Sinema

Mullholland Çıkmazı İnceleme: Anlamayanlar için İnce Detaylar

Mulholland Cikmazi İnceleme

Mullholland Çıkmazı inceleme yazımızda, bu anlaşılması zor ancak bir o kadar ilgi çekici filmi tüm detayları ile ele almaya çalıştık. Keyifli okumalar…

Mulholland Çıkmazı Başlangıcı: Jitterbug Dansı

Diane’in (Camilla’nın partisinde) bir Jitterbug yarışmasını kazandığını öğreniyor ve bu sebeple, Diane’ye, oyunculuk yapmak istediğini söylerken şahit oluyoruz. Açılış montajı ise harika, muhteşem bir dans ekrana getiriliyor fakat sorun şu ki Diane hiçbir yerde görünmüyor.

Sonrasında, bir anda tüm ilgi Diane’ye ve yaşlı bir çifte odaklanıyor. Fakat, Diane’nin bir jitterbug dans yarışmasını kazanmış gibi değil değil de bir güzellik yarışmasında “Güzellik Kraliçesi” seçilmiş gibi bir hali var. Üstüne üstlük, ortada herhangi bir dans partneri de gözükmüyor. Kalabalığın yaptığı tezahürata eğilerek kulak verdiğinizde ise “Betty” diye bağırıldığını seçebiliyorsunuz.

Filmin hemen başında geçen bu olay Diane’in değil Betty’nin perspektifinden yansıtılmakta. Diane’in gerçekten neyi kazandığını ya da Hollywood’a neden Hollywood’a taşındığına dair söylediklerini uydurup uydurmadığına hâkim değiliz. Belki de Diane’nin ölmüş teyzesi Ruth yaşarken yarışmayı kazandı. Diane ise bunu kendi geçmişinin bir parçası olarak algılıyor.

Mulholland Çıkmazı Sonu

Mulholland Çıkmazı Sonu
Camilla’nın öldürülmesini hazmedemeyen Diane’in vicdan azabı, filmin sonunda kendini vurmasına yol açar.

Mulholland Çıkmazı’nın sonu, Diane’in başarılı bir aktris olan Camilla’ya aşık bir başarısız aktris olduğunu tescil eder. Terk edilişinden ötürü küplere binen Diane, Camilla’yı indirmesi için bir tetikçi ile anlaşır. Tetikçi işi tamamladığının bir işareti olarak Diane’i mavi bir aracılığıyla ulaşır. Diane, suçluluk duygusu ve kendisine duyduğu nefret ile uykuya dalar. Hayali boyunca Betty karakterini üstlenir. Camilla, hayatını sonlandırmaktan kaçmaya çalışan tatlı ve masum Rita’ya yansır.

Ayrıca rüyada Hollywood oyuncularını etkileyen gölgemsi insanlara şahit oluruz. Bu gölgeler, Diane için neden rolü alamadığına dair aklını karıştıran düşüncesel illüzyonlara yol açar. Fakat aslında gerçek, Camilla’nın fiziksel güzelliğini kullanarak yönetmenleri ve yapımcıları onu seçmeleri için baştan çıkarmasıdır.

Camilla’nın öldürülmesini hazmedemeyen Diane’in vicdan azabı, filmin sonunda kendini vurmasına yol açar.

Mulholland Çıkmazı: Filmde Gerçekten Neler Oluyor?

Film, süresi boyunca, gerilim ve gizem öğeleriyle izleyicilerini hem ekrana bağlarken hem akılda soru işaretlerine sebebiyet veriyor. Peki ya filmde gerçekten neler oluyor?

Gerçek Diane Selwyn

Diane Selwyn (Naomi Watts)
Diane Selwyn, Naomi Watts tarafından canlandırıldı.

Diane Selwyn (Naomi Watts) bir “Hollywood Starı” olma hayalinin peşinden Hollywood’a taşınan hırslı bir aktris. Diane, dünyayı bir süre önce terk etmiş teyzesi Ruth’tan kalan küçük bir mirasa sahip. Ruth, yaşadığı süre boyunca Diane gibi bir aktristi, hatta filmlerde rol aldı fakat kimse asla ünlü birisi olamadı. Diane de aynı teyzesi gibi, birkaç filmde rol alabilmesine rağmen, canlandırdığı roller sadece yan rollerden ibaret. Aynı zamanda, başarılı ve oldukça ünlü bir aktör olan Camilla Rhodes’a (Laura Elena Harring) karşı platonik bir aşk beslemektedir. Diane’in sahip olduğu kişisel ve mesleki hayatındaki başarısızlıklar, onu ciddi bir depresyonla beraber uyuşturucu bataklığına sürükler.

Gerçek Camilla Rhodes

Camilla Rhodes
Camilla Rhodes karakteri ise Laura Harring tarafından canlandırıldı.

Seyirciye hem Diane hem de Camilla’nın Bob Brooker yönetmenliğinde çekilen “Sylvia North Story” olarak isimlendirilen bir film için seçmelere katıldığı sunuldu. Rolü kapan taraf ise Camilla olmuştu. Böylece, Camilla sahip olduğu bu rol ile yıldız olma yolunda ciddi bir ilerleme kaydeder. Film boyunca seyirciye hissettirilen ima ise Camilla’nın rolü almak için “gerekli” insanlar ile birlikte olduğu yönünde yattığı yönünde.

Diane abayı çoktan yakmıştır fakat Camilla’nın gözünde bu aşk yalnızca sıradan bir kaçamaktan fazlası değildir. Aynı zamanda Camilla biseksüel birisi olarak lanse edilir çünkü hem erkeklerle hem de kadınlarla gündelik ilişkileri bulunur.

Camilla, Diane’e acımaktadır. Bu sebeple, onu ziyaret ederek, katılacağı partilerinden birine davet eder. Fakat Diane yönetmen Adam’ın Camilla’nın yakında evleneceğini duymuştur. Bunu fırsat bilen Diane, partiye katılmaya karar verir.

Ünlü Eleştirmenlerin Gözünden

Film fazlasıyla karışık değil mi? Gelin bir de zamanında ünlü köşe yazarları ve film eleştirmenleri film hakkında neler söylemiş onlara göz atalım.

Jonathan Ross, The Daily Mirror

Ross’a göre Mullholland Çıkmazı, Betty’nin sahip olduğu hayal dünyası ve gerçekliği olarak iki parçaya bölünmüş durumda. Ona göre film uyuşturucu halindeyken hayal edilen bir rüya veya ölmeden önce insanların gözünün önüne gelen film şeritlerinin hikayesinin yeniden yorumlanması olabilir. Ross’un düşüncesine göre, filmin temel bir senaryosu yok ve alınacak mesaj izleyicinin pozisyonuna ve anladığına göre değişiyor.

Tom Charity, Timeout Dergisi

Tom Charity’nin perspektifinden filmin ilk yarısı, sevgilisi tarafından yüz üstü bırakılmış, bir mahalle mekânında garsonluk yaparak hayatını geçindirmek zorunda olan başarısız bir aktirisin -olmasını istediği- hayalinden ibaret. Hayallerinde, kendisini seven genç ve güzel bir kadına sahip; aynı zamanda da yetenekli bir dahi.

Tom Chartiy’e göre, film boyunca yerleştirilmiş her sembol, farklı bakış açıları için farklı anlamlara sahip. Örnek olarak, Tom Chartiy’nin bakış açısına göre “kutu” bilinci temsil etmekte.

Ayrıca, rahatsızlık vermek amacıyla geri gelen yaşlı çift, klasik bir anksiyete izdüşümü. Yaşlı çift ile temsil edilen şey, beraberken sizi pohpohlayan ama ilk fırsatta arkanızdan size gülen insanlar.

Philip French

Philip French’e göre, film boyunca kolektif bir rüya işlenmiş. Ona göre Mulholland Çıkmazı, Hollywood’un gerçek tarihinin hikayesinin anlatılmak için araç olarak kullanıldığı dolambaçlı, dönüşlü bir yoldan ibaret.

Philip French, David Lynch’in (filmin yönetmeni) en sevdiği filmin Sunset Boulevard olduğunu belirterek, filmin Hollywood’un görünmeyen tarafında geçen bir hikâyeyi işlediğini söylüyor. Ona göre, filmdeki çoğu şey, bir zaman kapsülünden çıkmış gibi, geçmişten bir noktaya referans veriyor. Örnek olarak, Betty’nin intiharı, Philip Frenche’e göre Peg Entwistle’ın 1931’de Hollywood tabelasından kendisini aşağı atarak gerçekleştirdiği intiharını hatırlatıyor-ki bu intihar, zaman içinde Hollywood “rüyasının ve trajedisinin” bir sembolü haline gelmiştir.

Kafa karıştırıcı ve içinden çıkılması zor filmleri seviyorsanız, Memento tam size göre. İzledikten sonra mutlaka Memento İnceleme: Beyninizi Yakacak Bir Kurgu yazımıza göz atın.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir