Tarih

Saltanatın Kaldırılmasının Sonuçları ve Nedenleri

Saltanatın Kaldırılmasının Sonuçları ve Nedenleri

Saltanat, kısaca Osmanlı Devleti’nde babadan oğula geçen yönetim sistemidir. Bu sistemde, tahta çıkan padişahın imparatorluğun tek yöneticisi olduğu kabul edilmiştir. Tarihte yaşanan gelişmeler sonucu, Osmanlı’da yeni bir yönetim biçimine ihtiyaç duyulmuş ve saltanat nihayetinde son bulmuştur. Saltanatın kaldırılmasının sonuçları, tarih ile ilgilenenler tarafından sıklıkla merak edilir. Siz de bu konu hakkındaki detaylara yazımızda ulaşabilirsiniz.

Saltanatın Kaldırılmasına Giden Süreç

Değişen dünya düzeni ve Osmanlı tarihinde yaşanan gelişmeler, yönetimde ihtiyaç duyulan yeniliklerin önünü açtı. Bu yeniliklerin ilki olarak, TBMM döneminde alınan kararla saltanat 1 Kasım 1922’de kaldırılmıştır. Böylece, kuruluşundan beri padişah tarafından yönetilen Osmanlı Devleti’nin yeni idaresinde artık sultan yerine meclisin kendisi söz sahibi oldu.

Osmanlı’da 600 yıl boyunca hakimiyetini korumuş bu yönetim biçiminin nasıl son bulduğunu merak edebilirsiniz. Saltanatın kaldırılmasının üç temel nedeni şu şekilde sıralanabilir:

  • Saltanatın ulusal egemenliğe aykırı olması: TBMM’nin amacı, ulusal egemenliğe dayanan demokratik bir devlet kurmaktı. Genelge ve kongrelerde, TBMM milli iradenin önemini kesin olarak belirtmişti. Padişahlık makamı, benimsenen bu ilkelerle taban tabana zıttı.
  • Padişah ve İstanbul Hükümetinin milli direnişe karşı olması: İstanbul hükümeti tartışmalı Sevr Antlaşması’nı İtilaf devletleri ile imzalamıştı. TBMM, Misak-ı Milli sınırlarını işgal etme planı olarak gördüğü bu antlaşmaya karşıydı.
  • Ülkede iki farklı yönetimin olması: İtilaf devletlerinin toplantılara her iki tarafı da çağırması, saltanatın kaldırılmasını hızlandıran gelişme oldu. İki tarafın ülke meseleleri hakkında farklı kararlar alması, tek bir hükümetin yönetmesi ihtiyacını doğurdu.

Bu gelişmeler sonucu artık ülkenin idaresi tümüyle TBMM’ye geçti. Meclis aynı zamanda hilafetin koruyucusu haline geldi. Bu büyük değişiklik, ülke siyasetinde yaşanacak birçok yeni gelişmenin de önünü açtı.

Saltanatın Kaldırılmasının Sonuçları ve Hilafet Tartışmaları

Saltanatın Kaldırılmasının Sonuçları ve Nedenleri
Saltanatın kaldırılmasıyla ilgili Cumhuriyet döneminde ciddi tartışmalar yaşanmamıştır.

Ülke yönetiminin değişmesi, kolaylıkla adapte olunabilen bir süreç olmadı. İnkılapların gerçekleştirilmesi, ancak yavaş ve sancılı bir sürecin ardından tamamlandı. Sonrasında da birçok yenilik düzenlense de saltanatın kaldırılmasının sonuçları ilk olarak şunlar oldu:

  • TBMM tarafından benimsenen milli egemenlik ilkesinin hayata geçirilmesi için önemli bir adım atıldı.
  • Son Osmanlı sultanı olan Vahdettin ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.
  • Yeni yönetim, ülke hakkında alınan kararları ikinci bir yönetimin engeli olmadan net bir şekilde ifade edebildi.
  • Cumhuriyet’in ilanına giden süreç hızlandı ve cumhuriyet bir yıl sonra kuruldu.
  • Osmanlı ailesinden olan Abdülmecid yeni halife ilan edildi, ancak yetkileri dini konularla sınırlandırıldı.

Son maddeden de anlaşılacağı üzere, Saltanatın kaldırılması tarihi, laikliğe giden yolu da içeriyor, çünkü Abdülmecid yeni halife ilan edilse de TBMM aslında hilafeti tamamen kaldırmayı hedefliyordu.

TBMM’nin tek söz sahibi olmasına rağmen inkılaplar hızlı bir şekilde yapılamadı. 600 yıl aynı sistemle yönetilmiş halkın yapılan değişimlere hemen ayak uydurabilmesi pek mümkün değildi. Öyle ki, “hilafet ne zaman kaldırıldı” sorusuna ancak “3 Mart 1924’te”, yani yaklaşık iki yıl sonra cevabını verebiliriz. Yavaş ve dikkatle yapılan bir inkılap olsa da laik bir devletin kurulması, saltanatın kaldırılmasının sonuçları arasında en çok ses getireni oldu.

Hilafetin kaldırılması gerekli görülmüştü çünkü halifelik makamı da hedeflenen ulusal egemenlik anlayışına zarar veriyordu. Çağdaşlaşmak için, saltanat ve hilafetin kaldırılması gerekli iki büyük devrimdi. Buna rağmen, din ve devlet işlerinin ayrılması, ülke içindeki bazı Müslüman taraflarda tepkilere yol açtı. Örneğin, saltanatın hilafetten ayrılarak kaldırılmasına karşı çıkıldığı eser “Hilafet-i İslamiye ve Büyük Millet Meclisi”, daha önce milli mücadeleye de katılmış mebus Hoca Şükrü Efendi tarafından yazılmıştı. Bir milletvekilinin yazdığı bu kitap, mecliste büyük tartışmalara sebep oldu.

Tartışmalar ne kadar alevlenirse alevlensin, Atatürk ve TBMM, meclisten başka milleti temsil edecek başka bir makamın tanınmayacağını net bir şekilde ifade etti. Bu sayede, yıkılan Osmanlı Devleti’nin yerine kurulan dinamik Türkiye Cumhuriyeti hem demokratik hem de laik bir ülke olarak varlığını korudu.

Misak-ı iktisadi nedir?” yazımız da ilginizi çekebilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Saltanatın Kaldırılmasından Sonra İstanbul Hükümetini Kim Yönetti?

Saltanat kaldırıldıktan sonra İstanbul’da bulunan Osmanlı hükümeti istifa etti. Böylece ülkeyi yöneten tek hükümet Ankara hükümeti, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi oldu.

Hilafet Neden Saltanattan Önce Kaldırılmadı?

Osmanlı halkı genel olarak dinine bağlı bir toplumdu. Halifeliği belli bir süreç içinde kaldırmak yerine bunu birden yapsalardı, TBMM Müslüman kesimden çok daha fazla ve sert tepkiler görebilirdi. Bu yüzden önce saltanat, sonra hilafet kaldırıldı.

Saltanatın Kaldırılması Hangi İlkeye Girer?

Saltanatın kaldırılması hem büyük bir devrim olduğu, hem egemenliği millete verdiği, hem de laikliğe giden yolun önünü açtığı için inkılapçılık, cumhuriyetçilik ve laiklik ilkeleri altında değerlendirilebilir.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir