Biliyorsunuz Amerikan çizgi roman sektörünün iki devi var. Marvel ve DC Comics geçmişte çizgi romanlar üzerinden yaşadıkları rekabeti artık beyaz perdeye de taşımış durumda. Durum böyle olunca çizgi romanlardaki karakterlerin bilinirliği de her geçen gün artıyor. Çünkü seneler geçtikçe yeni yeni karakterler için projeler hem beyaz perdeye hem de televizyona uyarlanmakta. Bu karakterlerden bazılarının birbirlerine benzediğini ya da andırdığını fark etmişsinizdir. En basitinden bütün kahramanların toplanıp bir grup kurmasını hepimiz benzetmişizdir. Bu benzetmelerin de çoğu geçmişten, çizgi roman dünyasından gelmekte. Bu yazımızda Marvel’ın DC’den esinlendiği çizgi roman karakterleri üzerinden bu benzetmelere bir bakış atacağız.
Böyle söylüyoruz diye sakın DC’nin de eli boş durduğunu düşünmeyin. Bu tür karakterler üzerinden geçmişte iki şirket arasında birçok davalık olay da yaşanmıştır. Çoğu kimse bu olaya çalmak gözüyle de bakabilir. Ancak burada böyle bir yargıçlık yapmayacağız ve Marvel’ın esinlendiği karakterler açısından inceleme yapacağız. Ama okuyucu olarak siz kendi kararınızı verebilirsiniz. Öyleyse listemize başlayabiliriz.
Deathstroke (1980) – Deadpool (1991)
DC Comics bildiğiniz gibi hem karakterleri olsun hem hikayeleri olsun oldukça ciddi ve karanlık bir tona sahip. Buna uygun olarak da 1980 yılında çıkardıkları Deathstroke, yani Wade Wilson, dünyanın en iyi suikastçısı ve bir paralı asker olarak raflarda yer almaya başladı. Suicide Squad filminde bile çizgi romandaki haline göre daha kasvetli ve sessiz bir karakter olan Deathstroke Marvel için harika bir alay malzemesiydi. Çünkü tam 11 sene sonra karakterin oldukça komik bir versiyonu olan Deadpool’u, yani Slade Wilson’ı, çıkardılar. Deathstroke gibi Deadpool da çok becerikli bir suikastçı ve paralı askerdi. Sanırım Marvel’ın esinlenme işlerinde en saklamaya çalışmadan yaptığı iş buydu.
The Flash (1940) – Quicksilver (1964)
Bazı süper kahramanlar benzer güçlere sahip olabilirler. Örneğin Superman gözünden ışın atabilen bir karakterdir. Marvel evreninde de bunu yapabilen karakterler olduğu gibi DC Comic’in kendi çizgi roman evrenlerinde bile bu özelliğe sahip karakterler bulunmaktadır. Ancak bazı kahramanların da tamamen onlara ait ve hikayelerinin bu güçleri üzerinden şekillendiği güçleri vardır. Çok bilindik olarak Iron Man’in kendine özel yaptığı bir zırhı vardır. Eğer siz bu özelliği başka bir karaktere daha verirseniz bu noktada akla direkt Iron Man gelecektir. 1940’ta yayınlanan Flash karakteri de bu şekilde süper hızıyla ünlüydü ve hikayeleri de bu gücü çevresinde şekilleniyordu.
Marvel’ın 1964’te çıkardığı Quicksilver karakteri de Flash gibi çok hızlı bir karakter olduğu için anında okları üzerine çekmişti. Dolayısı ile Marvel’ın DC’den esinlendiği çizgi roman karakterleri listesindeki yerini aldı.
Darkseid (1970) – Thanos (1973)
Darkseid, DC Comic evreninde yaşam karşıtı denklemi arayan ve evrendeki özgür iradeyi sonlandırmak isteyen, Apokalips gezegeninden gelen koca çeneli bir kötü karakterdir. Thanos da Marvel evreninde bütün galaksiye boyun eğdirmeye çalışan ve Ölüm’ü elde etmeye çalışan, Titan gezegeninden gelen koca çeneli bir kötü karakterdir. Sanırım aradaki benzerliği anlamışsınızdır. Beyaz perde de Darkseid çok fazla gözükmediğinden ötürü Thanos ile benzerlik kurulmamış olsa da iki evrenin de büyük kötüleri olmaları sebebiyle bütün okları üstlerine çekiyorlar. Ancak kimse Thanos’un Darkseid’e bu kadar benzemesini yadırgamamalı. Elinizde böyle harika bir kötü adam olduğundan dolayı oldukça mantıklı bir hareket bile sayılabilir.
Dr. Fate (1940) – Dr. Strange (1963)
Çizgi roman karakterlerine beyaz perdeden aşina olanlar için inanması biraz oldukça zor olabilir. Benedict Cumberbatch’e şükürler olsun harika bir Doctor Strange olduğu için gözlerimizi kamaştırıyor. Ancak Marvel’ın yine kör göze parmak esinlenmelerinden biri de yine bu karakter olarak listemizde yer alıyor. 1940’ta ortaya çıkan Dr. Fate karakteri, geçirdiği kazadan sonra Nabu’nun mezarını keşfeden ve ondan büyü eğitimi alan bir arkeoloğu anlatmaktaydı. 23 yıl sonra 1963’te karşımıza gelen Doctor Strange karakteri de, geçirdiği kaza sonrası doğuda eğitim görerek iyileşen bir doktoru anlatıyor. Hikayelerdeki bu benzerlik bir yana, insan en azından isim olarak biraz değişiklik olmasını bekliyor açıkçası.
Plastic Man (1941) – Mr. Fantastic (1961)
Plastic Man sanırım çoğu çizgi roman okurunun bile adını çok az duyduğu bir DC karakteri. Aslına bakarsanız çıktığı 1941 senesinde ve takip eden yıllarda okuyucular tarafından oldukça sevilen bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Ancak 1961’de yayınlanmaya başlayan Fantastik Dörtü’deki Bay Fantastik rafları alt üst ederek Plastic Man’i geride bırakıyor. Öyle ki şu zamana kadar Bay Fantastik birçok film ve animasyonda boy gösterirken, Plastic Man neredeyse unutulup gitti. İkisinin de oldukça esnek kişiler olmasından dolayı neden bu listede olduklarını anlayacaksınızdır.
Catwoman (1940) – Black Cat (1979)
Catwoman ya da basitçe The Cat, 1940’ta çizgi roman sayfalarında ilk görünmeye başladığında en basit tabiriyle oldukça çevik ve fantastik güçlere sahip olmayan kedi temalı ani kahraman bir hırsız karakteriydi. Batman ile romantik ilişkileri dolayısıyla da oldukça sevildi. Marv Wolfman da bu durumun tuttuğunu bizler gibi görmüş olmalı ki, 1979 yılında Black Cat’i ortaya çıkardı. Tahmin edebileceğiniz gibi karakterimiz Spider Man ile romantik bir ilişkisi olan oldukça çevik kedi temalı bir hırsız karakteriydi. Zamanla birlikte çizgi romanlar üzerinde özel güçleri ve ona başka özellikler de veren bir kostümü olsa da Black Cat, her zaman bir Catwoman benzetmesi olarak hafızalarda kalacak. Dolayısı ile o da Marvel’ın DC’den esinlendiği çizgi roman karakterleri arasındadır.
Red Tornado (1963) – Vision (1968)
Vision karakterini hepimiz Avengers’ın Age of Ultron filminden itibaren biliyoruz. Çizgi romanlarda da benzer bir hikayesi olan Vision aslında bu kadar popüler olmamasına rağmen oldukça sevilen bir karakter. Ancak maalesef o da bir esinlenme sonucu ortaya çıktı. 1963 yılında yaratılan Red Tornado karakteri Justice Society of America’nın yok edilmesi için bir süper kötü tarafından tasarlanmış olan bir robottu. Vision’ın da Avengers’ı yok etmek için Ultron tarafından yaratılan bir robot olduğunu biliyoruz. Ancak dahası karakterlerin kostüm tasarımları bile oldukça benzer bir durumda.
Deadshot (1950) – Bullseye (1976)
Deadshot ilk ortaya çıktığında aslında bugün bildiğimiz gibi bir karakter değildi. Batman’in yerine Gotham’ın kahramanı olmak için çalışan ve silindir bir şapka takan karakterimiz bir süre sonra hedefini her zaman bulacak atışlar yapan usta bir nişancıya dönüştü. Bu dönüşümden sonra Batman hikayelerinin azılı bir kötüsü haline gelmeye başladı. Daha sonra Marvel da bu konsepti kullanarak kahramanlarından Daredevil için yine çok iyi bir nişancı olan Bullseye’ı ortaya çıkardı. Hem bu özellikleri hem de geçmiş hikayeleri açısından oldukça benzeyen bu karakterlerden Deadshot 26 senelik bir farkla ilk ortaya çıkan olarak yer alıyor.
Justice League (1960) – Avengers (1963)
Karakterler üzerinde gittiğimiz bir liste olduğunu biliyoruz. Ancak iki çizgi roman devi arasındaki esinlenme savaşları sadece bununla da sınırlı değil. Marvel’ın DC’den esinlendiği çizgi roman karakterleri denildiğinde Avengers’ı atlamak mümkün değildir. Çünkü bu karakterlerden oluşturdukları kahraman toplulukları bile birbirlerinden esinlenilmiş durumda. Bunun en büyük örneği de en bilinenleri olan Justice League ve Avengers olarak karşımıza çıkıyor. DC Comics bunu ilk yaptığında oldukça tuttuğunu gören Marvel aynı konseptin tasarlanması için direktif verildiğini kendisi açıklıyor.
Doom Patrol (Haziran 1963) – X-Men (Eylül 1963)
Tekerlekli sandalyedeki bir dahi tarafından liderlik edilen ve doğuştan gelen güçleri dolayısıyla bir yandan toplumda bir yer kazanmaya çalışıp bir yandan da bu güçlerini iyilik için kullanmaya çalışan bir topluluk geliyor mu aklınıza? Cevap X-Men değil. Kendisinden sadece aylar önce yaratılan Doom Patrol ekibi maalesef bu tanımın haklı ve gururlu ilk sahibi. Ancak şu an birçoğumuz Doom Patrol isminden çok X-Men grubuna ve maceralarına aşinayız. Düşmanlarının isimleri bile benzer olduğu için zamanında fikir hırsızlığı iddialarıyla bile gündeme gelen bu ekip listemizin sarsılmaz birer parçası.
Green Lantern Corps (1959) – Nova Corps (1976)
Yine oldukça kör göze parmak esinlenmelerden biri de Green Lantern Corps ve Nova Corps arasında. Oldukça köklü bir şekilde evrenin birçok noktasına koruyuculuk edecek galaktik bir polis gücü yaratma fikri ilk olarak DC Comics tarafından ortaya atıldı ve Green Lantern Corps hayatımıza girdi. 1976 senesinde de Marvel yine benzer bir arka plana sahip Nova Corps’u bizlere sundu. Sondaki corps kelimesini bile değiştirmeyerek yaptıkları şeyi oldukça benimsediklerini görebiliyoruz aslında. Böylece Marvel’ın DC’den esinlendiği çizgi roman karakterleri listemizin de sonuna geliyoruz.
Eğer Marvel evreni ilginizi çekiyorsa filmlerini doğru sıra ile izleyerek bir maraton yapmaya ne dersiniz? Marvel Sinematik Evreni Hangi Sırayla İzlenmelidir? başlıklı yazımıza göz atarak ilk filmden başlayabilirsiniz.