Kendimizi üzgün veya bitkin hissettiğimizde depresyonda olduğumuzu düşünebiliriz. Bu duygu durumundan kurtulmak istesek de kimi zaman nereden başlayacağımızı bilemeyiz. Bununla birlikte “Depresyondan nasıl çıkılır?” diye sorgulamak bile olumlu bir adımdır. En azından içinde bulunulan ruh halinden kurtulmaya dair isteğin işaretidir.
İlgisiz, keyifsiz ve mutsuz hissetmek depresyonun belirtilerinden olsa da klinik tanı için yeterli değildir. Her şeyden önce depresyonun önemli bir psikolojik rahatsızlık olduğu bilinmelidir. Ancak yine de korkulacak bir şey olmadığını söyleyebiliriz. Çünkü depresyondan kurtulmanın da çeşitli yolları vardır.
Depresyon Nedir?
Depresyon veya klinik adıyla majör depresif bozukluk, tüm dünyada yaygın olarak görülen bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık, pek çok davranış ve duyguyu etkileyebilir. Hisler, düşünceler, duygular ve davranışlar depresyondan olumsuz etkilenir. Ancak neyse ki depresyonun tedavisi mümkündür.
Depresyon, bir zamanlar keyif aldığınız etkinliklere karşı ciddi ilgi kaybına neden olur. Birtakım duygusal ve fiziksel neden olabilir. İşe gitmek veya evde bile hareket etmek zor gelebilir. Kendinizi harekete geçmeye dair motive edemediğiniz için çevreniz tarafından tembellikle dahi suçlanabilirsiniz. Halihazırda içinde bulunduğunuz işe yaramazlık, anlamsızlık, tükenmişlik hisleri bu suçlamalarla artabilir. Ruh halinizin karakter yapınızla ilgili olmadığını ve geçici olduğunu unutmamalısınız.
Günümüzde çoğu insan, biyolojik, ekonomik, çevresel faktörler nedeniyle depresyon yaşayabilmektedir. Eğer depresyonda olduğunu düşünüyorsanız yalnız olmadığınızı bilmelisiniz. Profesyonel tedaviler veya kararlı adımlar aracılığıyla bu sorundan kurtulabilirsiniz.
Eğer depresyon hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz Çocuk ve Ergenlerde Depresyon adlı çalışmayı inceleyebilirsiniz.
Depresyon Belirtileri
Depresyon belirtileri kişiye göre hafif ile şiddetli arasında değişebilir. Genellikle tanı konulmuş kişilerde benzer şikayetler bulunmaktadır. Bunlar:
- Üzgün veya mutsuz hissetmek
- Bir zamanlar zevk veren etkinliklere karşı ilginin kaybolması
- İştahta değişiklikler ve bununla birlikte diyetle ilgisi olmayan kilo kaybı veya artışı
- Çok fazla uyuma veya yeteri kadar uyuyamama sorunu
- Artan yorgunluk hissi
- Amaçsız fiziksel aktivitede artış
- Değersiz veya suçlu hissetmek
- Düşünme, konsantre olma veya karar verme zorluğu
- Tekrarlayan intihar düşünceleri
Çoğumuz zaman zaman bu tür şikayetlerde bulunuruz. Ancak kişiye depresyon tanısı konması için daha fazlası gerekmektedir. Semptomlar en az iki haftadır devam etmelidir. Ayrıca tıbbi durumlar depresyon semptomlarına benzer özellikler gösterebilir. Bu nedenle profesyonel bir teşhis önemlidir.
Depresyon belirtileri hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz Depresyon Belirtileri Nelerdir? başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.
Depresyon için Risk Faktörleri
Günümüzde depresyon hemen herkesi etkileyebilmektedir. Nispeten ideal koşullarda yaşadığı düşünülen kişilerde dahi depresyona rastlanabilir. Yani “senin ne derdin var ki?” sorusu depresyon için anlamlı bir soru değildir. Depresyon daha çok olayları algılama biçimiyle ilgilidir. Ancak genel şikayetler değerlendirildiğinde benzer durumlar söz konusu olmaktadır. Depresyonda birkaç faktör rol oynayabilir:
- Biyokimya: Beyindeki belirli kimyasallardaki değişimler depresyon belirtileri görülmesine neden olabilir. Biyolojik salgı ve hormonlardaki değişimler gibi…
- Genetik: Depresyonda olan kişinin genetik yatkınlığı bulunabilir. Araştırmalara göre tek yumurta ikizlerinden birinde depresyon görülmüşse diğerinin yaşamının bir döneminde hastalığa yakalanma olasılığı %70’tir.
- Kişilik: Düşük özdeğer algısı, genel olarak karamsar olmaya meyilli ruh hali gibi özelliklere sahip kişilerin depresyon yaşama olasılığı daha yüksektir.
- Çevresel Faktörler: Şiddet, ihmal, istismar, ekonomik sorunlar, başka sağlık problemleri depresyonu tetikleyebilir.
Depresyondan Çıkmanın Yolları
Depresyon, ruhsal bozukluklar arasında tedavisi en kesin sonuç verenlerden biridir. Depresyonu olan kişilerin %90’a yakını tedaviye olumlu yanıt vermektedir. Hemen hemen tüm hastaların da tedaviyle semptomlarında azalma gözlemlenir.
Tedaviden önce yapılması gerekenler unutulmamalıdır. En önemlisi kapsamlı bir muayeneden sonra profesyonel bir teşhisin gerektiğidir. Bazı durumlarda, depresyonun vitamin eksikliği gibi bir duruma bağlı olmadığından emin olmak için bir kan testi yapılabilir. Ayrıca bir başka psikolojik rahatsızlıkla karıştırılmaması için de teşhis önemlidir.
İlaç Tedavisi
Beyin kimyası, kişinin depresyonunu tetikleyebilir ve tedavisini etkileyebilir. Bu nedenle, hekiminiz beyin kimyasını düzenlemeye yardımcı olması için antidepresan reçete edebilir. Sanılanın aksine bu tip ilaçlar ciddi bağımlılıklar oluşturmazlar. Depresyonda olan kişiye biyolojik destek vermeyi amaçlarlar.
Psikoterapi
Psikoterapi veya “konuşma terapisi” bazen hafif şiddette seyreden depresyonun tedavisinde tek başına kullanılır. Orta veya şiddetli depresyon için, psikoterapi genellikle antidepresan ilaçlarla birlikte kullanılır.
Depresyondan Çıkmak için Yapabilecekleriniz
İnsanların depresyon belirtilerini azaltmaya yardımcı olmak için yapabileceği birçok şey vardır. Ama önemli olan sizin için doğru yöntemi bulmaktır. Depresyon kişinin harekete geçmeye dair motivasyonunu etkilediği için ilk adımı atmak zor olabilir. Bu sebeple sizi harekete geçirecek doğru yöntemi bulmalısınız. Eğer yataktan, odanızdan veya evinizden çıkmakta zorlanıyorsanız nefes terapileri ile işe başlayabilirsiniz. Nefes egzersizleri için ekstra efor sarf etmeniz gerekmez. Tek yapmanız gereken kendiniz için bir şey yapmaya karar vermek ve yapmaktır.
Nefes egzersizleri, kişinin nefes üzerine odaklanmasını sağlamaya çalışır. En hayati fonksiyonumuz olan nefes alıp verme eylemidir. Ancak bunu genellikle bilinçsiz olarak yaparız. Bilinçli olarak nefes alıp vermek ise sizi “şimdi”de tutacaktır.
Depresyonun geçmişteki olumsuz deneyimler ve geleceğe dair kaygılarla ilişkili olduğunu söyleyebiliriz. Yani depresyon varsa şimdi yoktur. Kendi bilincinizi “an”a çekerek geçmiş ve gelecekle ilgili olumsuz duygulardan uzaklaşabilirsiniz.
Nefes terapisinin daha gelişmiş hali ise meditasyondur. İlk zamanlar meditasyon yapmakta zorlanabilirsiniz. Bu sizi yıldırmamalı. Zamanla daha kolay meditasyon yapabildiğinizi ve bunun sizi olumlu etkilediğini göreceksiniz.
Depresyondan Kurtulmak Mümkün mü?
Kendi varlığımızın ne kadar kıymetli olduğunu ona derin bir biçimde odaklanarak fark edebiliriz. Depresyonu oluşturan hemen her şey “dışarı” ile ilişkilidir. Zihninizdeki olumsuz düşünceler kendi içinizdeki başkalarının sesidir. Halbuki insan yalnızca kendi yaşamını yaşayabilir. İlginizi başkalarının sesinden ve yargılarından kendinize çekmek sandığınızdan daha kolay olacak. Depresif ruh hali, kendinize acımanıza ve deneyimlerinizi olumsuz değerlendirmenize neden olur. Meditasyon halinde sadece izleyen benliğiniz vardır. Daha doğrusu onu keşfetmeye çalışırız.
Kendinize acıyan benliğinizin zihninizdeki seslerini dinleyin. Kendinizi yargılamaya çalışarak takip edin. Düşüncelerden ibaret olmadığınızı ve üzüntü, öfke, kaygı gibi duyguların geçici olduğunu göreceksiniz. Zihnimizden her türlü düşünce geçebilir. Bırakın geçsin, onlara sarılmayın. Siz, sizi olumsuz etkileyen düşüncelerden ibaret değilsiniz.
Harekete geçmeye karşı motivasyon bulabilenler için ise düzenli egzersiz, olumlu bir duygu yaratmaya yardımcı olur. Sevdiğiniz yerlerde yapacağınız güzel bir yürüyüş ruh halini iyileştirir. Düzenli uyumak, sağlıklı beslenmek ve alkolden kaçınmak da depresyon belirtilerini azaltmaya yardımcı olabilir.
Depresyon sürecinde iken kendinizi kötü hissetmenize destek verecek aktivitelerden de kaçınmalısınız. Depresif müzikler veya filmler, olumsuz konuşmalar bu süreçte istenmeyen şeylerdir.
Tüm bunlarla beraber, depresyonu yenecek güçte olduğunuza inanmalısınız. Kendiniz için adım atmaktan çekinmeyin.