Gürcistan ve Türkiye, 2011 yılında yaptıkları anlaşma sonucunda sınır kapılarında sadece kimlik kontrolü sağlayarak iki ülke vatandaşları için geçiş yapma hakkı sundu. Pasaport ya da vize olmadan ülkeler arası seyahat, kısa sürede Sarp Sınır Kapısının hareketlenmesine yol açtı. Geride kalan 9 yıla baktığımızda, özellikle Batum bölgesinin kalkınmasında önemli bir unsur olan Türklerin ve çalışmak için Karadeniz’e göçen Gürcülerin iki ülke ekonomisine de büyük katkıları olduğuna tanık olduk. Sınır kapılarının açılmasıyla birlikte iki ülke arasında olan ticari ve turistik alışverişe, kaçak hükümlülerin de eklenmesi kaçınılmaz oldu. Türkiye çıkardığı af yasasıyla birçok hükümlüyü geri döndürmeyi başarırken, Gürcistan için ise şimdilik böyle bir durum söz konusu değil. Türkiye ve Gürcistan kaçakçılık ile ilgili önlemler alsa da, bu durumun yol açtığı sorunlar halen daha devam etmektedir.
Gürcistan Türkiye Sınırının Önemi ve Genel Kullanım Amacı
Sarp Sınır Kapısı özellikle Karadeniz bölgesinde yaşayan insanlar için Gürcistan kaçakçılık hattı olarak anılmaktadır. Gürcistan kaçak alkol ve sigara konusunda Türk tüketiciler için vergisiz fiyatlandırma sayesinde büyük bir talep görüyor. Gürcüler için ise kötü giden Gürcistan ekonomisinden kaynaklı şansını yeni ülkelerde denemek isteyen insanlara Avrupa’ya gidiş için ilk basamak vazifesi görüyor. Bu duruma kendine yeni fırsatlar yaratmak isteyerek Türkiye’ye gelen Gürcüleri de dahil edebiliriz. Batum ve Artvin şehirleri sınır kapılarının kalkmasıyla birlikte yavaş yavaş tek bir kültürel yapıya bürünmeye başlamıştır.
Farklı toplumların etkileşimleri sosyoloji bilimi için her zaman cezbedici bir olay olmuştur. Bu etkileşim dinamiğinin en hızlı gerçekleştiği yer hiç kuşkusuz sınır kapılarıdır. Bununla ilgili akademik bir çalışma olan “Bir Sosyolojik Olgu Olarak Sınır: Türkiye-Gürcistan Sınırı Örneği” makalesini okumanızı tavsiye ederim.
Batum ve Artvin’i saymazsak eğer, iki ülkenin seyahat eden misafirlerinin amaçları birbirinden aslında oldukça farklıdır. İki ülke için turistik, ticari ve kaçakçılık eylemlerini temel gezi amaçları olarak nitelendirirsek, diğer seyahat sebepleri iki ülke için oldukça farklı. Türklerin genel olarak gidiş sebepleri, vergi düşüklüğünden yararlanarak araç sahibi olmak, kumar oynamak, seks turizmi olarak nitelendirilebilir. Gürcüler için ise bu durum iş bulmak ile sınırlı kalmaktadır. Gürcü vatandaşları, 2008 yılında yaşanan Gürcistan-Rusya savaşının yol açtığı ekonomik krizden ötürü yaklaşık 12 yıldır büyük bir yapılandırmaya gitmektedir. Bu durum Türkiye’de oldukça değerli olan mesleki diplomaların bile mesleki anlamda maalesef bir karşılığı olmamasına sebep olmuştur. O yüzden doktor ve hemşire gibi sağlık çalışanları mesleki denklik olmadığının bilinciyle hayatlarını idame ettirmek için Türkiye’ye gelerek hasta bakıcılık yaptığına tanık olmaktayız. Alternatif olarak Türkiye’de iş bulamayanlar ise Gürcistan kaçak sigara satışı sağlayarak geçimlerini sağlamaya çalışmaktadır.
Gürcistan Kaçakçılık Haritasındaki Adaptasyon Süreci
Gürcistan kaçak alkol ve sigara konusunda Türkiye’nin en büyük tedarikçilerinden birisi konumundadır. Özellikle Karadeniz’de oluşan bu talebe karşı, Gürcü ve Türk vatandaşları Sarp Sınır Kapısını bir koridor görevi kullanarak vergilere karşı önlem almaya başlamıştır. 2011 yılında sınır kapısının açılmasının ardından Artvin ve Batum’un yerel halkı kısa sürede adapte olarak bölgenin bütün alkol ve sigara tüketimini kaçak materyallerle sağlamaya başlamıştır. Türkiye, kaçak alkol ve sigara satışını sınır dışı etmek ile cezalandırmasına karşın, bu konuyla ilgili bir azalma söz konusu olmamıştır. Gürcistan kaçak alkol çıkışı konusunda ise bir yaptırım uygulamamaktadır.
Gürcistan ve Türkiye arasındaki ticari etkileşimler akademik çalışmalara da konu olmuştur. Bunlardan bir tanesi Münevver Katkat Özçelik’in “Gürcistan İle Türkiye Arasındaki Ticaretin Boyutları ve Artvin İlinde Yapılan Ticarete Etkisi” isimli çalışmadır. Linke tıklayıp inceleyebilirsiniz.
Gürcistan Seks Turizmi
Türkiye’de yaşanan Siyasal İslamın, kişilerin yaşam biçimlerine olan müdahalelerinin sonucunda cinsellik ve kadın erkek ilişkisi gibi konular metalaşarak, kutup bir anlam kazanmıştır. Karadeniz yerel halkının, cinsellik ile ilgili dışavurumlarını gerçekleştirmek için gittikleri Batum bölgesi, seks turizmi için de uğrak yerlerden birisine dönüşmüştür. Bölge içerisinde çalıştırılan kadınların bir çoğu Orta Asya’dan gelen göçmenlerden oluşmaktadır. Bu tür yerlerin işletmeciliğini ise Türkler yapmaktadır. Eğlence gezileri mantığıyla gerçekleşen bu gezilerde Türklerin davranış biçimleri ve eylemleri iki bölge halkı arasında önyargıya fazlasıyla sebep olmuştur.
Gürcistan’da Kumar Oynamak
Bir diğer önemli unsur ise Kumar trafiğidir. Türkiye’de halen daha yasadışı bir faaliyet olarak nitelendirilen kumar oyunları için her yıl binlerce kişi Gürcistan’a giderek, orada yer alan kumarhanelerde oyun oynamaktadır. Bu kumarhanelerden birisinin sahibi de kaçak iş adamı Galip Öztürk’tür. Yazının devamında da değineceğim üzere, özellikle Karadeniz’de yaşayan hüküm giymiş kaçaklar için Gürcistan yeni bir hayat anlamına gelmektedir. Türk kumar severlerin, Kıbrıs yerine daha sık tercih etmeye başladığı Gürcistan’da hayatın ucuz olması ve kumarhanelerin Türkler tarafından yönetilmesi, daha çok tercih edilmesine sebep olarak gösterilebilir.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ahlak ve güvenliği öne sürerek Gürcistan topraklarındaki kumarhanelerin kapatılmasını ya da Türk vatandaşlarının kumarhanelere girişlerinin yasaklanmasını istedi. Fakat işadamı Bidzina İvanişvili, Türkiye’nin Gürcistan’ı ekonomik yönden tehdit ettiğini ileri sürerek kumarhanelerin kapatılmasına karşı çıktı. Turizm ve kumarın Gürcistan’a sağladığı büyük miktarda para getirisi ve Gürcistan’ın ekonomisi için hali hazırda en büyük yapı taşlarından birisidir. Gürcistan vatandaşları ise kumar gibi kara işlerden para kazanan ülke haline gelmekten hoşnutsuz olmasına karşın bu duruma adapte olmaya çalışmaktadır. İslamiyet’in dışında Hıristiyanlık’ta kumar gibi konulara kötü bakmaktadır. Birçok Gürcü vatandaşı seks, kumar ve içki gibi amaçlarla Gürcistan’a seyahat eden Türk vatandaşlarına olumsuz bakmaktadır.
Gürcistan Kaçakçılık, Alkol ve Sigara
Gürcistan üzerinden sağlanan kaçak alkol ve sigara trafiği ise Karadeniz bölgesinde bandrollü alkol ve sigara satışını oldukça azalttı. Doğu Karadeniz bölgesinde yer alan şehirlerde sıklıkla rastlanan kaçak alkol ve sigara, yapılan yaptırımlara karşın yüksek oranda vergilendirmeye bağlı olan fiyatlarıyla kullanıcıların bütçelerini aşmaya başlamıştır. Buna karşın Gürcü larisi, Türk lirasına kıyasla son 10 yılda büyük değer kazanmasına karşın alkol ve sigara fiyatları yine de çok daha uygun olarak alınabilmektedir. Günümüzde halen daha aktif olarak Gürcistan kaçakçılık hattı trafiğine devam etmektedir.
Kaçak Hükümlüler ve Sarp Sınır Kapısı
Sarp sınır kapısı tüm bu hareketliliğin yanında bir de kaçak hükümlülerin geçişlere de ev sahipliği yapmakta. Türk ve Gürcü kaçaklar ülke değiştirerek hükümlü geçmişlerini geride bırakarak yeni bir hayata başlamaya ya da suçlarının düşmelerini beklemek üzere sınırdan geçmektedirler. 2020 yılında yaşanan Corona felaketinin ardından Türkiye hükümetinin yayınladığı af genelgesiyle birçok kaçak mahkum Türkiye’ye dönmüştür.
Gürcistan’a gelmeye karar verdiyseniz, daha öğrenmeniz gereken pek çok şey var. Dilerseniz, Gürcistan Gezi Rehberi‘ine göz atabilirsiniz.