Sınırsız enerji kaynağı bilimin ve felsefenin binlerce yıldır sorguladığı bir sorundur. Bu konuda bilim insanları pek çok çalışma meydana getirse de göz ile görünür bir sonuç elde etmekten çok uzaktır. Fakat yenilenebilir enerji kaynakları sayesinde, küresel ısınmayı ve çevre kirliliğini azaltarak enerji üretmek mümkündür. Günümüzde ülkemiz de dahil olmak üzere dünyadaki en çok tüketilen yakıt türü, fosil yakıtlardır. Maalesef bunun dünyamıza verdiği zarar ise çok büyüktür. Durum böyleyken merak edilen soru şu olmaktadır: Enerji kaynakları nelerdir?
Dünyada Kullanılan Enerji Kaynakları
Günümüzde dünyanın kullandığı enerji kaynaklarının oldukça kısıtlı görünmesine karşın bu kaynaklar farklılık gösterebilmektedir. Yenilenebilir enerji sistemi yaklaşık yüzyıldır dünya gündeminde olmasına karşın; fosil yakıtı halen daha sermaye sahiplerinin, ülkelere yarattığı baskıdan ötürü tamamen kullanıma geçilememektedir. Bu durumun sonucunda küresel ısınma başta olmak üzere pek çok çevre kirliliği faktörü ortaya çıkmaktadır. Dünyada şu an en çok kullanılan beş enerji kaynağı ise şunlardır:
- Petrol %37,
- Kömür %27,
- Doğalgaz %24,
- Nükleer %6,
- Hidroelektrik %6.
Düşünüldüğünde enerjimizin neredeyse %60’ını tamamen fosil yakıttan karşılamaktayız. Nükleer enerji kaynaklarının, çevreye zarar yaratabilme potansiyeli düşünüldüğünde ise, hidroelektrik sistemlerin faydaları bir kez daha ortaya çıkar.
Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünya çapında pek çok firma bu konuda çalışmalar yürüterek kendi enerjilerini üretmektedirler. Ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkeler ise maalesef fosil yakıtlara bağlı şekilde enerji üretirler. Dünyaya ve canlılara zarar vermeden kullanım imkânı olan enerji türleri şunlardır:
- Rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi
- Dalga enerjisi
- Hidroelektrik enerjisi
- Gel-git enerjisi
- Jeotermal enerji
- Hidrojen enerjisi
- Biyoenerji
- Nükleer enerji (gelişmiş teknoloji ile kullanılmak suretiyle)
Dünyada var olan enerji ihtiyacının tamamı, halen daha gelişimi devam eden bu teknolojilerin günümüzdeki seviyesi ile karşılaması mümkündür. Fakat az önce bahsettiğim gibi, nükleer enerji kullanımı bilinçsiz şekilde tesisleşme yoluna gittiğinde halen daha oldukça büyük riskler taşımaktadır. Bununla ilgili iki örnek vermek mümkündür: Çernobil faciası ve Goinia olayı. İki olay da gösterir ki, bilinçsiz ve kontrolsüz şekilde kullanılan nükleer enerjinin açacağı facialar ve yayacağı radyasyonun önüne geçmek oldukça güçtür.
Yenilenebilir Enerji Kaynakları
Gelişmekte olan ülkelerin, pek çok kaynakta kullandıkları petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıt olarak nitelendirilen yakıtlara olan bağlılığını her geçen gün azaltması gerekmektedir. Gerek doğaya bıraktıkları iz gerekse insanların yaşamına olan tehditleri göz önüne alındığında fosil yakıtlar, oldukça büyük bir hayati tehlikeye yol açarlar.
Fosil yakıtlara karşı olan bağımlılığı azaltmada en temel güç ise yenilenebilir enerji kaynaklarıdır. Temiz ve tükenmesi mümkün olmayan kaynakları enerjiye çevirmek hem sürdürülebilir gelişimi arttırır hem de fosil yakıtların izlerini yok eder. Böylece yenilebilir kaynaklar hem doğayı hem de insan yaşamını daha kaliteli hale getirir. Bu enerji şekline alternatif enerji kaynağı adı da verilir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının başlıca önemi ise şunlardır:
- Sonsuz bir enerji oluştururlar. Sağlam bir sistem ve altyapı ile uzun yıllar bu enerji merkezleri çalışabilir.
- Diğer enerji şekillerine oranla ucuz olmalarından dolayı, ekonomik kalkınmayı ve enerji kalkınmasını sağlar.
- Doğal ve yenilenebilir enerji merkezleri, yeni istihdam alanı oluşturur.
- Enerji ulaşımının zor olduğu bölgeleri enerji sağlayabilir durumdadır.
- Diğer enerji kaynaklarının merkezlerine göre yapımları daha kolaydır.
- Çevreye ve insana zarar vermezler.
- Ozon tabakasına herhangi bir zarar vermedikleri için dünyayı ve atmosferi korur.
Güneş Enerjisi
Elektrik ve ısı için kullanılabilen güneş enerjisi, kaynak olarak sınırsız bir yapıya sahiptir. Teknolojik gelişmeler ile beraber binalar, stadyumlar, elektrikli cihazlar ve arabalara enerji sağlaması açısından güneş panelleri yerleştirilmiştir. Bu paneller, gelen güneş ışınlarını enerjiye dönüştürerek elektrik sağlar.
Dalga (Okyanus Enerjisi)
Deniz ve okyanus gibi büyük açık sularda gerçekleşen gel-git olayları ile enerji üretimi mümkündür. Henüz yeni yeni gelişmeye ve kullanılmaya başlanan dalga enerjisi, daha çok elektrik üretimi için kullanılmaktadır.
Hidroelektrik Enerjisi
Su kaynaklarının yer aldığı iki bölge arasındaki potansiyel enerjiyi elektriğe dönüştüren sistemlere hidroelektrik enerjisi adı verilir. Barajlardaki su birikir ve bir müddet sonra belirlenen bir yükseklikten aşağı salınarak mekanik enerjiyi oluşturur. Bu sayede tribün çarkları döner ve jeneratör motoru yardımıyla elektrik enerjisi oluşmaya başlar.
Su var oldukça hidroelektrik enerjisi de var olmaya devam eder. Dünya elektrik enerjisinin neredeyse beşte birini hidroelektrik enerjisi karşılar. Baraj ve nehirlerde kullanılan hidroelektrik enerjisi, nehirlerde akan su ile kinetik bir enerji oluştururken, barajlarda suyu depolar.
Rüzgâr Enerjisi
Rüzgâr, güneşten gelen radyasyonlu ışınların, dünyaya çarptığı her noktayı farklı şekillerde ısıtması ile meydana gelir. Bu farklı ısınma noktaları havada basıncı oluşturur ve oluşan basınç ile beraber sıcaklık farklılıkları ve nem meydana gelir.
Farklı her ısı ve basınç noktası da hava hareketlerine neden olur, böylece rüzgâr ortaya çıkar. Rüzgârdan yararlanmak için de şehirlerin çok rüzgâr alan tepe noktalarına rüzgar tribünleri konulur ve pervanelerin dönmesi ile elektrik meydana gelir. Bu rüzgâr tribünleri, değirmenlerin işleyişine benzer bir işleyişe sahiptir.
Biyoenerji
Dünya ile tepkime sonucu organik bir üretimde bulunmak için su, güneş ve karbondioksitle etkileşime geçen tüm bitkiler, biyokütleyi oluşturur. Evsel atıklar, odun, odun kömürü ve sıvı biyoyakıtlar, gibi maddelerden biyokütle elde edilebilir. Temelde enerji için ekilen bitkilerin, tekrar ekilmesi ile bir kaynak oluşturur. Biyoenerji, insan elinin daha çok müdahale etmesi ile oluşan bir enerji kaynağıdır.
Jeotermal Enerji
Milattan önce 1500 ila 1400’lü yıllara kadar dayanan jeotermal enerji, eski bir kullanım alışkanlığına sahip bir enerji türüdür. Eski zamanlardan beri banyolarda, mutfaklarda, hamamlarda ve hatta ibadethanelerin alt ısıtmalarında jeotermal enerji kullanılmaktadır.
Temel olarak yeryüzünde biriken ana enerjiye, jeotermal enerji adı verilmektedir. Genelde ısıtma ve ışık kaynağı olarak kullanılmasına rağmen, bazı işlemlerden geçirilerek elektrik için de kullanımı mümkün hale getirilmiştir. Aynı zamanda, güneş enerjisine kıyasla devamlı elektrik sağlayabilecek kadar güçlü bir enerji kaynağıdır.
[…] kaynakları hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz; Enerji Kaynakları Nelerdir ve Kaç Farklı Enerji Kaynağı Kullanılıyor? yazımıza mutlaka göz […]