusundan ve hareketlerinden yola çıkabilir. Dolayısıyla bu iki disiplin arasında yöntemsel farklar mevcuttur. Bir bilim insanı deney ve gözlem yaparken, filozoflar bunu yapmazlar. Felsefe, bilgiyi bütün olarak ele alır ve varlıkla ilişkilendirir. Bilim ise parçadan hareket eder.
Bilim felsefesi, bu disiplinin içeriklerini, temellerini, sonuçlarını, uygulamalarını irdelemektedir. Örneğin; son günlerde sıkça tartışılan Yapay Zekâ konusu, bilim felsefesinin ilgi alanına girer. “Yapay Zekâ insan yaşamını nasıl etkiler?” sorusuna ancak bu alanla ilgilenen uzmanlar cevap arayabilir.
Sonuç olarak felsefe, bir bilim dalı değildir. Ancak bilim, felsefenin içinden doğmuştur. Bu bağlamda, bilim felsefesi de disipliner bir boyut kazanmıştır. Çıkış noktası bilgi olan her iki disiplin arasında, amaç bakımından bir paralellik söz konusudur. Bir ana disiplin olan felsefe, başlı başına bilim değildir. Felsefenin, bilgiyi ve varlığı ele alış tarzı daha bütünseldir.
“Edebiyat neden diğer bilim dallarıyla ilişkilidir?” sorusu sıklıkla merak edilir. İçeriğimizde edebiyatın diğer bilim dallarıyla ilişkisine değindik. Detaylar için yazımızı okuyabilirsiniz.