SeyahatTarih

Türkiye’nin En Güzel Tarihi Yerleri

Türkiye’nin En Güzel Tarihi Yerleri

Anadolu bu zamana kadar birçok farklı millete, ulusa ve dine ev sahipliği yapmış bir yerdir. Bundan dolayıdır ki bu topraklarda insanlık tarihinin birçok izine rastlamak mümkündür. Bu da hem ülkemizdeki insanlar için hem de dünyanın dört bir yanında yaşayan turistler için topraklarımızı önemli kılmakta. Üstelik bu tarihin birçok doğal güzellikle çevrili olması da tarih sevenler için ayrıca cezbedici bir etki yaratmakta. Bu yazımızda birçoğunun hakkını yiyerek de olsa Türkiye’nin en güzel tarihi yerlerini sizler için sıralamak istedik. Eğer ülke çapında tarihi bir gezi planlıyorsanız listemizdeki birçok noktayı görmek isteyeceksinizdir.

Hasankeyf – Batman

Hasankeyf - Batman
Hasankeyf – Batman

Hasankeyf ülkemizde tarihi açıdan zenginliği düşünüldüğünde akla gelen ilk yerleşim yerlerinden biridir. Tam olarak hangi tarihte kurulduğunun bilinmemesi de bunun en büyük kanıtıdır. Çünkü günümüzde bile mesken olarak kullanılan bazı mağaraların, insanlığın eski çağlarında da yerleşim yeri olarak kullanıldığını biliyoruz.

Elimizdeki bilgilere göre M.S. 4’üncü yüzyılda Diyarbakır ve çevresini ele geçiren Bizans İmparatoru Konstantinos bölgedeki hakimiyetini korumak amacıyla iki adet sınır kalesi inşa ettirmiştir. Bu iki kaleden birisi bölgenin de adı olan Hasankeyf Kalesi’dir. Sasanilere karşı büyük bir önem taşıdığı anlaşılınca kale daha da sağlam olacak şekilde tekrar inşa edilmiştir. 639 senesinde Emeviler’in eline geçtikten sonra Abbasiler, Artuklular, Mervaniler, Hamdaniler, Eyyubiler ve Osmanlı Devleti arasında el değiştirmiştir. En güçlü dönemini Artuklular döneminde yaşadığı için bölgede bu dönemden kalma birçok tarihi eser de yer almaktadır.

Topkapı Sarayı – İstanbul

Topkapı Sarayı - İstanbul
Topkapı Sarayı – İstanbul

İstanbul dediğimizde aklımıza gelen en ünlü yerlerden biri şüphesiz Topkapı Sarayı olarak karşımıza çıkar. Çünkü kendisi İstanbul’un tarihi en zengin bölgelerinden birinde bulunmaktadır. Marmara Denizi, Haliç ve İstanbul Boğazı arasında yer alan İstanbul Yarımadası’na inşa edilmiş saray Fatih Sultan Mehmet’ten başlayarak dört yüz yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetim merkezi ve padişahların da yaşam yeri olmuştur.

1453 senesinde Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethi sonrası 1460 civarlarında inşasına başlanan saray 1478 senesinde tamamlanmıştır. Ancak 19. yüzyıla kadar da ek binalarla birlikte genişleyen bir yapı olmaya devam etmiştir. Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra 1924 senesinde müze haline getirilen Topkapı Sarayı bu anlamda da Cumhuriyet tarihinin ilk müzesi konumundadır. İçinde bulunan yapıları, mimarisi ve koleksiyonları ile birlikte ülkemizde mutlaka gezilmesi gereken tarihi bir saray-müzesidir.

Pamukkale Travertenleri – Denizli

Pamukkale Travertenleri - Denizli
Pamukkale Travertenleri – Denizli

UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Pamukkale Travertenleri hepimizin de bildiği gibi bembeyaz olması ve şifalı sularıyla bilinen bir doğal havuz bölgesidir. Bölgeye beyaz rengini veren de zaten suyun kendisidir. Yüzeye çıkan termal suyun oksijenle teması sonrası sudaki mineraller kayboluyor. Geriye kalan kalsiyum karbonat da suyun dibine çökerek Pamukkale Travertenleri’nin oluşmasına sebep oluyor.

Ancak bu bölge sadece bu doğal güzellikten ibaret değil. Böyle doğal bir güzellik tarih boyunca bütün medeniyetlerin odak noktasında olduğu için aslında büyük bir tarihi birikim de barındırıyor. Bölgede bulunan Hierapolis Antik Kenti ve Antik Havuz bunun en büyük örneğidir. Roma dönemine kadar uzanan Antik Kent, o zamanlardan beri tarih boyunca o bölgede yaşamış insanların şifalı bir su merkezi olarak yer almış. İçinde bulunan arkeoloji müzesi yanında birçok tarihi yapısıyla da içinde kocaman bir tarih barındırıyor.

Efes Antik Kenti – İzmir

Efes Antik Kenti – İzmir
Efes Antik Kenti – İzmir

Efes Antik Kenti, İzmir denildiğinde akla gelen en büyük tarihi yerlerden biridir. Milattan Önce çok eski zamanlara kadar varan tarihi sebebiyle de ülkemizdeki en önemli tarihi mekanlardan biri olarak yer almaktadır. M.Ö. 6800lerde kurulan Antik Kent başta basit bir yerleşim yeri olarak kurulsa da zaman geçtikçe verimli toprakları, ticaret yollarının üstünde olması ve önemli bir limana sahip olması sebebi ile büyüyüp genişlemiş. Altın çağını ise Roma İmparatorluğu altındayken yaşamış ve o zamanki dünyanın en büyük metropollerinden biri olmuştur.

Antik Kent’in en önemli yapısı ile dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı olarak karşımıza çıkar. Romalıların eline geçmeden önce Lidya Kralı Creseus tarafından yaptırılan tapınaktan geriye günümüzde çok az bir kısmı kalsa da hala büyük bir ilgi odağı olarak görülmektedir. Tarihi açıdan büyük izleri görebildiğimiz kent aynı zamanda bir süreliğine Meryem Ana’ya bile ev sahipliği yapmıştır. Bu yüzden Hristiyanlar için de oldukça önemli bir hac yeridir.

Nemrut Dağı Milli Parkı – Adıyaman

Nemrut Dağı Milli Parkı – Adıyaman
Nemrut Dağı Milli Parkı – Adıyaman

Listemizin bu durağı ülkemizde birçok tarihi medeniyete değil de sadece birine ev sahipliği yapmış ama oldukça da görkemli bir şekilde yapmış bir yer olan Nemrut Dağı. Hepimizin bildiği gibi burası anıtsal heykellerden oluşan bir mezardır ve Helenistik Dönem’in en önemli kalıntılarından biri olarak kabul edilir. Eskiden Kommagene olarak adlandırılan bu bölgede I. Mithradates tarafından kurulan krallık oğlu I. Antiochos’a kaldığında giderek önem kazanmıştır. Antiochos da bu yüzden tanrılara bir minnet göstergesi olarak dağın yamaçlarına tanrıların heykellerini yaptırmış. Kendisinin mezarının da burada bulunduğu söylenir ancak bulunamamıştır.

Heykellerin bulunması da tarihi açıdan oldukça ilginçtir. Kommagene’de bulunan krallık tarihten silindikten sonra uzun bir süre boyunca heykeller yalnız bir şekilde senelere karşı koymuşlar. 1881 senesinde bu bölgeyi bir görevli olarak gezen mühendis Karl Sester sayesinde tekrar keşfedilmiş ve insanlığa geri kazandırılmıştır. İlk olarak Asurlular ile ilgili bir harabe olduğu düşünülse de sonraki çalışmalarda gerçek tarihi gün yüzüne çıktı.

Anıtkabir – Ankara

Anıtkabir – Ankara
Anıtkabir – Ankara

Cumhuriyet’imizin kurucusu, ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ebedi istirahat yerini bu listede saymazsak oldukça eksik kalmış olurdu. Anıtkabir de ulu önderimizin bizler için yaptığı bütün büyük işleri yansıtması amacıyla milletimizin ortak bir isteği olarak ortaya çıkmış ve inşa edilmiştir. Ancak Anıtkabir sadece Atamızın mezarı değildi. Bölge daha önce orada bulunan rasat istasyonu sebebiyle Rasattepe olarak biliniyordu. Frig uygarlığına ait mezarların bulunduğu tepe Anıtkabir’in burada yapılması kararı verildikten sonra arkeolojik kazılarla temizlendi. Çıkarılan eserler de Anadolu Medeniyetler Müzesi’nde sergilenmektedir.

Anıtkabir kendi başına ülkemizin II. Ulusal Mimarlık Dönemi’ni temsil etmektedir. Aynı zamanda inşasında kullanılan malzemeler birçok farklı ilimizden temin edildiği için ülkemizi de bir bütün olarak yansıtmakta ve dört bir yanından izler taşımakta. Bundan dolayı mutlaka görülmesi gereken bir yer olarak bu tür listelerde her zaman yeri olacaktır.

Kız Kulesi – İstanbul

Kız Kulesi – İstanbul
Kız Kulesi – İstanbul

Kız Kulesi, İstanbul’a gelip de boğazın güzelliğini tatmak isteyen herkesin mutlaka gözünü dolduran tarihi bir mekân olarak karşımıza çıkmaktadır. Tarihi bir yana hakkında anlatılan onlarca efsane ve rivayet için bile gidilip görülmeye değer bir yerdir. Tabii hakkında bu kadar çok efsane ve rivayet olması hiç şaşırtıcı değildir çünkü tarihçiler de aslen neden inşa edildiği hakkında farklı görüşlere sahiptir.

Bu görüşlerden en çok kabul göreni, Atinalı bir komutanın deniz ticaretinde bir gümrük noktası olarak kurduğudur. Yüzyıllar boyunca da kendisine yüklenen bu görevi yerine getirmiş olarak bilinir. Daha sonra Byzantion, Konstantinopolis olduktan sonra kayalığın üstüne ilk kule dikilmiştir. Kulenin dikilmesinin amacı boğazdan geçen gemilerden vergi almak üzerinedir. Ancak ülkenin zayıflamasıyla bu yer Osmanlı’da da olacağı gibi bir sürgün ve tecrit yeri olarak kullanılmıştır.

Çatalhöyük – Konya

Çatalhöyük - Konya
Çatalhöyük – Konya

Günümüzden bin yıllar önce ilk tarım topluluklarına ev sahipliği yapmış ve sonrasında da kesintisiz iki bin yıl boyunda iskân edilmiş Çatalhöyük büyük bir tarihi zamana dair kalıntılar içeren tarihi açıdan çok zengin bir yerdir. Neolitik Çağ ve Kalkolitik Çağ’da iskân görmüş olan bölge yan yana iki höyükten oluşur. Doğudaki kısım Neolitik Çağ’da insanların yerleşim yeri, batıdaki kısım ise Kalkolitik Çağ’da insanların yerleşim yeri olmuştur.

Neolitik Çağ’da bulunan yerleşimin oldukça geniş olması ve büyük bir nüfusu barındırması açısından bölgede sanat ve kültür açısından oldukça zengin bir tarih bulunmaktadır. Bu yüzden diğer neolitik yerleşimlerden farklı olarak bir köy yerleşmesini aşıp kentleşme evresinde olmuştur. Bu özelliklerinden dolayı UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde de yer almaktadır. Eski çağ medeniyetlerini ve yaşam şekillerini görmek isteyenler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer olarak karşımıza çıkar.

Göbeklitepe – Şanlıurfa

Göbeklitepe - Şanlıurfa
Göbeklitepe – Şanlıurfa

Göbeklitepe, Şanlıurfa’da bulunan ve dünyanın bilinen en eski kült yapılarına ev sahipliği yapan bir bölgedir. Bahsettiğimiz yapılar “T” biçimindeki dikilitaşların yuvarlak oluşturacak şekilde dizilmesi ve aralarının taş duvarlarla örülmesinden oluşmaktadır. Merkezinde diğerlerine benzer iki adet daha büyük dikilitaş karşılıklı olarak yerleştirilmiştir. Dikilitaşların en dikkat çeken özelliği üstlerinde bulunan motiflerden kaynaklanır. Bu motifler insan ve hayvan şekillerinde, eller kollar ve soyut şekiller halinde çizilerek ya da oyularak işlenmiş. Motiflerin süsleme olmayacak kadar fazla kullanılmasından dolayı bir anlam ifade ettiği düşünülmektedir.

Yapıların tarıma ve hayvancılığa yakın olan avcı toplayıcı gruplar tarafından inşa edildiğini biliyoruz. Bundan dolayı çevredeki avcı toplayıcı grupların inançlarını yansıttığı düşünülüyor. Bu da günümüzden 10.000 seneyi aşan bir süreden önce inşa edildiği ve kullanıldığı anlamına gelmekte. Eski çağ dönemlerine ilgi duyan kişilerin mutlaka gezip görmesi ve tecrübe etmesi gereken çok mühim bir bölge olduğu sadece bu bilgilerden bile anlaşılmaktadır.

Seyahat edeceğiniz tarihi yerleri belirlemenin en güvenilir yollarından biri bir bilene sormaktır. Seyahat rotaları hakkında bilgi edinmek istiyorsanız En İyi YouTube Gezi Kanalları listemize göz atabilirsiniz.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir