19. yüzyılın en önemli yazarlarından biri olarak kabul edilen Bronte, 1818 yılında Yorkshire’da doğmuştur. İngiliz edebiyatında iz bırakan yazar, duygusal derinliği ve etkileyici anlatımıyla okuyucuları etkilemeyi başardığı gibi günümüzün de sevilen yazarlarından biridir. Emily Bronte kitapları, okuyucuları derin düşüncelere sevk ederken, aynı zamanda duygusal bir yolculuğa çıkarır. Genellikle aşk, tutku ve trajedi temalarını işleyen Bronte, sıra dışı karakterleri ve etkileyici atmosferleriyle edebi dünyada kendine önemli bir yer edinmiştir.
Emily Bronte kitapları arasında oldukça önemli bir yere sahip olan “Uğultulu Tepeler (Wuthering Heights)”, 1847 yılında yayımlandığında büyük ilgi görmüş ve edebi dünyada ses getirmiştir. Roman, Yorkshire’da yaşayan iki aile arasındaki karmaşık ilişkileri ve tutkulu aşkı konu almaktadır. Bronte, güçlü betimleme sanatıyla da dikkat çekmiştir. Karakterlerin duygusal karmaşaları ve tutkulu aşkları, okuyuculara ustalıkla aktarılmıştır. Emily Bronte’nin alametifarikası ve bu denli sevilmesinin nedenlerinden biri de budur.
Emily Bronte Kimdir?
Erken yaşta hayata veda etmiş olmasına rağmen İngiliz edebiyatında kalıcı izler bırakmayı başaran yazarı, sadece eserleri üzerinden değerlendirmek yeterli değildir. “Emily Bronte kimdir?” sorusuna yanıt bulmak, eserlerindeki hikayeleri daha iyi analiz etmenizi sağlayacaktır. Emily Bronte hayatı ve yaşadıklarını eserlerine başarılı bir şekilde yansıtmıştır. Emily Bronte kitaplarına bakıldığında yaşamından önemli izler taşıdığı görülür.
30 Temmuz 1818’de İngiltere’nin Yorkshire bölgesinde dünyaya gelen Emily Bronte, İrlandalı bir rahip olan Patrick Bronte’nin ve Maria Branwell’in altı çocuğundan beşincisidir. Küçük yaşta annesini kaybetmesi, Emily Bronte’nin hayatının dönüm noktalarından biri olmuştur. Annesinin vefatının ardından, kardeşleriyle daha sıkı ilişkiler kuran Emily, edebi yeteneklerini geliştirmek için de kardeşlerinden ilham almıştır. Doğaya duyduğu büyük sevgi, çocukluğundan itibaren tanınan bir özellik olmuş ve bu tutkusu ilerleyen yıllarda eserlerine de yansımıştır.
1838’de Miss Patchett’in Kızlar Akademisi’nde öğretmenlik yapması ve daha sonra kardeşi Charlotte ile birlikte Brüksel’deki özel bir okula devam etmesi, edebi yeteneklerinin fark edilmesine olanak tanımıştır. Bu dönem, Bronte kardeşlerin edebi kariyerlerinin temellerinin atıldığı süreç olarak kabul edilir. Brüksel’deki özel okulda edebiyat ve dil eğitimi gören Bronte kardeşler, bu deneyimlerini ilerleyen yıllarda eserlerine yansıtarak edebi dünyada iz bırakmışlardır.
Yazar Emily Bronte’nin hayatı, pek de kolay geçen bir yolculuk değildi. Ailesiyle yaşadığı zorlu koşullar ve okul hayatındaki mücadeleleri, Bronte’nin karakterini güçlendirdi. Erkek kardeşi Branwell’ın cenazesinde yaşadığı soğuk algınlığı ve sonrasında reddettiği tıbbi müdahaleler, yazarın hayatını daha da karmaşık hale getirdi. Tüm bu zorluklara rağmen Bronte, kalemini asla bırakmadı ve eserleriyle edebiyat dünyasına güçlü bir miras bıraktı. Ancak 19 Aralık 1848’de tüberküloz nedeniyle hayatını kaybetmesiyle, edebiyat dünyası önemli bir değerini kaybetti.
Haworth, West Yorkshire’da toprağa verilen Bronte’nin eserleri, sadece kendi dönemini değil, aynı zamanda gelecek kuşakları da etkilemeye devam etti. Ne yazık ki günümüze ulaşan Emily Bronte kitapları sınırlıdır ancak bu eserler hala okuyucuları etkilemeye ve düşündürmeye devam etmektedir.
Emily Bronte Eserleri
Emily Bronte, edebi mirasını nadir ve etkileyici eserlerle bırakan 19. yüzyılın önemli kadın yazarlarından biridir. Şairane yeteneği ailesi tarafından keşfedilen Emily, kız kardeşleri Charlotte ve Anne ile birlikte 1846’da bir şiir kitabı kaleme almıştır. Ancak dönemin kadın yazarlara yönelik önyargılı tutumlarını aşabilmek amacıyla, mahlas olarak unisex isimleri tercih etmişlerdir. Seçtikleri mahlaslar aynı zamanda gerçek isimlerinin baş harfleriyle uyumludur.
- Charlotte; Currer Bell
- Emily; Ellis Bell
- Anne; Acton Bell
Emily Bronte kitapları arasında gösterilmese de yazarın edebi kariyerine ilk adım atışı “Poems by Currer, Ellis, and Acton Bell” adlı şiir kitabıyla başlamıştır. Ancak Emily Bronte’yi gerçek anlamda unutulmaz kılan eseri, 1847 yılında yayımlanan “Uğultulu Tepeler (Wuthering Heights)” olmuştur. Yazar kitapta sadece bir aşk hikayesi değil, aynı zamanda insanın içsel çatışmalarını, tutkularını ve doğaüstü öğeleri ustaca işlemektedir. Bu roman, zamanının ötesine geçen yenilikçi yapısıyla eleştirmenleri de şaşırtmıştır.
Emily Bronte kitapları günümüzde de popülerliğini korumaktadır. “Wuthering Heights”, defalarca sinema ve televizyon uyarlamalarına konu olmuştur. Ayrıca hala birçok okuyucunun favori kitapları arasında yer almaktadır. Bronte’nin edebi mirası, onun ölümünden sonra da yaşamaya devam etmiştir.
Uğultulu Tepeler’i okuduysanız, hazırladığımız “Uğultulu Tepeler Konusu ve Analizi” incelememize mutlaka göz atmalısınız.