Ne, Ne Değildir?Sinema

Hannibal’ın Hikayesinden Yola Çıkarak Kanibalizm Nedir?

kanibalizm

Halk arasında yamyamlık olarak anılan kanibalizm, canlı türlerinde kendi türünü yiyenleri ifade etmektedir. Genel olarak insan türünde görülen ve insan eti yeme konusunda kullanılan kavram, kökeninde birçok farklı olayı barındırmaktadır. Filmlere ve hikayelere konu olan ve kimi zaman hastalık olarak değerlendirilen kanibalizm, doğrusuyla yanlış bilinenleriyle her zaman gündemde olmuş bir konudur. Bu yazımızda sizin için bütün detaylarıyla Hannibal’ın hikayesinden yola çıkarak kanibalizm nedir, sorusunun cevabını aktaracağız. Ancak hikayeyi ele almadan önce kanibalizm adının nereden geldiğine bakalım.

Kanibalizm Sözcüğünün Kökeni

kanibalizm
Coğrafi keşifler döneminde ortaya çıkan yerli kabileler, kanibalizm nedir sorusuna temel oluşturmuştur. 

Kanibalizm, Avrupalıların Amerika kıtasını işgal ettikleri dönemden beri kullanılagelen bir kavramdır. Kristof Kolomb, ilk kez kıtanın ele geçirme çabaları sırasında insan eti yiyen bir Karayip kabilesinin varlığına dair söylentiler çıkarmış ve bunu Kraliçe Isabela’ya kadar iletmiştir. Kolomb’un Caribe olarak aktardığı kabilenin asıl adı kayıtlara Kalinago olarak geçmiştir. Söylentiler sonrasında ise Kraliçe Isabela, insanı değersizleştirip etiyle beslendiği düşünülen bu kabileyi köle olarak kullanılabilecek insanlar sınıfına almıştır.

Avrupalı işgalciler bu bilginin yayılması ile beraber kendilerine zorluk çıkarak yerliler için bu söylentileri çıkararak onları “Caribe” ilân etmiş ve insan dışı varlık olarak fişlemişlerdir. Bu süreçte Caribe olarak aktarılan bu kavram, zaman içinde önce “Caniba” daha sonra da “Cannibal” olarak anılmıştır.

Yamyam sözcüğünün ortaya çıkışı Güney Sudan’da yaşayan bir topluluğa Fransızlar tarafından verilen isimden ileri gelmektedir. Bu bilgiye göre Fransızcada “niam niam” ya da “iam iam” şeklinde kullanılan sözcüklerden evrilen yamyam ifadesi ile 19. yüzyılda dilimize geçmiştir.

Hannibal’ın Hikayesi

hannibal lecter kitap
Thomas Harris

Hannibal Lecter, beyaz perdenin en vahşi karakterlerinden biri olarak ön plana çıkmaktadır. Özellikle insan eti yemesi ile bilinen Hannibal, ortaya çıkarılırken farkı örneklerden yararlanılmıştır.

İnsanlık tarihi boyunca bazı dönemlerde ortaya çıkan kanibalizm, günümüzde en çok seri katil davranışı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu gibi durumlarda katiller genellikle kurbanlarını merak ettikleri için yediklerini ifade etmektedir. Filmde felsefi boyutunun da ele alındığı kanibalizm öğesi, hikayenin temelini oluşturur. Anthony Hopkins’in son derece etkileyici bir performansla yansıttığı Hannibal karakteri için farklı seri katil hikayelerinden yararlanılmıştır. Karakteri oluştururken senarist Thomas Harris gerçekte yaşanan iki farklı olaydan etkilenmiştir.

Hannibal Lecter, oldukça zeki ve manipülatif bir seri katildir. Aynı zamanda kibar bir kişiliğe de sahip olan Lecter, öldürdüğü insanların etlerini pişirip kendisi yediği gibi başkalarına da ikram eder. Manipülatif yapısı ve kibarlığı gizlenmesini kolaylaştırdığı gibi gerçek yaşamda kibar ve düzgün yapılı insanların seri katil şakalarına maruz kalmasına da sebep olmuştur.

Kanibalizmi konu edinmiş yasaklanmış filmleri bulabileceğiniz bir liste: Yasaklanmış Filmler

Gerçek Hannibal Lecter

Senaryo ve roman yazarı Thomas Harris, 1963 yılında röportaj yaptığı katil Alfredo Balli Trevino‘ın işlediği cinayetten ilham alarak karakteri geliştirmiştir. Katile Dr. Salazar lâkabını veren yazar, cinayet işleme motivasyonu ve insan eti yeme konusunda da başka katillerden ilham almıştır. Dr. Salazar, erkek arkadaşı Jesus Castillo Rangel adlı kişiyi öldürüp parçalara ayırdıktan sonra amcasının bahçesine gömmüştür. Amcasının durumu anlaması zerinde tutuklanan katil 20 yıl hapis cezası almıştır. Ayrıca bu katil kanibalizm örneği barındırmasa da Hannibal Lecter karakterine en yakın isimlerden biridir.

Hannibal Lecter’ın Vücut Bulmuş Hali

Küçük yaşta yetiştirme yurdunda kalmaya başlayan ve buradaki ruhsal gelişimi son derece sağlıksız olan Albert Fish, eşcinsel eğilimlerinin ortaya çıktığı 1882 yılı sonrasında sapkın hareketler sergilemeye başladı. Cinayetleri işlemesi kadar anlatması ile de oldukça dikkat çeken Fish, bir ayin yapar gibi kurbanlarının etlerini yediğini ve baharatlarla pişirdiğini söylemiştir. 1920 yılına kadar en az 15 kişiyi kaçırarak önce tecavüz ettiği ve sonrasında etlerini pişirip yediği bilinmektedir. Katil ifadesinde bütün bunları din adına yaptığını belirtmiştir.

Hannibal ile Kanibalizm Arasındaki İlişki Nedir?

hannibal-ve-kanibalizm
Hannibal Lecter – Kuzuların Sessizliği

Genel kanı Hannibal adının kanibalizmden geldiği yönünde olmasına rağmen gerçekte iki isim arasında herhangi bir bağlantı yoktur. Kanibalizm insan eti yemeyi ifade eden sözcük olarak bilinirken, Hannibal ise Kartacalılar tarafından çokça kullanılan ve Yunanca anlamı garip bir şekilde “merhametli“  olarak ifade edilen bir isimdir.

Kuzuların Sessizliği adlı efsane filmin Anthony Hopkins’in mükemmel performansıyla popülerleşmesinden sonra hem kanibalizm hem de Hannibal adı çok fazla kullanılmaya ve özdeşleşmeye başladı. Filmin tutulmasıyla beraber kanibalizm temalı filmlerin yapımı da oldukça artış göstermiştir.

Türk Hannibal Lecter

Türkiye’de genel anlamda seri katile ya da kanibalizm vakasına rastlamak mümkün değildir. Ancak 1997 ile 2007 yılı arasında 3 cinayet işleyen Özgür Deniz adlı şahıs, aynı zamanda öldürdüğü Cafer Er adlı maktülün etini yemiş olduğunu da belirtmiştir. Katil, insan etine karşı açıklanamaz bir istek duyduğunu da ifadelerine eklemiştir.

Kanibalizm Neden Tabudur?

kanibalizm
İnsan değerleri göz önünde bulundurulduğunda kanibalizm büyük bir tabudur.

İnsanlar, birçok farklı sebeple insan eti yemek konusunda hassasiyet sahibidir. Bu hassasiyetin en önemli nedenlerinden biri, değerler kavramının verdiği muhafazakarlıktan kaynaklanır. Buna göre insan, kültürel ve tarihi birikimlerine göre kendi türünde belirli bir saygı ve değer sistemi geliştirmiştir. Medeniyetin ilk belirteçlerinden biri olarak da görülen bu durum en eski insan topluluklarında dahi önem verilmiş bir durum olarak ortaya çıkmaktadır.

Savaş durumunda ölümler, kardeş kavgasında yaşanan ölümler, aile içi ya da gruplar arası toplu katliamlar ve benzeri hunharca işlenen cinayetler çoğu zaman insanlar tarafından normal görülmüştür. Buna rağmen insanların cinsel tabularda da benzer sebeplerle şekillenen düşünce sistemi kanibalizm konusunda da işlemiştir. Öyle ki insanın bedeni kendisine atfedilen değer nedeni ile yenilemez. Aslında çoğu kültürde şoke edici bir yamyamlık örneğine rastlanmadığı sürece kimsenin aklına insan eti yemek büyük olasılıkla gelmeyecektir.

Elbette aynı zamanda insanların geliştirdikleri medeniyetleri şekillendirirken korku sebebiyle böyle bir kural belirlediği de düşünülebilir. Bu durumda insan türü düşünen bir varlık olarak besin maddesi şeklinde tanımlanmayı ilk akla gelebileceği gibi kendini korumak adına da reddetmiş olabilir.

İnsan etinin yenmesi değerler bağlamında gerek dini gerekse yasal kurallarla özellikle de sözlü bir anlaşmayla engellenmiştir. Semavi dinlerde doğrudan dillendirilmese de insan türünün kurban ya da besin maddesi olarak kullanılamayacağı İbrahim peygamberin oğlu İsmail’i kurban etme hadisesi örneği üzerinden aktarılmıştır.

İnsan Etinin Tadına Dair Yorumlar

William Buehler Seabrook
William Buehler Seabrook

Genellikle akıl sağlığı bakımından sorunlu olan katiller tarafından yapılan sorunlu ve hastalıklı yorumlar bulunmaktadır. Öyle ki bazı soğukkanlı katiller, öldürdükleri insanların etini nasıl muhafaza ettiklerinden kendilerince nasıl marine ettiklerine ve tatlarına kadar birçok konuda yorumlar yapmıştır. Bu konuda en gerçekçi yorumlardan birini ise görece daha akıl sağlığı yerinde olduğu düşünülen Amerikalı gezgin William Buehler Seabrook yapmıştır. Aynı zamanda gazeteci olan Seabrook, 1931 yılında yayımlanan Jungle Ways kitabında insan etinin tadını tarif eden bir yazı kaleme almıştır. Yazıda anlatılana göre yerliler arasında insan eti yemesine müsaade edilmemiş olsa da kendisi bir kaza sonrasında ölen insanlardan edindiği insan etini pişirerek yemiş ve yorumlamıştır. Yorumda etin buzağı etine benzer bir tat verdiği belirtilmiştir.

Kanibalizm Türleri

kanibalizm
Pek çok kanibalizm türü literatürde yer almaktadır.

Kanibalizm, farklı canlı türleri arasında görülebilen bir durumdur. Canlıların kendi grubunda bulunan başka canlıları yemesine dayalı bir kavram olan kanibalizm, insanda olduğu gibi diğer hayvan türlerinde de görülebilmektedir. Kanibalizm ayrıca uygulanış biçimine göre de farklı türlere ayrılmaktadır. Kanibalizm türlerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

  • Antik Kanibalizm: Antik çağlarda Homo Sapiens ya da Neandarteller’de görülen kanibalizm türüne denir. En eski örneği, Çedar Adamı fosilinden gözlemlenen kanibalizm belirtisidir.
  • Savaş Kanibalizmi: Tarihte bazı dönemlerde savaş sonrası insan eti yenmek zorunda kalındığına dair bilgiler mevcuttur. Ayrıca Moğolların insan eti yediği ya da korku salmak için bu efsaneyi yaydığı bilinmektedir.
  • Hayatta Kalma Mücadelesi Sırasında Uygulanan Kanibalizm: Özellikle kıtlık dönemlerinde rastlanan kanibalizm örnekleri bulunmaktadır. 13. yüzyılda Nil Nehri etrafında ve 14. yüzyılda Avrupa’da kıtlık dolayısıyla kanibalizm örnekleri mevcuttur. Ayrıca 1820’de balina tarafından batırılan ve Moby Dick’e ilham veren Essex isimli gemideki mürettebatın hayatta kalmak için insan eti yedikleri bilgisi bulunmaktadır.
  • Otokanibalizm: İnsanın kendi uzuvlarını yemesi ile ortaya çıkan kanibalizm türüdür. Teknik olarak pek olası görünmeyen bu yöntem hayatta kalma dürtüsüyle gerçekleştirilmesi mümkün olmayan bir yöntemdir.
  • Endeokanibalizm: Bazı yerli kabilelerin kanibalizm uyguladıkları görülmektedir. Bazı durumlarda savaşta ele geçirilen düşmanlar yenirken daha güncel olarak bilinen bir duruma göre bazı kabileler, ölen yakınlarını kutsamak  adına onların etini de tüketebilmektedir.
  • Tıbbi Kanibalizm: Bazı toplumlarda mumya olarak bulunan insan etinin ilaç niyetine kullanıldığına da rastlamıştır.

Sonuç

Kanibalizm, dünya genelinde birçok örneği bulunan ve insanlık tarihinde en çok benimsenen ortak tabulardan biri olarak bilinmektedir. Özellikle Kuzuların Sessizliği filminin popülerleşmesinden sonra büyük ilgi toplayan bu alanda birçok farklı yapım ortaya çıkmıştır. Kanibalizmin dünya tarihinde görülmesi büyük oranda akıl sağlığı yerinde olmayan insanlar arasında yaygındır.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir