Sanat kelimesi en temelinde, sanatçının ortaya koyduğu esere bakıldığında, bakan kişide oluşturduğu hissiyatlar bütünü için kullanılır. Edebiyat için de bu durum geçerlidir. Yazar, sanatını okuyucusuna zarif bir şekilde iletebilmek için
Sanatın dile yansıması olarak nitelendirebileceğimiz edebiyat, kimi zaman mutluluklarımızı kimi zamansa hüzünlerimizi anlatmamızı sağlayan önemli bir araç oldu. Bizimle birlikte edebiyatın tarihler boyu gelişimini gözlemlemeye hazır mısınız?
İzlenilen bir film, okunan bir hikaye veya roman; kişi, zaman, mekan, nesneler ve daha birçok unsur çerçevesinde işlenen olay örgüsünden oluşur. Eserin akıcılığını sağlayan ve alıcıyı kurgunun içine katan “Olay
“Küçürek hikaye nedir?” sorusu edebiyatseverler tarafından merak edilir. En yalın tanımıyla bu öykü türü, günümüzde de sıklıkla kullanılan kısa anlatımın hakim olduğu bir edebi yazı tarzıdır. Ayrıca klasik hikayeciliğin alt
Anonim halk edebiyatı, kim tarafından yazıldığı veya söylendiği bilinmeyen eserlerden oluşur. Genel olarak halkın yaşamını sözlü şekilde ifade etmek amacıyla ortaya çıkmıştır. Bu edebi ürünlerin; şiir, düz yazı veya her
Edebiyat ve dilimizin çok katmanlı evreninde “Betimleyici öge nedir?” sorusu, kelimeleri canlandırıp renklendirerek zenginleştirme noktasında önemli bir yere sahiptir. Bu kavram, okurun zihninde canlanan bir sahne yaratarak anlatımı detaylandırır. Peki,
Hikâye, yaşanmış veya yaşanması muhtemel olayların, insanları etkileyecek şekilde anlatılmasıdır. Yazıların içeriğinde estetik kaygı taşıyan bir anlatım şekli vardır ve merak uyandırmak, yazarın öncelikleri arasındadır. Türk edebiyatında bu türün ilk
Arnavutça ve Kürtçe dillerinde kullanılan bremin kelimesi aynı zamanda Bremen Eyaletinin başkenti olarak da bilinir. “Bremin ne demek” diye sorulduğu zaman pek çok farklı cevap verilebilir. Kürtçe dilinde kardeşim anlamına
İnsan yaşamını derinlemesine ele alan Edebiyat, duyguların iletilmesinde kullanılan bir sanat dalıdır. Düşüncelerin etkileyici bir şekilde aktarılmasını sağlar. Çeşitli söz sanatları kullanarak hayal ve gerçekliği bütünlemesine ifade eder. Psikoloji ise
Edebiyat, yazılı veya sözlü eserler aracılığıyla ifade edilen metinlerin ve hikayelerin sanatsal bir şekilde kullanılmasını içerir. Bu sanat formu, insan duygularını, düşüncelerini, deneyimlerini ve hayal gücünü ifade etmek için dilin
Felsefe ve edebiyat ilişkisi, girift bir yapıdadır. Felsefede düşünmek ya da düşünebilmek ön plandayken edebiyat, bu düşünceyi yazılı veya sözlü olarak insana aktarmaktan sorumludur. İki olguda da temel unsur, insandır.