Futbol yorumcularının tüm takımlar için yaptığı oldukça klasik bir yorum bulunmaktadır. O da “İyi bir takım olmak istiyorsan atanın ve tutanın iyi olacak.” ifadesidir. Bu sebepten olacak ki insanların aklında da hep atanlar büyük yer tutar.
Dünyanın en yetenekli futbolcularından bahsederken herkesin aklına Pele, Ronaldo, Cristiano Ronaldo, Messi ve Maradona gibi golcü oyuncular gelir. Bizim yazımızın ise konusu, izlemiş olduğumuz, en iyi kaleciler: futbol dünyasının yetenekli oyuncuları!
Kaleci, bir takım için en önemli mevkilerden biridir. Modern futbolda kalecilik anlayışı evrim geçirse de bir takımın tutanı yeterince iyi değilse o takımı kupalardan edebilir. Sunay Akın’ın kitaplarına ve hikayelerine konu bile olmuş bir meslektir kalecilik.
Biz de sizler için dünyanın en iyi kalecilerinden 10 kişilik bir liste yaptık. Listeyi yaparken, diğer listelerden farklı olması için de bir kural koyduk. Kuralımız ise seçilen her ülkeden sadece bir kaleci listeye almaktır. Ayrıca en iyi kaleciler: futbol dünyasının yetenekli oyuncuları listesinin sonunda da okuyucuları bir sürpriz konuk beklemektedir.
Gianluigi Buffon
Takvimler 19 Kasım 1995 yılını gösterirken Parma forması giyen 17 yaşında bir çocuk dikkatleri çekmekteydi. Bir Milan maçında kendini ilk 11’de bulan bu 17 yaşındaki çocuk, şu an 43 yaşında olmasına rağmen Parma’nın Serie A’ya çıkması için mücadele vermektedir. Gianluigi Buffon, kariyeri ile tartışmasız en iyi kaleciler arasında ismi en üstte yer alması gereken isimlerdendir.
2001 yılında Juventus’un kalesini korumaya başlayan Buffon, Juventus forması ile 526 maça çıkarak kırılması güç bir rekorun da sahibi olmaktadır. Juventus ve İtalya tarihinin en iyi isimlerinden olan Buffon’un kariyerinde belki tek bir eksik bulunmaktadır, o da Şampiyonlar Ligi Kupası’dır.
Gianluigi Buffon, hala devam etmekte olan aktif futbol kariyeri boyunca 4 kere Avrupa’nın en iyi kalecisi, bir kere UEFA yılın futbolcusu ve FIFA’nın en iyi 100 futbolcusu olarak seçilmiştir. Kişisel ödüllerinin yanına sayısız Serie A şampiyonluğu, bir Dünya Kupası, bir UEFA kupası ve kısa Paris Saint-Germain kariyeri ile de bir Fransa şampiyonluğu kazanmıştır. Listede olmayı en az Buffon kadar hak eden ama kariyerine hala devam eden ve bu devin bizce yerine geçemeyen diğer İtalyan kaleciler ise şunlardır;
- Dino Zoff – Futbol kariyeri 1961-1983
- Walter Zenga – Futbol kariyeri 1977-1999
- Francesco Toldo – Futbol kariyeri 1990-2011
- Gianluca Pagliuca – Futbol kariyeri 1985-2007
- Giovanni Galli – Futbol kariyeri 1975-1996
Jan Oblak
Kendine, en iyi kaleciler: futbol dünyasının yetenekli oyuncuları listesinde yer bulan ve en genç kaleci olan Jan Oblak, futbol kariyerine Atletico Madrid forması ile devam etmektedir. Jan Oblak, futbol kariyerine ülkesi Slovenya’nın Olimpija Ljubljana takımda başladı. Küçük yaşlarda Benfica’ya transfer olan Oblak, 3 sezon boyunca farklı takımlara kiralanarak maç tecrübesi elde etmek için uğraştı.
Oblak’ın ilk büyük dönüm noktası ise 2013-2014 sezonuydu. Benfica’nın as kalecisi Arthur Moraes’in üst üste hatalı goller yemesi üstüne kaleyi devralan Oblak, Atletico Madrid transferi gerçekleşene kadar da bir daha formayı bırakmadı. O sezon oynadığı 16 maçta gösterdiği performans ile Diego Simeone’nin dikkatini çekti ve La Liga tarihinin en pahalı kalecisi olarak hala formasını terlettiği Atletico Madrid’e imza attı.
Devam etmekte olan kariyerine büyük kupa koleksiyonları ekleyememesine rağmen, takımının üst seviyede mücadele etmesini sağlayan en büyük etken olarak dikkatleri çekmeye devam etmektedir. Benfica ile Portekiz şampiyonluğu yaşayan Oblak’ın, Atletico Madrid ile de bir İspanya şampiyonluğu bulunmaktadır. Onunla beraber daha önce Atletico Madrid forması giymiş fakat listeye girmeyi son anda kaçırmış diğer büyük kaleciler ise şunlardır:
- Thibaut Courtois – Futbol kariyeri Real Madrid’de devam etmektedir.
- Leo Franco – Futbol kariyeri 1995-2016 (Leo Franco, 2009-2010 sezonunda Galatasaray forması da giymiştir)
- Christian Abbiati – Futbol kariyeri 1993-2016
- Gregory Coupet – Futbol kariyeri 1993-2011
- Daniel Aranzubia – Futbol kariyeri 1997-2014
Manuel Neuer
Alman futbolu, futbol tarihi boyunca bu büyülü sahneye pek çok isim çıkartmıştır. Bu isimlerden futbol kariyerine devam eden ve hem kulübü Bayern Munich’in hem de Almanya Milli Takımı’nın kalesine duvar ören Manuel Neuer’siz bir liste yapmak mümkün değildir. 1986 Gelsenkirchen doğumlu kaleci adeta bir kupa canavarıdır.
Neuer, profesyonel futbol kariyerine doğduğu bölgenin en prestijli takımlarından olan Schalke 04 ile başlamıştır. Henüz genç yaşlarında futbolseverlerin ilgisini çeken Neuer, 2008-2009 sezonunda takımı Schalke ile ligi 8. sırada bitirdi. Fakat sezon sonunda U21 Avrupa Şampiyonası’ndaki performansı ile Alman devi Bayern’in dikkatini çekse de transfer o sezon gerçekleşmedi.
Dünyanın dikkatini en çok çektiği maç ise Manchester United ile yapılan Şampiyonlar Ligi maçıydı. Kalesinde adeta duvar ören Neuer, inanılmaz toplar çıkarmasının yanı sıra, attığı kilit paslarla da takımının bir puanına direkt etki etti.
Schalke’nin kulüpte kalması için verdiği mücadeleye rağmen Almanya’da iyi futbolcuların daima kendini bulduğu yer olan Bayern Munich’e transfer oldu. Transfer olduğu 2011 yılından bu zamana kadar Bayern kalesini korumaya devam eden Neuer, performansıyla yeni kalecilerin idolü olmaktadır.
Manuel Neuer, modern futbolun en önemli pozisyonlarından biri olan libero kaleci görevini ilk yapan futbolculardandır. Kariyerine bir Dünya Kupası, iki Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu, her yıl yenisi eklenen Almanya ligi şampiyonlukları ve pek çok Almanya Kupası sığdırmıştır. Manuel Neuer’in eşsiz performansı ile listeye giremeyen diğer büyük Alman kaleciler ise şunlardır:
- Sepp Maier – Futbol kariyeri 1959-1980
- Toni Schumacher – Futbol kariyeri 1972-1996 (Ayrıca Toni Schumacher 1988-1991 yılları arasında Fenerbahçe forması da giymiştir)
- Oliver Kahn – Futbol kariyeri 1987-2008
- Jens Lehmann – Futbol kariyeri 1984-2011
- Marc Ter Stegen – Futbol kariyeri Barcelona’da devam etmektedir.
Iker Casillas
Henüz 20 yaşında Real Madrid’in as kalecisi olarak Şampiyonlar Ligi finalinde yer aldı ve takımı ile kupayı kaldırdı Iker Casillas. O, diğer kalecilere göre kısa boyuna rağmen, üst seviye performansını uzun yıllar devam ettirdi ve hem Real Madrid hem de İspanya Milli Takımı efsanesi olarak tarihe geçti.
A Takım kadrosuna ilk olarak 16 yaşında yine bir Şampiyonlar Ligi maçında girdi. Real Madrid 2000’li yıllarda Los Galacticos takımını kurarken, takımın hem kalecisi hem de kaptanı olarak sahaya çıktı. Uzun kariyeri boyunca sadece iki takımda forma terletti. Özellikle Real Madrid’den gözyaşları içerisindeki ayrılışı hala futbolseverlerin aklındadır.
Iker Casillas kariyeri boyunca pek çok kupa kazandı. Bir Dünya Kupası, iki EURO kupası, 3 Şampiyonlar Ligi kupası ve 5 İspanya şampiyonluğu ile en çok kupa kazanan kaleciler arasında üst sıralarda yer almaktadır. Kısa süren Porto kariyerine bir şampiyonluk sığdırmayı başarmıştır.
Fiziksel dezavantajına rağmen futbol kariyerini 39 yaşına kadar sürdürebilmiş bir devdir Iker Casillas. İspanya Milli Takımı’nın üst seviye futbol oynadığı dönemde kalesini başarı ile koruyarak yeni İspanyol kalecilerinin de önünü açmayı başarmıştır. Bizce geride bıraktığı diğer büyük İspanyol kaleciler ise şunlardır:
- David De Gea – Futbol kariyeri Manchester United’da devam etmektedir.
- Pepe Reina – Futbol kariyeri Lazio’da devam etmektedir.
- Victor Valdes – Futbol kariyeri 1996-2017
- Santiago Canizares – Futbol kariyeri 1985-2008
- Andoni Zubizarreta – Futbol kariyeri 1979-1998
Edwin van der Saar
Belki de futbol dünyasının modern tabiri ile en hakkı teslim edilmemiş kalecisi Edwin van der Saar’dır. Uzun kariyeri boyunca Ajax, Manchester United ve Juventus gibi dev takımların kalesini korumuş başarılı bir kalecidir. Futbol kariyerine FC Foreholte takımında başlayan van der Saar, çok geçmeden Ajax yetkililerinin dikkatini çekmiş ve Ajax’a transfer olmuştur.
Ajax kulübü ile 93-94, 94-95, 95-96 ve 97-98 sezonlarında Hollanda Ligi şampiyonluğunu yakalamış olan başarılı file bekçisi, 94-95 sezonunda ilk Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu da Ajax ile yaşamıştır. Yine Ajax ile 1992 UEFA kupasını kazanan van der Saar, 226 kez giydiği Ajax forması ile bir de gol atma başarısı göstermiştir.
Juventus ile kısa süren kariyerinde Buffon’un gölgesinde kalan van der Saar, İngiltere Ligi takımlarından Fulham’a transfer olarak rüya lige ilk adımını atmıştır. 127 maçlık Fulham kariyerini sonlarına doğru Manchester United’a kısa süreliğine transfer olmuştur. Transferdeki amaç, United’ın kaleci sorununu kısa süreliğine çözmesiydi fakat her şey beklendiği gibi gitmemiştir.
Gösterdiği üstün performans ile Manchester tarihine adını yazdırdı ve 2005 yılından 2011 yılına kadar İngiliz devinin kalesini koruma başarısını gösterdi. Manchester United ile kupa koleksiyonuna 4 İngiltere Ligi şampiyonluğu ve 1 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu ekledi.
Edwin van der Saar’ın kariyerinde ilginç bazı olaylar da yaşandı. Futbolu bıraktıktan sonra eski takımı Ajax’ta idari görevlerde yer aldı ve görevine halen devam etmektedir. Fakat Ajax’tan önce formasını giydiği Noordwijk takımının bir maçlık kaleci sıkıntısını çözmek üzere 2016 yılında tekrar eldivenleri eline geçirerek, emekliliğinden 5 sene sonra sahaya dönmüştür.
Peter Schmeichel
Danimarka futbol tarihinin marka isimlerinden olan Peter Schmeichel, çoğu listelerde hala dünyanın en iyi kalecisi olarak gösterilmektedir. Aktif futbol kariyerine 1981 yılında Gladsaxe/Hero takımında başlamıştır. Fakat onu efsane kaleci olarak tarihe geçiren, 8 sezon kalesini başarı ile koruyup, destanlar yazdığı Manchester United kariyeridir.
1991 yılında transfer olduğu Manchester United’da 292 maçta görev yaptı ve 5 kez İngiltere Ligi şampiyonluğunu yaşadı. Danimarka’nın peri masalı yazdığı 1992 EURO Kupası’nda takımının kaptanı ve tam anlamı ile başrolüydü. Peter Schmeichel, İngiltere şampiyonlukları ve Avrupa Kupası’nın yanına bir Portekiz şampiyonluğu, 4 Danimarka şampiyonluğu kazandırmıştır.
Peter Schmeichel, futbolu ise Manchester şehrinin diğer takımı olan Manchester City’de bırakmıştır. Kendi gibi bir kaleci olan oğlu Kasper Scmeichel, futbola Leicester City’de başarılı ile devam etmektedir. Oğlu Kasper, Leicester City’nin rüya 2016 şampiyonluğunda da baş kahramanlardan biridir.
Claudio Taffarel
Yolu ülkemizden geçen ve Galatasaray’ın unutulmaz UEFA Kupası zaferinin ana mimarlarından biri var sırada, Claudio Taffarel! Brezilya Milli Takım formasını 101 kez giyerek, en çok forma giymiş kaleci olarak da tarihe geçmiştir. Futbol kariyerine antrenör olarak devam eden Taffarel, şu an Brezilya Milli Takımı ve Liverpool kaleci antrenörlüğü görevini yapmaktadır.
Profesyonel futbol kariyerine ülkesinin Internacional takımında başlayan Taffarel, başarılı performanslarının ardından İtalya’nın köklü kulüplerinden Parma’ya transfer olmuştur. Sırasıyla Parma, Reggina ve Atletico Mineiro formaları giyen başarılı kaleci, 1998 Dünya Kupası’nda gösterdiği başarılı performansın ardından Avrupa’ya geri dönmüştür. O dönem uzun soluklu bir projesi olan ve Avrupa’da da üst üste başarılı sonuçlar elde eden Galatasaray ile anlaşan Taffarel, kulüp tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır.
Galatasaray ile 2 Türkiye şampiyonluğu, 2 Türkiye kupası şampiyonluğu, 1 UEFA kupası şampiyonluğu ve 1 UEFA süper kupası şampiyonluğu kazanmıştır. Kulüp başarılarına ek olarak 1994 Dünya şampiyonu Brezilya Milli Takımı’nın da bir numarasıdır. Futbolu bırakmasının ardından kaleci antrenörlüğü yapan Taffarel’in elinin değdiği muhteşem kaleciler ve onun başarısının gölgesinde kalan diğer bazı Brezilyalı kaleciler ise şunlardır:
- Alisson Becker – Futbol kariyerine Liverpool’da devam etmektedir.
- Ederson – Futbol kariyerine Manchester City’de devam etmektedir.
- Fernando Muslera – Futbol kariyerine Galatasaray’da devam etmektedir.
- Dida – Futbol kariyeri 1991-2016
- Julio Cesar – Futbol kariyeri 1998-2018
Rüştü Reçber
En iyi kaleciler listesinin şimdiki sırasında ise bir Türk efsanesi Rüştü Reçber vardır. Dünya futbolunun ilgisini 2002 Dünya Kupası’nda çeken Rüştü, uzun yıllar boyunca Türk futboluna hizmet vermiştir.
Rüştü Reçber’in kariyeri 1988 yılında Burdurgücü’nde başladı. Ardından Antalyaspor’a transfer oldu ve 1994 yılında gösterdiği başarılı performans ile İstanbul takımlarının dikkatini çekti. Fenerbahçe’nin efsane kalecilerinden Engin İpekoğlu’nun sakatlığının ardından kaleyi devralan Rüştü, 2003 yazında Barcelona transferi gerçekleşene kadar da formayı bırakmadı. Kariyerindeki ilk kupayı da yine Fenerbahçe ile 95-96 sezonunda şampiyon olarak kaldırdı.
Türkiye Milli Takımı’nın 2002 Dünya Kupası’nda gösterdiği unutulmaz başarıdan sonra Rüştü, pek çok Avrupa devinin dikkatini çekti. Hatta dönemin Barcelona başkanlığı adayı Joan Laporta, başkan seçilirse takıma Rüştü Reçber’i transfer edeceğinin sözünü bile vermişti. Laporta sözünü de tuttu.
Frank Rijkaard teknik direktörlüğü ile 2003-2004 sezonuna başlayan Barcelona, Real Madrid üstünlüğünü durdurmak için üst üste yıldızlar transfer ediyordu. Başarılı bir yaz dönemi geçirmesine rağmen Rüştü, ikinci kaleci konumuna düştü. Rijkaard, bunun sebebi olarak Rüştü’nün dil bilmiyor olmasını gösterdi.
Forma giydiği maçlarda üst üste hatalı goller yiyince Barcelona’da gözden düştü ve Rüştü Reçber tekrar Fenerbahçe’ye döndü. Fenerbahçe’ye dönüşünden sonra iki şampiyonluk yaşadı. 100.yıl şampiyonluğunun ardından Aziz Yıldırım tarafından kadroda düşünülmediği için bedelsiz olarak diğer bir İstanbul devine, Beşiktaş’a transfer oldu.
Tecrübesi ile takıma büyük katkılar veren Rüştü’nün unutulmaz Manchester United maçı performansı ve spiker Ertem Şener’in “Her yerinden öpüyorum Rüştü” sözü hala akıllarda yer almaktadır. Rüştü Reçber’in performansı ile geride bıraktığı diğer Türk futboluna damga vurmuş kaleciler ise şunlardır;
- Volkan Demirel – Futbol kariyeri 2000-2019
- Şenol Güneş – Futbol kariyeri 1969-1987
- Oscar Cordoba – Futbol kariyeri 1988-2010 (Cordoba 2003-2007 yılları arasında Beşiktaş ve Antalyaspor formaları giymiştir.)
- Faryd Aly Mondragon – Futbol kariyeri 1990-2014 (Ülkemizde 2001-2007 yıllarında Galatasaray forması giyen Mondragon, Dünya Kupası’ndan forma giymiş en yaşlı kaleci unvanına da sahiptir.
Petr Cech
Türk futbolseverlerin 2008 Avrupa şampiyonasında bize turu getiren hatayı yapması ile akıllarında kalsa da Petr Cech, ada ve dünya futbolunun gördüğü en iyi kalecilerden biridir. Çek kaleci, 1999 yılında Bisany ile başladığı kariyerine 2020 yılında efsane olduğu takım olan Chelsea’de son vermiştir.
Siyah kaskı ile akıllarda markalaşmış olan Petr Cech, Roman Abramovic’in Chelsea’sinin en önemli parçasıdır. 2004 yılında transfer olduğu Chelsea’de aralarında Şampiyonlar Ligi ve İngiltere Ligi şampiyonluklarının da bulunduğu 17 kupa kazanarak tarihe geçmiştir.
Chelsea ile 332 maça çıkan Cech, 2015 yazında Londra’nın diğer köklü kulüplerinden Arsenal’a transfer oldu ve 2019 yılına kadar da Topçuların formasını giydi. Kupa koleksiyonuna Arsenal’de 3 kupa katan Petr Cech, 2020 sezonunda Chelsea’ye geri dönmüş ve olası kaleci sıkıntısı için kadroda tutulmuştur.
Petr Cech’in, hayatının dönüm noktası ise onunla özdeşleşen kaskı giymesine sebep olan sakatlığıdır. 14 Ekim 2006’da Chelsea, Reading deplasmanına çıktı. Daha maçın 20. saniyesinde havadaki topu almak için hamle yapan Petr Cech, rakip futbolcu Stephen Hunt ile çarpıştı. Hunt’un dizi, Petr Cech’in kafasına çarptı ve başarılı file bekçisi beyin travması geçirdi. Hemen hastaneye kaldırılan Cech’e Oxford’da kafatası çatlama teşhisi konuldu.
Ölümden dönen kaleci için doktorların çok kritik bir uyarısı vardı, bir daha darbe alırsa felç geçirebilir ya da hayatını kaybedebilirdi. Doktorlar, kafasına bir kask takarak kariyerine devam edebileceğini söyledi. Dönemin Chelsea teknik direktörü Jose Mourinho, Cech’in travma geçirdiği pozisyon ile ilgili “Hayatta kaldığı ve gözünü açtığı için çok şanslı” yorumunda bulundu.
Lev Yashin
Efsane kaleciler için bir liste hazırlanırken, Avrupa’nın En İyi Kalecisi Ödülü’ne ismini veren Lev Yashin’den bahsetmemek olmaz. IFFHS tarafından 20. yüzyılın en iyi kalecisi seçilen Yashin, SSCB formasını başarı ile terletmiştir.
Kalecilik için bir devrimin başrolü olan Yashin’den önce kaleciler, çizgi terk etmeyen durağan bir oyun oynamaktaydı. Şu anki libero kalecilerin atası olarak nitelendirebileceğimiz Yashin, kendine gelen toplara konum ne olursa olsun müdahale etmekten çekinmeyen cesur bir yapıdaydı. Dev kaleci Lev Yashin, SSCB Milli Takımı ile bir Avrupa şampiyonluğu yaşadı.
Sezonun en iyi futbolcularına verilen Ballon D’or ödülünü kazanan tek kaleci olan Lev Yashin, Avrupa kupasının yanına bir Olimpiyat Şampiyonluğu ve 5 tane de SSCB Ligi şampiyonluğu koymuştur. Lev Yashin’den sonra Rus topraklarına çok fazla iyi kaleci gelememiştir. Yashin’in efsane olduğu toprakların bir sonraki iyi kalecisi ise 2002 yılından beri hem CSKA Moskova’nın hem de Rus Milli Takımı’nın kalesini koruyan Igor Akinfeev’dir.
Onur Konuğu: Mustafa Güzelgöz
En iyi kaleciler: Futbol dünyasının yetenekli oyuncuları listesinin bir onur konuğu da var. Onur konuğumuzun adı Mustafa Güzelgöz. Futbol hayatı listedeki diğer kalecilerin aksine oldukça kısa sürmüştür. 1940’lı yıllarda Vefaspor’un kaleciliğini yapan Mustafa Güzelgöz’ün hikayesi ise aslında futbol kariyeri bittikten sonra başlamaktadır.
Bir gün memleketi Ürgüp’e dönen Mustafa Güzelgöz, köydeki çocuklarla top oynayıp onlara futbolu öğretmeye çalışıyordu. Dönemin kaymakamı ise bu manzarayı izleyip Güzelgöz ile bir görüşme yapmak istedi. Kaymakam, Mustafa Güzelgöz’e “Sen buralısın, burada kal bu çocuklara futbol öğret. Bunun karşılığında biz de sana maddi destek olması için kütüphane memurluğu görevi verelim” dedi. Mustafa Güzelgöz de memleketine hizmet etmek için bu teklifi kabul ederek Ürgüp’te kaldı.
İlçe kütüphanesine atanan Mustafa Güzelgöz, ne protokollerde kendine yer bulabiliyordu ne de kütüphanesine biri geliyordu. Güzelgöz ise bu duruma son vermek için bir hamlede bulundu ve kütüphaneye bir eşek aldı. “Onlar kütüphaneme gelmiyorsa ben kütüphanemi onlara götürürüm” diyor ve eşeğine iki karton kutu asıp kitapları köy halkına ulaştırıyordu. Güzelgöz; Balzac, Yunus Emre, Battal Gazi ne varsa köydekilere okutuyordu.
Güzelgöz’ün en büyük sıkıntısı ise kadınların bu duruma ilgi göstermemesiydi. Düşünüp, taşınıp bir karar vererek kütüphanesinin içine bir de dikiş kursu açtı. Böylece ilçedeki kadınları da kitaplarla buluşturdu. Fakat Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz, hak ettiği değeri maalesef göremedi. Yaptıkları karşılığında devlet tarafından kendisine soruşturma açıldı ve sonunda da emekli edildi.
Son Sözler
Listenin sonuna geldiğimizde pek çok iyi kaleciden bahsetmiş olduk. Bazılarından uzun uzun konuşurken bazılarını sadece anmak zorunda kaldık. Futbol tarihi boyunca bir sürü iyi kaleci geldi ve bundan sonra da gelmeye devam edecek. Lakin sanırım hiçbiri Mustafa Güzelgöz’ün yaptığı gibi müthiş bir kurtarış yapamayacak. Mustafa Güzelgöz, belki doksana giden harika bir top çıkaramadı ama kendi memleketine düşen cehalete karşı kalesini çok iyi savundu.
Eğer futbol kültürünü seviyor ve tüm maçları sıkı bir şekilde takip ediyorsanız Türkiye’de Futbol Neden Seviliyor? yazımıza da göz atmak isteyebilirsiniz.